Ynt: Motokaravan Zorunlu Trafik Sigortası
Bakanlığa gönderdiğim yazımız aşağıdadır.
T.C. İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğüne, 13.Nisan.2015 Sayı:46
Sayın Yetkili,
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve ilgili Yönetmeliğinde araç sınıfları tanımlarında belirsizlik yaşanmaktadır. Bu belirsizlik nedeniyle kamp taşıtı kullanıcıları olarak haksız yüksek primler ödemek zorunda kalmaktayız:
Özel Amaçlı Taşıtların tarifi Kanunun 3. Maddesinde aşağıdaki şekilde belirtilmiştir.
Özel amaçlı taşıt: Özel amaçla insan veya eşya taşımak için imal edilmiş olan ve itfaiye, Cankurtaran, cenaze, radyo, sinema, televizyon, kütüphane, araştırma araçları ile bozuk veya hasara uğramış taşıt ve araçları çekmek veya taşımak, kaldırmak gibi özel işlerde kullanılan motorlu araçtır.
Metinden anlaşılacağı gibi bu araçların çoğunluğu, kamu hizmeti görmek üzere yoğun şehir trafiğinde kullanılan ve devamlı faaliyet halinde olan kullanım süresi oldukça çok olan, (itfaiye, cankurtaran, çekici gibi) işlevleri gereği kaza yapma riski diğer araçlardan daha yüksek araç gruplarıdır.
Yine Kanunun aynı maddesinde Kamp Taşıtı tanımlanmıştır:
Kamp taşıtı: (Ek: 17/10/1996 - 4199/1 md.) Yük taşımasında kullanılmayan; iç dizaynı tatil yapmaya uygun teçhizatlarla donatılmış, hizmet edebileceği kadar yolcu taşıyabilen motorlu taşıttır.
Kanunda belirtildiği üzere Kamp Taşıtı ayrı bir şekilde tanımlanmış olup; Özel Amaçlı Taşıtlar ile hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Buna rağmen “Kamp Taşıtı” ifadesi Karayolları Trafik Yönetmeliğinde ayrıca düzenlenmemiş, bir kamp taşıtı olan “motokaravan” ise Kanuna aykırı bir şekilde Yönetmelik ile dâhil edildiği grup ile hiçbir benzerliği olmayan “Özel Amaçlı Taşıtlar” kategorisine konulmuştur.
Bu durum çok ciddi olumsuzluklara neden olmaktadır. Şöyle ki:
1. Trafik tescil işlemleri yapılırken ruhsatlara, Kanunda yer alan “Kamp Taşıtı” ifadesi yerine kanunda yer almayan, Yönetmelik ile “Özel Amaçlı Taşıt” kapsamına sokulan “Motokaravan” ifadesi yazılmaktadır.
2. Yukarıda da belirtildiği üzere “Özel amaçlı taşıtlar” işlevleri gereği sürekli faaliyet halinde olan, çoğunlukla kamu hizmetinde kullanılan veya işlevleri gereği yüksek risk taşıyan hizmetlerde kullanılan araçlardır.
3. Motokaravanlar ise bu araçlar ile hiçbir ilgisi olmayan, kamp ve tatil yapma amacıyla tasarlanmış, Kanunda yer alan “Kamp Taşıtı” tanımına giren, özel şahıslara ait olan, çoğunlukla kısıtlı sürelerle ve yılın birkaç aylık yaz dönemlerinde kullanılan araçlardır. Ortalamaya vurulduğunda birçok karavanın bir yılda yaptığı yol birkaç bin kilometreyi geçmemektedir. Bu nitelikleri gereği motokaravanlar bırakın özel amaçlı taşıtları; otomobil, minibüs, kamyonet gibi sürekli olarak kullanılan yük ya da yolcu taşıma araçlarından daha düşük risk taşımaktadır.
Bu konuda yaklaşık 6,5 milyon karavanın bulunduğu Avrupa’da istatistiklere göre (Ne yazık ki Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından Türkiye için böyle bir istatistiğin bulunmadığı bilgisi verilmiştir.) :
- 100.000 araç başına ölümlü kaza sayısı Almanya’da 4,1 ve İngiltere’de 4,3 kişi iken motokaravanlarda sayı Almanya’da 0,5 ve İngiltere’de 0,2 kişidir.
- Yine mevcut istatistiklere göre, 1 milyon kilometrede kaza sayısı otomobillerde 519 adet olurken karavanlarda bu sayı sadece 56 adettir.
İstatistiklerden de görüleceği gibi Karavanlar trafikte en güvenli araçlardır. Eminiz ki benzer istatistik bizim ülkemizde de tutuluyor olsa bu fark çok daha fazla olacaktır. Çünkü bahsi geçen ülkelerde milyonlarca karavan varken, Türkiye ancak birkaç bin karavan bulunmaktadır.
Yine ülkemizde ne yazık ki istatistiği tutulmayana bir başka konu da sürücü profilidir. Avrupa istatistiklerine göre üst ve orta eğitim gurubunda (%52) yer alanların % 54’ü motokaravan kullanmaktadır. Bu da bize motokaravan kullanıcılarının eğitim düzeyi dolayısı ile trafik kurallarına uyma açısından diğer gruplardan çok daha ileride olduğunu göstermektedir.
4. Özel Amaçlı Taşıtlar ise yukarıda açıklanan nitelikleri gereği, sigorta şirketleri tarafından yüksek riskli grup olarak değerlendirildiği için Zorunlu Trafik Sigortası serbestçe belirlenebilmekte, bunun sonucunda sigorta primleri çok yüksek tutulmaktadır.
5. Motokaravanlar da Yönetmelik ile özel amaçlı taşıt kategorisine sokulduklarından, sigorta şirketleri motokaravanlar için de çok yüksek sigorta bedelleri talep etmektedir. Bu yüzden Motokaravan sahipleri olarak bizler TRAMER sisteminde başka seçenek olmamasından dolayı Zorunlu Trafik Sigortası olarak normal araçların en az 10 katı fazlasıyla; güncel fiyatlarla 2.000-20.000 TL. civarında prim ödemek zorunda kalıyoruz. Öyle ki zaman zaman talep edilen sigorta primleri motokaravanın neredeyse yarı değerine yaklaşmakta; araç sahipleri bu bedelleri ödemekte zorlanmakta, ödeyemeyenler araçlarını satmak zorunda kalmaktadır.
6. Gezi ve tatil amaçlı kullanılan bu taşıtlar için bu fiyatlar kabul edilemez ve ödenemez seviyelerdedir. İlgili Bakanlıklar olarak, motokaravanları bu yüksek riskli araçlar gurubundan çıkarmanız durumunda risk primi değerleri düşeceği için daha adil değerlendirilecek ve makul seviyelerde Zorunlu Trafik Sigortaları yaptırılabilecektir.
Yukarıda detaylı şekilde açıklamaya çalıştığımız gibi talebimiz;
Karayolları Trafik Yönetmeliğinde Karayolları Trafik Kanununa uygun şekilde değişiklik yapılarak, “Motokaravan” ifadesinin “Özel Amaçlı Taşıtlar” grubundan çıkarılması ve Kanunda yer alan “Kamp Taşıtı” grubuna dahil edilmesidir.
Bu mümkün olmazsa değişiklikler gerçekleşinceye kadar Türkiye Sigortalar Birliği bilgilendirilerek TRAMER’de Kamp Taşıtlarının yeni bir başlık altında değerlendirilmesinin temini ile bu hatanın düzeltilmesini sağlanması ve tarafımıza bilgi verilmesi konusunda gereğini saygılarımızla arz ederiz.
Erdal ÖTÜGEN
Ulusal Kamp ve Karavan Federasyonu
Yönetim Kurulu Başkanı
05332616128
erdal.otugen@ttmail.com