elvishuseyin
Ana Kamp
- Mesajlar
- 65
- Tepkime Puanı
- 65
Konya Büyükşehir Belediyesi sponsorluğuyla hazırlanan harika bir rota. Topğlam uzunluğu 450 km. Ben 226 km'sini yürüdüm. Çünkü bir etabı tamamlayıp tekrar geri dönüşler yapmam gerekiyordu. Sonuçta Gökyurt ( Kilistra ) 'dan Alarahan'a kadar olan mesafeyi yürüdüm.
Etaplar yeni işaretliydi. Yayllardan, bitki tünellerinden. göllerden, ormanlardan, köylerden, ilçelerden geçtim. Çok güzel bit tecrübeydi benim için. İzlenimlerim aşağıda;
Gökyurt köyünde fazla gezemedim fakat çok eski ve tarihi bir köy olduğu her halinden belli. Bir de tarihi öneme sahip Kilistra Antik kenti var onu da gezemedim. Hıristiyanlığın kurucu babalarından Aziz Paul zamanında burada vaaz vermiş ve yahudiler tarafından taşlanmış. Sonrasında çok rahat bir patikada yürüdüm hatta toprak yollarda yürüdüm ağaç altlarından yürüdüm makilik alanlardan yürüdüm. Evliya köy ; türbesi olan köyü geçtim sonrasında köyü geçince 12. kilometrede olması yolda problem var işaretler belirsiz tam sola dönmek gerekiyor daha sonrasında ise Gavur Gölü'ne ulaştım. Fakat göl kurumuş. Burada iki tane kalınabilecek oda var. Kapısı açık, içeride halılar temiz, kanepeler tertemiz bir oda var. Rahatlıkla gecelenebilinir. Sonrasında Kisle Yaylas'ına ulaştım. Yalada mescitte kalınabiliyor. Tertemiz. Karşılaştığım köylüler cana yakınlar sağ olsunlar ilgililer herhangi bir şeye ihtiyacım olup olmadığını sordular. Buralarda telefon çekmiyor. Kisle Yaylası dahil hiçbir su sorunu yok çok az bir su alınabilir yarım litre kadar bence:
Kisse Yaylası'nın ilerisinde yol Homanada Yoluyla birleşiyor bir süre sonra Homanada Yolu dağa doğru çıkıyor Keykubat Yolu ise dolanarak gidiyor. Doğanın içinde olmak çok güzel. Geniş alanlar ve tepeler.
Sürüklü Göl'e gelmeden 1 kilometre önce belediyenin iki tane binasının olduğu yerde de mescit var girip kontrol etmedim fakat büyük ihtimalle kapıları açıktır içeride kalınabileceğini düşünüyorum. Sülüklü Gölden sonra yokuş aşağı inerken yolu şaşırdım^, toprak yoldan gitmeyin tarlaların arasına giden toprak yoldan gitmeniz gerekiyor.
Ketenli Köyü'nde kocaman bir market var bunun dışında restoran yok küçük bir kahvehane vardı ve kapalıydı. Öğretmenlerle hoş bir sohbetten sonra tekrar yola koyuldum.
Ketenli Köyü'nden sonra 2 buçuk kilometre kadar bir tırmanış var.
Ketenli'den Akkise'ye kadar bir tane su kaynağı var rotanın sağında kalıyor sürekli tepelerden dağlardan geçiliyor iniş çıkışlar çok. Akkise'de market, lokanta mevcut. Halk ise zengin. Mahalle belediyelikten dönme. Kütüphane, millet kıraathanesi, sosyal tesisler, Toki konutları ve villalar var.
Akcise'den çıkışta 3 km asfalt yol yürüyüşü var, sonra sağa sapılıyor toprak yola. Akkise'den Balıklava'ya kadar işaretleme yapılmamış asfalt yol bitip sağa döndükten sonra yaklaşık 4 km kanyonda eski kurumuş bir dere yatağında Balıklava'ya kadar yürünüyor. Kanyon çok güzel. Akkise'den yol örene kadar su kaynağı yok hazırlıklı olun.
Balıklava'dan itibaren 15 km boyunca bir kanal yanında kanyonda yürünüyor kayalardan yapılmış duvarlar insana sanki başka bir gezegen de hissi veriyor. 17. kilometreden itibaren Bozkır'a kadar asfalt yol üzerinde yürünüyor. 20 km boyunca telefon çekmiyor.
Yolören, Bozkır arasında bahçe aralarından ağaçların altından geçiliyor daha sonra bir tepe açılıyor sonra Bozkır'dasınız zaten su yok telefonda zor çekiyor. Yolören Köyü'nden Bozkır'a kadar işaretlemerl var.
Bozkır'dan sonra Çağlayan köyüne kadar mavi beyaz işaretleme çok az. Biraz tepeler aşılarak geliniyor köye. Çağlayan'dan sonra biraz tepe ve patika yollardan yürünüyor doğanın içinde olmak güzel buralarda Dereköy köyünde tahin yemek lazım. Tahin yoldan geçenlere mutlaka ikram ediliyor çay da ikram ediliyor bilginiz olsun. Çok cana yakın bir işletme sahibi var.
Dereköy'den Karacahisar'a kadar çok güzel patika yollardan geçiliyor Aygır Dibi Şelalesi'ne kadar. 3 km. tırmanıştan sonra Keykubad Yolu'nun en yükseklerine geldim ve buralarda harika manzaralar var. Bir sürü yayladan geçtim. Akan çeşmeler var. Susam Gölü'nde çadır kurdum ve gece inanılmaz soğuktu. Rüzgarda çoktu. Sabah bir çoban abiyle sohbet ettik. Beni evine götürüp kahvaltı verdi sağolsun. İyi insanlar hala varmış. Sonrasında Susam Geçidi'ne tepenin sırtından yürünüyor. Geçit geçilince yokuş aşağı iniş başladı ve hava ısınmaya başladı. Sağda gece kalınabilecek mescit ve çeşme var. Sonrasında rota göç yolu merdivenlerden devam ediyor. Asfalta çıkınca yine Kervan Yolu'ndan yürünüyor fakat ben asfalttan gidip eski yolu gözlemledim.
Gelesandra Yaylası'nda market, restaurant ve internet var.
Narağacı'na kadar hafif kısaltma patikalar ve asfalttan gidiliyor. Su kaynağı yok Narağacı'nda cami var bakkal yok. Narağacı köyünden sonra patika yola sapılıyor. Patika yollar var fakat bir süre sonra yaklaşık 5 km. sonra patika yolla harita işaretlemesi yanlış yol gösteriyor yani mavi beyaz işaretler başka yolda harita başka yolda gösteriyor. Çünkü patikalar otla kaplanmıştı nereye bastığımı göremiyordum. Haritada gösterilen rotaya indim 200 metre sonra mavi beyaz işaretlerde yanıma geldi. Sonrasında Kervan Yolu olarak kullanılan merdivenlerden yürümek değişik bir duyguydu fakat yol taşlı olduğu ve temizllik yapılmadığı için yürümek biraz zordu.
Ortakouş'ta restaurant var. Çıkışta rota biraz zorluyor çünkü patika temizliği yapılmamış. Sonrasında yine rahatlıyor.
Güzelbağ köyünde market fırın ve ev yemekleri lokantası var Güzebağ'dan sonra harika bir rota bekliyor. Patika taşlı temizlenmemiş olmasına rağmen ormanlık alandan geçiliyor bolca güzel manzaralar var. Aydolin köyü'ne kadar toprak yol patika ile devam ediyor bu arada Aydolin köylüne 4 km. kala işaretlemeler yok oluyor.
Sonrasında Ali Köprüsü ve Alara Han'a kadar su yok. Tamamen doğanın içinde yalnız, ıssız, bitki tünelleri, ağaçlar; Tam doğanın göbeğinde yol alınıyor.
Alara Han'da restaurantlar var.
Etaplar yeni işaretliydi. Yayllardan, bitki tünellerinden. göllerden, ormanlardan, köylerden, ilçelerden geçtim. Çok güzel bit tecrübeydi benim için. İzlenimlerim aşağıda;
Gökyurt köyünde fazla gezemedim fakat çok eski ve tarihi bir köy olduğu her halinden belli. Bir de tarihi öneme sahip Kilistra Antik kenti var onu da gezemedim. Hıristiyanlığın kurucu babalarından Aziz Paul zamanında burada vaaz vermiş ve yahudiler tarafından taşlanmış. Sonrasında çok rahat bir patikada yürüdüm hatta toprak yollarda yürüdüm ağaç altlarından yürüdüm makilik alanlardan yürüdüm. Evliya köy ; türbesi olan köyü geçtim sonrasında köyü geçince 12. kilometrede olması yolda problem var işaretler belirsiz tam sola dönmek gerekiyor daha sonrasında ise Gavur Gölü'ne ulaştım. Fakat göl kurumuş. Burada iki tane kalınabilecek oda var. Kapısı açık, içeride halılar temiz, kanepeler tertemiz bir oda var. Rahatlıkla gecelenebilinir. Sonrasında Kisle Yaylas'ına ulaştım. Yalada mescitte kalınabiliyor. Tertemiz. Karşılaştığım köylüler cana yakınlar sağ olsunlar ilgililer herhangi bir şeye ihtiyacım olup olmadığını sordular. Buralarda telefon çekmiyor. Kisle Yaylası dahil hiçbir su sorunu yok çok az bir su alınabilir yarım litre kadar bence:
Kisse Yaylası'nın ilerisinde yol Homanada Yoluyla birleşiyor bir süre sonra Homanada Yolu dağa doğru çıkıyor Keykubat Yolu ise dolanarak gidiyor. Doğanın içinde olmak çok güzel. Geniş alanlar ve tepeler.
Sürüklü Göl'e gelmeden 1 kilometre önce belediyenin iki tane binasının olduğu yerde de mescit var girip kontrol etmedim fakat büyük ihtimalle kapıları açıktır içeride kalınabileceğini düşünüyorum. Sülüklü Gölden sonra yokuş aşağı inerken yolu şaşırdım^, toprak yoldan gitmeyin tarlaların arasına giden toprak yoldan gitmeniz gerekiyor.
Ketenli Köyü'nde kocaman bir market var bunun dışında restoran yok küçük bir kahvehane vardı ve kapalıydı. Öğretmenlerle hoş bir sohbetten sonra tekrar yola koyuldum.
Ketenli Köyü'nden sonra 2 buçuk kilometre kadar bir tırmanış var.
Ketenli'den Akkise'ye kadar bir tane su kaynağı var rotanın sağında kalıyor sürekli tepelerden dağlardan geçiliyor iniş çıkışlar çok. Akkise'de market, lokanta mevcut. Halk ise zengin. Mahalle belediyelikten dönme. Kütüphane, millet kıraathanesi, sosyal tesisler, Toki konutları ve villalar var.
Akcise'den çıkışta 3 km asfalt yol yürüyüşü var, sonra sağa sapılıyor toprak yola. Akkise'den Balıklava'ya kadar işaretleme yapılmamış asfalt yol bitip sağa döndükten sonra yaklaşık 4 km kanyonda eski kurumuş bir dere yatağında Balıklava'ya kadar yürünüyor. Kanyon çok güzel. Akkise'den yol örene kadar su kaynağı yok hazırlıklı olun.
Balıklava'dan itibaren 15 km boyunca bir kanal yanında kanyonda yürünüyor kayalardan yapılmış duvarlar insana sanki başka bir gezegen de hissi veriyor. 17. kilometreden itibaren Bozkır'a kadar asfalt yol üzerinde yürünüyor. 20 km boyunca telefon çekmiyor.
Yolören, Bozkır arasında bahçe aralarından ağaçların altından geçiliyor daha sonra bir tepe açılıyor sonra Bozkır'dasınız zaten su yok telefonda zor çekiyor. Yolören Köyü'nden Bozkır'a kadar işaretlemerl var.
Bozkır'dan sonra Çağlayan köyüne kadar mavi beyaz işaretleme çok az. Biraz tepeler aşılarak geliniyor köye. Çağlayan'dan sonra biraz tepe ve patika yollardan yürünüyor doğanın içinde olmak güzel buralarda Dereköy köyünde tahin yemek lazım. Tahin yoldan geçenlere mutlaka ikram ediliyor çay da ikram ediliyor bilginiz olsun. Çok cana yakın bir işletme sahibi var.
Dereköy'den Karacahisar'a kadar çok güzel patika yollardan geçiliyor Aygır Dibi Şelalesi'ne kadar. 3 km. tırmanıştan sonra Keykubad Yolu'nun en yükseklerine geldim ve buralarda harika manzaralar var. Bir sürü yayladan geçtim. Akan çeşmeler var. Susam Gölü'nde çadır kurdum ve gece inanılmaz soğuktu. Rüzgarda çoktu. Sabah bir çoban abiyle sohbet ettik. Beni evine götürüp kahvaltı verdi sağolsun. İyi insanlar hala varmış. Sonrasında Susam Geçidi'ne tepenin sırtından yürünüyor. Geçit geçilince yokuş aşağı iniş başladı ve hava ısınmaya başladı. Sağda gece kalınabilecek mescit ve çeşme var. Sonrasında rota göç yolu merdivenlerden devam ediyor. Asfalta çıkınca yine Kervan Yolu'ndan yürünüyor fakat ben asfalttan gidip eski yolu gözlemledim.
Gelesandra Yaylası'nda market, restaurant ve internet var.
Narağacı'na kadar hafif kısaltma patikalar ve asfalttan gidiliyor. Su kaynağı yok Narağacı'nda cami var bakkal yok. Narağacı köyünden sonra patika yola sapılıyor. Patika yollar var fakat bir süre sonra yaklaşık 5 km. sonra patika yolla harita işaretlemesi yanlış yol gösteriyor yani mavi beyaz işaretler başka yolda harita başka yolda gösteriyor. Çünkü patikalar otla kaplanmıştı nereye bastığımı göremiyordum. Haritada gösterilen rotaya indim 200 metre sonra mavi beyaz işaretlerde yanıma geldi. Sonrasında Kervan Yolu olarak kullanılan merdivenlerden yürümek değişik bir duyguydu fakat yol taşlı olduğu ve temizllik yapılmadığı için yürümek biraz zordu.
Ortakouş'ta restaurant var. Çıkışta rota biraz zorluyor çünkü patika temizliği yapılmamış. Sonrasında yine rahatlıyor.
Güzelbağ köyünde market fırın ve ev yemekleri lokantası var Güzebağ'dan sonra harika bir rota bekliyor. Patika taşlı temizlenmemiş olmasına rağmen ormanlık alandan geçiliyor bolca güzel manzaralar var. Aydolin köyü'ne kadar toprak yol patika ile devam ediyor bu arada Aydolin köylüne 4 km. kala işaretlemeler yok oluyor.
Sonrasında Ali Köprüsü ve Alara Han'a kadar su yok. Tamamen doğanın içinde yalnız, ıssız, bitki tünelleri, ağaçlar; Tam doğanın göbeğinde yol alınıyor.
Alara Han'da restaurantlar var.
