Ynt: Karavanda Bataryalar- Çoklu Şarj Sistemi
Sanırım, tipik bir örnek...
Diyelim yazın yıllık izniniz için; İstanbul'dan 3 haftalığına Antalya'ya yola çıkıp, Kaş- Dalyan- Marmaris ve Bodrum'a uğrayarak İzmir üzerinden evinize döneceksiniz.
http://goo.gl/5F8SdI
2100 km. civarı bu güzergaha, solar panelleriniz yeterli ve aküleriniz dolu olarak çıkıyorsunuz. Normali de bu zaten.
Antalyaya vardığınızda buzdolabınızın sarfiyatının tamamının solar tarafından karşılandığını da düşünürsek, yolun 1/3 ünü katettiğiniz halde (700km. üzeri) enerjiye ihtiyacınız yok.
İzmir'den İstanbul'a dönerken, 550 km. üzeri için ise zaten enerjiye ihtiyacınız yok ki üstelik solarlarınız yine devrede. Bu iki bölüm böylelikle hesapdışı.
Yani enerjinizi sadece alternatörden sağlamak düşüncesinde iseniz, bu durumda ancak 800-900 km. lik yol yapma olanağı ile sınırlısınız demektir. Antalya-İzmir arasi 5-6 kere yer değiştirdiğinizi düşünürsek, ancak her 3 günde bir 150 km. yolda alternatörden gelen akımdan faydalanabilme şansınız var. Bu üzerinde düşünülmesi gereken somut aralık. Sadece alternatörden gelen akımın (boş akülerin dolumu ne kadar hızlı olursa olsun) bu kısıtlı yol aralığında 3 günlük tüketiminizi karşılamasi ise mümkün değil. Ama bereket sizin solar panelleriniz de var ve bu yaz tatilinizde harıl harıl çalışıyorlar !
Enerji konusu (karavanlarda da) 3 bölümde irdeleniyor. Kazanım, depolama ve tüketim. Fakat en önemli nokta, rasyonel çözümler için, bu faktörlerin kendi aralarında mutlak uyumlu olması gerekliliği.
Bu faktörlerden birinin yada faktörün bir bölümünün rasyonel olması yetmiyor, sistemin tamamı ile uyumsuzluk halinde, cözümü akıl dışı yapıyor.
Metod olarak; tüketim karakterinin tesbiti, atılacak ilk adım. Ne zaman, nerede, ne sıklıkla, hangi olanak ve harcama ile konaklanıyor ? Cevap verilmesi gereken ilk soru bu. Yani yukarıdaki 3 faktör, sondan itibaren cevaplandırılmalı.
3 tabelalı aşağıdaki cetvel, belki bu açıdan kısmen faydalı olabilir.
http://www.gezenbilir.com/index.php?action=dlattach;topic=95070.0;attach=1008271
Tavsiye edilen yukarıdaki çözüm için gerekli aletlerin Almanyadaki fiatlarına aşağıdaki linklerden erişebilirsiniz. ( toplamda 2142 € civarı olmalı )
İzalatör
http://goo.gl/r83aXT
DC-DC sarj regülatörü
http://goo.gl/iXjzBP
Combi Pover
http://goo.gl/J2uI6H
Kendi içinde akılcı ve geçerliliği olan bu yaklaşımı, fiatı ve enerjiyi başka şekillerde elde edip sağlıklı depolama olanakları da göz önüne alınırsa, sistemle uyumlu bir çözüm olarak tanımlamak, özellikle soların ucuzladığı son 2-3 yıl içinde, yukarıdaki örnekte de görüldüğü üzere, artık rasyonel değil.
Tabi güneş yaz aylarında sorun değil. Forumda kış aylarında 2-3 günlük kaçamaklar dışında yollarda olduğunu söyleyenlere ise neredeyse hiç rastlanmıyor. Avrupaya çıkanların hepsi yaz aylarını tercih ediyorlar ve üstelik engeç 2-3 günde bir kampinglerde olduklarını okuyoruz. Duruma göre, yine de yere bağlı olsada, akü hatta solar kapasitesini arttırmak her zaman faydalı. Ama tabii yukarıda bahsedilen çözümler herzaman yollarda olan TIR ve otobüsler için aslında biçilmiş kaftan olmalı. Karavanını kendi yapan yada yaptıranlar için ise, tüketim tarzlarını tesbitten sonra, karar verecekleri bir seçim.
Araç ve yaşam aküsünün mutlak birleştirilmesi gerektiği şeklinde bir karavan kanunu yok !
Yani biz bunları bağlamak zorunda değiliz, hele sorun sebebi iseler, ancak ekstra uğraşı sonucu normal duruma ulaşabiliyorsak vede alternatifleri varsa. Yaşam aküsünü alternatörden doldurup doldurmamak üzerine önyargısızca düşünmek faydalı.
Forumda hatırladığım kadar Attila bey, Hüseyin ve çekme karavanı olan diğer birkaç katılımcı, sistemlerini bu şekilde kurmuşlardı. Yukarıda yazıldığı üzere, farklı iki akünün birleştirlmesi ile oluşan sorunlar ancak yazıldığı şekilde ekstra aletlerle çözümlenebiliyorsa, artık ucuzlayan solar çözümler bu yolda gittikce geçerlilik kazanıyor demektir.
Hüseyin, yeterli soları olduğu halde, alternatörden yinede tamamen vaz geçmemek için, prensipte şöyle bir yola baş vurduğunu söyledi.
Dolum, ihtiyaca göre
sadece araç yada yaşam aküsüne „akü seçim salteri“ aracı ile yönlendiriliyor.
http://goo.gl/g8Nb1B
Araç aküsünün boşalımı ise sigaralık vasıtası ile akustik alarmı da olan voltmetre ile kontrol altında bulunduruluyor. (Aşağıdaki aletin ekstra termometre ve alarmlı saati de var.
Üstelik boyutları ile, şalter pozisyonunu unutmanızı önleyebilir ! )
http://goo.gl/lqHraC
Yaşam aküsünü alternatörden doldurmadığınızda, soların da dolumu yüzde yüz yapamadığı bir gerçek. En azından akülerinizi her 4 haftada bir kesintisiz 48 saat şebeke ceryanından doldurma gerekliliği yüzünden zaten sarj cihazına ihtiyacınız var. Kamp ve bazı park yerleri, enerji ihtiyacınız için yollarınızın üzerinde ve olası enerji boşluklarının doldurulması için günlük olanaklardan.
Bu noktada dikkat edilecek; en son jenerasyon sınıf olan, mikroprosesörlü sarj aletlerine yönelmek. Bu konu başka başlıklarda işlendiğinden en tanınmış ve uygununun adresini vermek yeterli olmalı.
http://www.ctek.com/de/de
İkinci alternatör, yakıt pili, jeneratör, rüzgar gülü forumda bazı başlıklarda bahsettiğim vede bahsedildiği üzere benim için çesitli nedenlerle çözüm hanesinde yer almıyorlar. Sarj aletinin durumu ise tartışmasız.
Belki yakınlarda solar bile artık demirbaş çözüm tahtından inebilir. Elektrikli otomobillerle ilgili teknik gelişimler sonucu, uygun fiatlı, yeterli kapasitede, hafif, küçük ve çabuk dolabilen lityum bazlı aküler, lokanta yada cafelerde oturduğumuz süre içinde, yanımızda, en azından günlük ihtiyacımızı karşılayabilecek hızda doluma ulaşabilirlerse, bence üzerinde düşünülecek uygun bir çözüm sunmus olurlar.