Sukuşu
Moderatör
- Mesajlar
- 536
- Tepkime Puanı
- 4
Değerlerinize dikkat edin
Karakterinize dönüşür
Karakterinize dikkat edin
Kaderinize dönüşür
''Tıp fakültesini yeni bitirmiş,pratisyen hekim olarak ilk görev yaptığım yere,Konya'ya bağlı bir beldenin sağlık ocağına gitmişti. Gençtim , bekardım
Küçük bir beldeydi gittiğim yer.İlk gece bir eve misafir olmuştum.Tren istasyonun hemen yanında bir evdi.
Akşam yemeğinden sonra çaylarımız gelmiş,sohpetler edilmişti.Üzerimde yol yorgunluğu,geldiğim yeni yerin yabancılığı vardı.
Saatler ilerliyor,ağır bir uyku beni içine çekiyordu.Ev sahibine birşeyde diyemiyordum.Bir müddet daha geçti;
yine hareket yoktu.Evin büyüğü olan Hacıanneye sıkılarak;
''Anneciğim sizin buralarda kaçta yatılıyor'' dedim
Hacıanne; '' Evladım treni bekliyoruz.Az sonra tren gelecek,onu bekliyoruz'' dedi
Merak ettim tekrar sordum; ''Trenden sizin bir yakınınız mı inecek ''
Hacıanne:''Hayır evladım,beklediğimiz trende bir tanıdığımız yok.Ancak burası uzak yer.Trenden buranın yabancısı biri inebilir.Bu saatte,yakınlarda,ışığı yanan bir ev bulamazsa,sokakta kalır.
Buraların yabancısı bir geldiğinde ''ışığı yanan bir ev'' bulsun diye bekliyoruz.
Prof.Dr. Saffet Solak'ın bir hatırası
Konya Ovası'nda ya da başka bir yerinde Türkiye'nin trenden inen yabancılar için''ışığı yanan evler''
yerinde hala duruyormudur ?
Yabancılar, yorgun bedenlerini yün yataklarda dinlendirmeye devam ediyorlarmı ?
Aç köpeğin önüne bir kap yemek bırakan kadınlar yaşıyorlar mı?
Kuşlara yuva yapan mimarlar sahi şimdi neredeler ?
Bu güzel insanlar atlarına binip gitmişler.
Bizler,atlarına binip giden güzel insanlara sahip bir medeniyetin yetimleriyiz.
Şair şöyle diyordu; ''Güzel insanlar,güzel atlara binip gittiler''
Ey yurdumun güzel insanları
Neredesiniz???????
Karakterinize dönüşür
Karakterinize dikkat edin
Kaderinize dönüşür
''Tıp fakültesini yeni bitirmiş,pratisyen hekim olarak ilk görev yaptığım yere,Konya'ya bağlı bir beldenin sağlık ocağına gitmişti. Gençtim , bekardım
Küçük bir beldeydi gittiğim yer.İlk gece bir eve misafir olmuştum.Tren istasyonun hemen yanında bir evdi.
Akşam yemeğinden sonra çaylarımız gelmiş,sohpetler edilmişti.Üzerimde yol yorgunluğu,geldiğim yeni yerin yabancılığı vardı.
Saatler ilerliyor,ağır bir uyku beni içine çekiyordu.Ev sahibine birşeyde diyemiyordum.Bir müddet daha geçti;
yine hareket yoktu.Evin büyüğü olan Hacıanneye sıkılarak;
''Anneciğim sizin buralarda kaçta yatılıyor'' dedim
Hacıanne; '' Evladım treni bekliyoruz.Az sonra tren gelecek,onu bekliyoruz'' dedi
Merak ettim tekrar sordum; ''Trenden sizin bir yakınınız mı inecek ''
Hacıanne:''Hayır evladım,beklediğimiz trende bir tanıdığımız yok.Ancak burası uzak yer.Trenden buranın yabancısı biri inebilir.Bu saatte,yakınlarda,ışığı yanan bir ev bulamazsa,sokakta kalır.
Buraların yabancısı bir geldiğinde ''ışığı yanan bir ev'' bulsun diye bekliyoruz.
Prof.Dr. Saffet Solak'ın bir hatırası
Konya Ovası'nda ya da başka bir yerinde Türkiye'nin trenden inen yabancılar için''ışığı yanan evler''
yerinde hala duruyormudur ?
Yabancılar, yorgun bedenlerini yün yataklarda dinlendirmeye devam ediyorlarmı ?
Aç köpeğin önüne bir kap yemek bırakan kadınlar yaşıyorlar mı?
Kuşlara yuva yapan mimarlar sahi şimdi neredeler ?
Bu güzel insanlar atlarına binip gitmişler.
Bizler,atlarına binip giden güzel insanlara sahip bir medeniyetin yetimleriyiz.
Şair şöyle diyordu; ''Güzel insanlar,güzel atlara binip gittiler''
Ey yurdumun güzel insanları
Neredesiniz???????