ertunk
Kamp II
- Mesajlar
- 257
- Tepkime Puanı
- 390
GÜNEY ve GÜNEY DOĞU GEZİ NOTLARI
Güney Ege’den başlayıp Güney ve Güneydoğu gezimizde ziyaret ettiğimiz illerde konaklama ve diğer gözlemlerimizdir.
İstanbul, Didim, Bodrum, Datça, Antalya rotasında çok detaylı paylaşımlar mevcut, bu nedenle bu bölge hakkında fazla detaya girmeyeceğim.
10 – 28 Ekim tarihleri arasında yaptığımız bu rotayı tatil sezonu dışında olduğu için çok rahat gezdik.
Didim – Bodrum – Datça - Antalya konaklamalarımızda sürekli denize girdik. Sezon kayması nedeniyle Kasım ortalarına kadar rahatlıkla denize girilebildiğini deneyimledik.
Bu rotada karavan kamp alanlarını kullanmadık. Kamuya açık alanlarda konaklamalarda hiçbir sorunla karşılaşmadık.
Bodrum Yalıkavak Küdür sahilindeki DODO Beach sözleşmesi bittiğinden alan belediyeye geçmiş koruluk piknik alanı olarak kullanılıyor, ölü sezonda konaklama rahat. Sahada hiçbir altyapı hizmeti yok. Karavanınızın altyapısı kendinize yeterliyse konaklamada sorun yok.
Küdür’de Rüzgârın yönüne göre korunaklı iki koydan rahatlıkla denize girilebiliyor.
Datça’da Doris Hotel sahili çok güzel aslında tüm Datça sahilleri mükemmel. Navigasyona oteli yazın otel yanında konaklama için güzel sahalar mevcut. (Sezon dışı koşullarına göre)
Datça yarımadasına en az 1 hafta ayırmanızı öneririm. Bu arada Bodrum – Datça feribotunu kullanmayı aklınızdan geçirmeyin. Saçma sapan bir tarife uyguluyorlar ve ilginçtir sebebini de açıklayamıyorlar.
Antalya Konyaaltı sahilinde konaklamanız mümkün, Belediyenin Kamp alanından da yararlanılabilir. Biz kampa girmedik bu nedenle izlenimlerimizi paylaşamıyorum.
Ayın 19’unda Adana’da katılacağımız bir etkinlik nedeniyle hızlı bir gezi rotası yaptık birçok lokasyonu pas geçmek zorunda kaldık.
Antalya – Adana geçişimizde Mersin Erdemli ’de konakladık. Tarsus Belediyesi Karavan parkını da önerdiler fakat gece nasıl bir ortamla karışılacağımızı bilemediğimiz için vazgeçtik.
Erdemli ‘de Belediye Kültür Merkezi yanındaki otopark sahile sıfır noktasında önünde yazlık işletmeler ve plaj mevcut. Kültür Merkezi önünde mescit mevcut. Mescidin WC ve Lavaboları sürekli açık olduğundan su ikmali ve atık boşaltımı çok rahat. Plajın duşları da halkın kullanımına açık. Zemindeki mazgallara gri su boşaltımı yapılabilir.
Adana’ya gece girmekten kaçındık. 17-18-19-20 Ekim Lezzet Festivali nedeniyle şehir çok kalabalıklaşmış. Sabancı camii yanındaki Sabancı parkı normalde karavan park olarak kullanılıyor (Sadece otopark konumunda kalınıyor elt su vs yok) fakat festival için alan kapalıydı biz de eski stat (Şimdi Millet Bahçesi) yanı Halk sağlığı laboratuvarı önündeki geniş yola park ettik. 2 gece konaklamayı şehrin göbeği sayılabilecek bu noktada yaptık. Her yere yürüme mesafesinde çok merkezi bir yer.
Adana’da klasik lezzetlerle ilgili çok tavsiyeler mevcut. Mumbar, Şırdan ve Çürük bana hitap etmiyor. Sakatat olarak ciğer (Edirne yaprak, tava ve şiş ayırt etmem) kokoreç, kelle söğüş, bulursam damardan tuzlama ve paça tercihimdir. Ciğer ve kebapta “Bibiçer” öneririm. Bu gezimde beni şaşırtan Börekçi Rıza oldu. Porsiyon değil Kg ile sipariş verin. Peynirlisi kıymalıya göre bir tık daha güzel ama ikisini de tatmanızı öneririm. 2 Kişi çok rahat 1 Kg böreği yiyebilir. ½ Kg Kıyma + ½ Peynir antre için yeterli
Adana’dan Gaziantep’e geçtik. Antep’te tanıtım videolarından bildiğim Alleben Karavan Kampta kaldık.
Alleben kampı şehrin dışında gölet yanında mükemmel tasarlanmış bir park. Resepsiyon 24 saat açık.
Her karavan için ayrılmış özel localarda elektrik su ve gri su atık sistemi mevcut.
WC ve daimî sıcak su bulunan banyosu açık. Çamaşırhanesinde 2 otomatik makine ve 2 kurutucu mevcut. (Deterjanınızı kendiniz getiriyorsunuz) Ortam çok temiz.
Çok güzel çok geniş mutfakta elektrikli ocaklar ve elektrikli fırın mevcut. Çalışma tezgâhları geniş ferah.
Karavan park alanında her bölümün başında Açıkhava lavabolarında dileyen bulaşıklarını yıkayabilir dileyen mutfakta yıkayabilir. Tek hoşnutsuzluğumuz wifi hizmeti yok. Elektrik kesintisinde jeneratör desteği de yok. Motorlu Karavanımızda dış elektriğe ihtiyacımız olmuyor. Suyumuz da yetiyor.
Tesisin hem kasetli hem macaratörlü wc kullanan karavanlara uygun siyah su boşaltım ünitesi mevcut.
Konaklama 300 TL/Gün tüm hizmetler ücretsiz. Konaklama max 5 gün ile sınırlı. (Ekim 2024 8 Euro gibi)
Kampın yanındaki Baharat Müzesi yürüme mesafesinde. Alışveriş kampa 1 km uzaklıktaki Yamaçtepe mahallesinde yapılabilir. Kampa gitmek için Navigasyona Baharat Müzesi ya da Yamaçtepe yazın bu yol çok rahat aksi takdirde navigasyon diğer yoldan getiriyor ve köy içinden geçmek zorunda kalıyorsunuz özellikle römork karavanlar için rahat bir yol değil.
Sabah karavanımızla Antep merkeze indik ve merkeze yürüme mesafesinde yakın bir sokağa park ettik. Kampta tanıştığımız ailenin tavsiyesi üzerine kahvaltı niyetine Nohutçu Recep ustada “nohut dürüm” yedik. Eşimle ½ porsiyon + ayran aldık bize yeterli geldi. Porsiyon dürüm 55 TL kapalı ayran 15 TL, öneririz.
Yürüyerek merkeze inerken kendimizi “metanet katmer” önünde bulduk. Tek katmer bize yetti. 400 TL K.K. geçmiyor. Birçok yede bu durum mevcut.
İkinci günü merkezdeki çarşıda geçirdik. Akşam yemeği için Mutfak Sanatları Atölyesini planladık fakat 18’de gittik kapalıydı. Biz de “Yesemek” kebabı tercih ettik. Merkezdeki Yesemek genelde Antep mutfağı yemeklerini sunuyor kebap diğer şubede, biz kebapçı olanı tercih ettik zira aracı oraya yakın park etmiştik. Beyran ve Patlıcanlı kebaba 800 TL ödedik. (Ekim 2024 – 22 Euro gibi)
Ertesi sabah Zeugma müzesini gezdik oradan Rumkale cam terasa gittik.
Rumkale Otoparkı boştu, etrafındaki işletmeler kısmen açık, yeme içme imkânı var. Tekne turu yapılıyor fakat sezon kalabalığı olmadığı için tekneyi kiralamak gerekiyor. En küçük tekne 15 kişi kapasiteli ve 1,5 saatlik gezinti 2.000 TL civarı. Bu nedenle tekne gezintisini karşı yakada Halfeti çıkışlı yapmak daha efektif.
Cam terasa giriş sanıyorum 20 TL/kişi şeklindeydi. Gaziantep Belediyesinin Rumkale’ye düzenli otobüs seferi var. 30TL/kişi. Aracınızla gidecekseniz navigasyona göre değil Rumkale kahverengi ören yeri tabelalarını takip edin. Yavuzeli içinden gidilen yol rahat.
Rumkale ’den Savaşan mahallesine (Halfeti’ye) feribotla geçtik. Sarılar köyünden de geçiş var fakat yolu çok kötü sakın gitmeyin. Römork Karavanla gezenler römorku bırakıp arabayla gezip geriye dönmeli, römork karavanla feribotla karşıya geçmeyi düşünmeyin önermem. Halfeti’ye Birecik üzerinden römork karavanla gidebilir, otopark ve konaklama ortamı müsait. (Sezon dışı tespitlerimdir)
Rumkale ‘den Savaşan Feribotuyla karşıya Halfeti’ye geçecek olanlar Köyiçinden kötü ve dar yoldan nehir kenarına inebiliyor. Römork Karavanla gidilecek gibi değil. Gözü kara olan römork karavan kullananı karşıya geçtiğinde kötü bir toprak yol tırmanışı bekliyor sıkıntı yaşanabilir.
Feribot 2 minibüs 2 otomobil taşıyabilecek kapasitede. Geçiş 5 dakika. Hava rüzgârlı olursa akıntıdan geçişler duruyor. Tek araç da olsa dolmasını beklemeden kaptan geçişi yapıyor. Otomobil 300/400 – minibüs 500/600 TL. Aynı anda 2-3 araç geçişi olacaksa pazarlıkla rakam düşürülebilir. Biz 500 TL tek araç (Fiat Ducato 17m3 karavan) geçtik.
Halfeti tarafındaki Savaşan mahallesi batık camii olan yer (Rumkale’nin karşı yakası).
Karaya çıkınca park edip caminin olduğu yeri gezdik. (Eski Halfeti’de de ayrı bir batık camii var)
Savaşan mahallesinden Halfeti’ye geçtik. Tırmanış yaklaşık 1 Km dik, virajlı toprak yoldan, camlar mutlaka kapalı olmalı acayip bir tozla tırmanılıyor. Römork çekenlerin araçları 4x4 kuvvetli olmalı yoksa sıkıntı büyük. Sert virajlarda manevrada sorun yaşanabilir.
Eski Halfeti, tekne turlarının çıkış noktası. Park yerleri düzenli. Turlar 150 TL/kişi. (Ekim 2024) Sezon dışı olmasına rağmen turlar hareketli. Rumkale tarafında yoğunluk olmadığı için ölü sezonda tekneyi kiralamak gerekiyor. Bu nedenle ölü sezonda tekne turu için Halfeti tercih edilmeli.
Halfeti’den kebap yemeğe Birecik merkeze indik. Ana caddede her yerde yiyebilirsiniz. Hijyeni önemseyenler girdiği mekânın önce WC’sini sonra mutfağını gözlemlesin ona göre karar versin.
Lezzet ile Hijyen ne yazık ki ters orantılı
Birecik patlıcanı farklı bir ırk bu nedenle patlıcanlı kebabı öneririm.
Birecik’ten Urfa’ya geçtik. Tavsiye üzerine Balıklı göl yanındaki “Piazza AVM” otoparkında Karavanlara ayrılmış özel bölümde konakladık. 2 adet Ücretsiz elektrik alınacak bağlantı fişi gördük. Elektrik alacakların 3’lü prizi olursa iyi olur. AVM WC gece 10’a kadar açık. Su desteği yok zira burası AVM otoparkı. Güvenlik mevcut. Balıklı göl ve çarşı yürüme mesafesinde. Ortam güzel. Urfa gece yaşayan bir şehir. Sabah Müzeyi gezdik sonra çarşı ve çevre gezisi yaptık. Bizde iz bırakan Edessa Künefe oldu. Mutlaka yemenizi öneririz. Önünüzde yapılıyor, tepsi 5 porsiyon, öğlen porsiyon olarak yedik, akşam tepsi sipariş ettik 3.5 porsiyonu yedik, 1.5 porsiyonu utandık yemedik paketlettik
Urfa’da çarşı içinde her türlü lezzet mevcut. Eşim lahmacun ben patlıcanlı kebabı tercih ettim.
Sabah erken Göbeklitepe için çıkış yaptık. AVM otopark çıkışları kapalı olduğundan giriş kapısından çıkış yaptık. Göbeklitepe öncesi “sabır mekânı” olarak bilinen camiye gittik gezdik, şifalı olduğuna inanılan sudan bidonumuzu doldurduk ve Göbeklitepe’ye geçtik.
Göbeklitepe öncesi Urfa Müzesi mutlaka gezilmeli, orijinal objeler müzede sergileniyor. Göbeklitepe’de de sesli rehber aldık. Müze gezilerimizde ücretli mobil sesli rehber mutlaka kiralıyoruz. Daha hızlı gezmek isteyenler fazla kalabalık olmayan rehber eşliğinde gezmeye gelen Türk gruplarının peşine takılırsa rehberin anlatımından yararlanabilir. Biz bazı ören yerlerinde bu yöntemi kullandık özellikle sesli rehber hizmeti sunmayan yerlerde yararlı oluyor. Nezaketen rehbere yancı olduğumuzu belirtip katılım izni istiyoruz ve memnuniyet ifadeleriyle gruba katılmaya davet ediyorlar.
Göbeklitepe’den Mardin’e geçtik. Urfa Piazza karavan otoparkında tanıştığımız ve 500 günü aşkın tam zamanlı nostaljik kasa VW karavanıyla Türkiye’yi gezen “Elma kurtları” gezgin ailenin önerisiyle Mardin stadı yanındaki küçük otoparka geldik.(Cadde üzerinde 10-12 araçlık bir yer) stat görevlilerinin önerisiyle minibüsçülerin “Havara” dedikleri, navigasyonda “aşıklar tepesi” olarak görünen geniş bir terasa konuşlandık. Shell (Eski Mardin) çaprazında (37,3195650,40,7297840) rampaya çıkışta sağdan girişi olan tepe.
Muhteşem bir Mardin manzarasına sahip güvenli bir yer. Konar – Göçer gezdiğimiz için park ettiğimiz yerin merkeze yürüme mesafesinde güvenli olması bizim önceliğimiz.
Bu tepeye sandalye atıp manzara keyfi çıkarmaya geliyorlar, gece kimse olmuyor. Polis gece devriye atıp ortalığı hissettirmeden kolaçan ediyor.
Google aramalarında Eski Mardin çarşı çıkışında bir Karavan Park görünüyor fakat biz gidip görmedik.
Konakladığımız yerin önünden çarşıya çıkan minibüsler geçiyor. Rampa yukarı yürümemek için bindik (20 TL/kişi) yaklaşık 2 km mesafede indik. Eski Mardin çarşı yolu rampa başından çarşı sonuna yaklaşık 3 km uzunluğunda tek yön bir cadde ve sağlı sollu dükkanlarda turistlere hitap eden ürünler satılmakta. Yiyecek, giyecek, içecek, hatıra objeleri aklınıza gelebilecek her türlü ürün satışı mevcut.
Caddeyi gezenlerin Mardin Ulucami çevresindeki ara sokakları gezmesini ve alışverişi buralardan yapmasını öneririm.
Mardin’de tıpkı Urfa gibi gece yaşayan bir şehir. Ekim ayı olmasına rağmen yoğun ziyaretçi geliyor, yabancılar da dolaşıyordu. Eşim “Sabuncu Dede” lakaplı işletmeden sabunlar aldı, tam karşısındaki şekerciyi önerdiler oradan da bizim badem şekeri bildiğimiz “Mardin Şekeri” aldık.
Eski Mardin’de ziyaret edilecek birçok tarihi mekân mevcut. Kırklar Kilisesi özellikle Zinciriye medresesi mükemmel bir Mardin manzarası sunuyor. Mardin Müzesi de çarşı içinde mutlaka gezilmeli. Gece Mardin manzarası için Şehri Mardin kafe terasında dibek kahvesi eşliğinde Mardin’i izleminizi öneririm.
Biz 2 gece konakladık ve karavanımıza çarşıdan hep yürüyerek döndük zira rampa aşağı yürümek kolay ve keyifli. WC olarak konaklama lokasyonumuzun 100 mt çaprazındaki Shell istasyonunu kullandık. Eşim zorunlu olmadıkça karavan wc ve banyosunu kullanmak istemiyor bu nedenle rotamızdaki Shell istasyonları bizim tercihimiz. Opet’ler de iyi. Bazı Shell istasyonlarının “Select – Deli2go” dönüşümü tamamlanmadığından WC standartlarında eksiklik olabiliyor (otomatik klozet örtüsü, kağıt vb)
Mardin’den Midyat’a geçtik. Elma Kurtları’nın önerisiyle “Perşembe Pazarı” kurulan yere park ettik (otogar yanı) Merkezi bir lokasyonda güvenle kalabilirsiniz. Gezilecek her yere yürüme mesafesinde.
Midyat’da gece yaşayan bir şehir. Küçük kompakt yapısı nedeniyle Mardin’den daha kalabalık görünüyor. Yemekte Cihan Et Lokantasını tercih ettik. Karışık tabak kalmamıştı. Eşim kaburga eti pilav ben güveç tercih ettim. Değişik lezzetlerde mevcut. Turistikleşmiş Midyat için fiyatlar normal.
Telkari Midyat’a özgü takı. Özellikle gümüş takı üzerine “Nergiz Gümüş” ziyaret edilmeli. Gerçek esnaflık sergileyen aile işletmesi. Özel siparişinize de cevap verebilecek yeterlilikte.
Kente ziyarete gelenler TV dizilerinin çekildiği konakları gezme telaşında, dar sokaklarda ciddi yoğunluk sergileniyor. Konaklar ücret karşılığı gezdiriliyor.
Midyat’ın çevresinde gezilebilecek birçok yer mevcut. (Beyaz su – Dara antik kent vs) Biz Ekim sonunda istanbul’da katılmak zorunda olduğumuz bir program için 27 Ekim’de direkt dönüşe geçtik.
Midyat – Mardin – Urfa rotası D400 karayolu düzgün, Urfa’dan Gaziantep otoyoluna geçtik, Bu otoyol Niğde Ankara otoyoluna bağlanıyor. KOİ işletmesi bu otoyola 2.sınıf araç için 465 TL ödedik.
Midyat’tan sabah 06,30’da hareket ettik, Kızıltepe’de yaklaşık 1 saat kahvaltı molası, daha sonra yolda 3 molada yaklaşık 2 saat oyalandık ve 15 saat sonunda gece 21 sularında Ankara’ya 80 Km kala Shell istasyonunda yakıt ikmali yaptık ve orada konakladık.
Sabah kahvaltı sonrası 9 gibi istanbul’a hareket ettik yolda oyalanarak 16 civarında idealtepe’ye geldik.
Yaklaşık 4900 Km yol yaptık. Depoda kalan yakıt 400 Km gidebileceğimi gösteriyordu. Shell yakıt kartıma 16.000 TL yüklemiştim. Tamamıyla motorin aldım. 43TL/Lt ortalama dersek 372 Lt mazot aldığım anlaşılıyor. Depoda kalan yakıtla hesaplarsak 5300 Km yolda ortalama olarak 100 Km’de 7 Lt mazot tüketimi görünüyor. Araç göstergesinde ise ortalama tüketim 9,7 Lt/100Km görünüyor. Şaşma nereden kaynaklı bilemedim. Kısaca Km’de 3 TL yaktığını söyleyebilirim.
Güney Ege, Akdeniz bölgesinde hava sıcaklığı 26-32 derece arası değişkenlik gösterdi, deniz suyu sıcaklığı 26-29 arasıydı ve denize girişler çok keyifliydi. Fethiye Ölüdeniz 29 dereceyken yukarıda Karaağaç Dokuzgöl yaylasında gece hava 2 dereceye düştü.
Güneydoğu’da da hava gündüzleri 25 – 32 derece, gece 12 – 16 derece arasındaydı. Bazı konaklamalarda gece kaloriferi çalıştırdık. Bölgenin en güzel gezme mevsimi Ekim ayı.
Uzun yolculuğa çıkıyoruz diye araca yaptığımız gereksiz yüklemeler nedeniyle merak ettim ve Urfa’da kantara girdim Sonuç eşim ve ben dahil (180 Kg) araç 4040 Kg çıktı. (2018 Ducato 17 m3)
Konar göçer seyahat ettiğimiz ve kamplara girmediğimiz için su ve yakıt deposunu full seyahat ettik.
Dönüşte ilk işim aracı diyete sokmak oldu komple boşaltıp öncelikli eşyalarla yeniden donatıp kantara gireceğim. Aracın istiabı 3500 Kg limitini yakalamak sanırım biraz zor olacak.
Yol boyunca gördüğüm tüm karavanların resmi istiaba uygun kg dahilinde dolaştığını sanmıyorum.
Ticari araçlar gibi motorlu motorsuz tüm karavanların tartılma uygulaması başlarsa sıkıntı yaşanacağına eminim.
Bu gezimizi daha geniş bir coğrafyayı içine alan bir rotada gerçekleştirmeyi planlamıştık fakat yaşanan depremde coğrafya ağır hasar aldığından vazgeçmiştik.
Seyahat tarihi belirli ve süremiz sınırlı olduğundan Adana ziyaretimizi planlarken Antakya – Adıyaman – Diyarbakır – Batman- Maraş’ı devre dışı bıraktık.
İleride planlayacağımız Doğu Anadolu gezi rotamızda bu lokasyonları da ziyaret etmeyi planlıyoruz.
Adana – Antep – Urfa – Mardin – Midyat rotasını kafasındaki tereddütler nedeniyle yapmamış olanlara tavsiyem Okullar açıldıktan sonra yani 20 Eylül – 30 Ekim arası gönül rahatlığı ile gezebileceğinizi özellikle belirtmek isterim.
Biz kahvaltı dışında araçta neredeyse hiç yemek yemedik. “Gürbüz” aile olarak lezzet lokasyonunda seyahatin gereğini yerine getirdik
Bölgeye gidecek olanlara fikir vermesi amacıyla deneyimlediklerimizi paylaşmak istedik.
Sağlıkla Kalın.
Nergis & Hakan Ertunk
Güney Ege’den başlayıp Güney ve Güneydoğu gezimizde ziyaret ettiğimiz illerde konaklama ve diğer gözlemlerimizdir.
İstanbul, Didim, Bodrum, Datça, Antalya rotasında çok detaylı paylaşımlar mevcut, bu nedenle bu bölge hakkında fazla detaya girmeyeceğim.
10 – 28 Ekim tarihleri arasında yaptığımız bu rotayı tatil sezonu dışında olduğu için çok rahat gezdik.
Didim – Bodrum – Datça - Antalya konaklamalarımızda sürekli denize girdik. Sezon kayması nedeniyle Kasım ortalarına kadar rahatlıkla denize girilebildiğini deneyimledik.
Bu rotada karavan kamp alanlarını kullanmadık. Kamuya açık alanlarda konaklamalarda hiçbir sorunla karşılaşmadık.
Bodrum Yalıkavak Küdür sahilindeki DODO Beach sözleşmesi bittiğinden alan belediyeye geçmiş koruluk piknik alanı olarak kullanılıyor, ölü sezonda konaklama rahat. Sahada hiçbir altyapı hizmeti yok. Karavanınızın altyapısı kendinize yeterliyse konaklamada sorun yok.
Küdür’de Rüzgârın yönüne göre korunaklı iki koydan rahatlıkla denize girilebiliyor.
Datça’da Doris Hotel sahili çok güzel aslında tüm Datça sahilleri mükemmel. Navigasyona oteli yazın otel yanında konaklama için güzel sahalar mevcut. (Sezon dışı koşullarına göre)
Datça yarımadasına en az 1 hafta ayırmanızı öneririm. Bu arada Bodrum – Datça feribotunu kullanmayı aklınızdan geçirmeyin. Saçma sapan bir tarife uyguluyorlar ve ilginçtir sebebini de açıklayamıyorlar.
Antalya Konyaaltı sahilinde konaklamanız mümkün, Belediyenin Kamp alanından da yararlanılabilir. Biz kampa girmedik bu nedenle izlenimlerimizi paylaşamıyorum.
Ayın 19’unda Adana’da katılacağımız bir etkinlik nedeniyle hızlı bir gezi rotası yaptık birçok lokasyonu pas geçmek zorunda kaldık.
Antalya – Adana geçişimizde Mersin Erdemli ’de konakladık. Tarsus Belediyesi Karavan parkını da önerdiler fakat gece nasıl bir ortamla karışılacağımızı bilemediğimiz için vazgeçtik.
Erdemli ‘de Belediye Kültür Merkezi yanındaki otopark sahile sıfır noktasında önünde yazlık işletmeler ve plaj mevcut. Kültür Merkezi önünde mescit mevcut. Mescidin WC ve Lavaboları sürekli açık olduğundan su ikmali ve atık boşaltımı çok rahat. Plajın duşları da halkın kullanımına açık. Zemindeki mazgallara gri su boşaltımı yapılabilir.
Adana’ya gece girmekten kaçındık. 17-18-19-20 Ekim Lezzet Festivali nedeniyle şehir çok kalabalıklaşmış. Sabancı camii yanındaki Sabancı parkı normalde karavan park olarak kullanılıyor (Sadece otopark konumunda kalınıyor elt su vs yok) fakat festival için alan kapalıydı biz de eski stat (Şimdi Millet Bahçesi) yanı Halk sağlığı laboratuvarı önündeki geniş yola park ettik. 2 gece konaklamayı şehrin göbeği sayılabilecek bu noktada yaptık. Her yere yürüme mesafesinde çok merkezi bir yer.
Adana’da klasik lezzetlerle ilgili çok tavsiyeler mevcut. Mumbar, Şırdan ve Çürük bana hitap etmiyor. Sakatat olarak ciğer (Edirne yaprak, tava ve şiş ayırt etmem) kokoreç, kelle söğüş, bulursam damardan tuzlama ve paça tercihimdir. Ciğer ve kebapta “Bibiçer” öneririm. Bu gezimde beni şaşırtan Börekçi Rıza oldu. Porsiyon değil Kg ile sipariş verin. Peynirlisi kıymalıya göre bir tık daha güzel ama ikisini de tatmanızı öneririm. 2 Kişi çok rahat 1 Kg böreği yiyebilir. ½ Kg Kıyma + ½ Peynir antre için yeterli
Adana’dan Gaziantep’e geçtik. Antep’te tanıtım videolarından bildiğim Alleben Karavan Kampta kaldık.
Alleben kampı şehrin dışında gölet yanında mükemmel tasarlanmış bir park. Resepsiyon 24 saat açık.
Her karavan için ayrılmış özel localarda elektrik su ve gri su atık sistemi mevcut.
WC ve daimî sıcak su bulunan banyosu açık. Çamaşırhanesinde 2 otomatik makine ve 2 kurutucu mevcut. (Deterjanınızı kendiniz getiriyorsunuz) Ortam çok temiz.
Çok güzel çok geniş mutfakta elektrikli ocaklar ve elektrikli fırın mevcut. Çalışma tezgâhları geniş ferah.
Karavan park alanında her bölümün başında Açıkhava lavabolarında dileyen bulaşıklarını yıkayabilir dileyen mutfakta yıkayabilir. Tek hoşnutsuzluğumuz wifi hizmeti yok. Elektrik kesintisinde jeneratör desteği de yok. Motorlu Karavanımızda dış elektriğe ihtiyacımız olmuyor. Suyumuz da yetiyor.
Tesisin hem kasetli hem macaratörlü wc kullanan karavanlara uygun siyah su boşaltım ünitesi mevcut.
Konaklama 300 TL/Gün tüm hizmetler ücretsiz. Konaklama max 5 gün ile sınırlı. (Ekim 2024 8 Euro gibi)
Kampın yanındaki Baharat Müzesi yürüme mesafesinde. Alışveriş kampa 1 km uzaklıktaki Yamaçtepe mahallesinde yapılabilir. Kampa gitmek için Navigasyona Baharat Müzesi ya da Yamaçtepe yazın bu yol çok rahat aksi takdirde navigasyon diğer yoldan getiriyor ve köy içinden geçmek zorunda kalıyorsunuz özellikle römork karavanlar için rahat bir yol değil.
Sabah karavanımızla Antep merkeze indik ve merkeze yürüme mesafesinde yakın bir sokağa park ettik. Kampta tanıştığımız ailenin tavsiyesi üzerine kahvaltı niyetine Nohutçu Recep ustada “nohut dürüm” yedik. Eşimle ½ porsiyon + ayran aldık bize yeterli geldi. Porsiyon dürüm 55 TL kapalı ayran 15 TL, öneririz.
Yürüyerek merkeze inerken kendimizi “metanet katmer” önünde bulduk. Tek katmer bize yetti. 400 TL K.K. geçmiyor. Birçok yede bu durum mevcut.
İkinci günü merkezdeki çarşıda geçirdik. Akşam yemeği için Mutfak Sanatları Atölyesini planladık fakat 18’de gittik kapalıydı. Biz de “Yesemek” kebabı tercih ettik. Merkezdeki Yesemek genelde Antep mutfağı yemeklerini sunuyor kebap diğer şubede, biz kebapçı olanı tercih ettik zira aracı oraya yakın park etmiştik. Beyran ve Patlıcanlı kebaba 800 TL ödedik. (Ekim 2024 – 22 Euro gibi)
Ertesi sabah Zeugma müzesini gezdik oradan Rumkale cam terasa gittik.
Rumkale Otoparkı boştu, etrafındaki işletmeler kısmen açık, yeme içme imkânı var. Tekne turu yapılıyor fakat sezon kalabalığı olmadığı için tekneyi kiralamak gerekiyor. En küçük tekne 15 kişi kapasiteli ve 1,5 saatlik gezinti 2.000 TL civarı. Bu nedenle tekne gezintisini karşı yakada Halfeti çıkışlı yapmak daha efektif.
Cam terasa giriş sanıyorum 20 TL/kişi şeklindeydi. Gaziantep Belediyesinin Rumkale’ye düzenli otobüs seferi var. 30TL/kişi. Aracınızla gidecekseniz navigasyona göre değil Rumkale kahverengi ören yeri tabelalarını takip edin. Yavuzeli içinden gidilen yol rahat.
Rumkale ’den Savaşan mahallesine (Halfeti’ye) feribotla geçtik. Sarılar köyünden de geçiş var fakat yolu çok kötü sakın gitmeyin. Römork Karavanla gezenler römorku bırakıp arabayla gezip geriye dönmeli, römork karavanla feribotla karşıya geçmeyi düşünmeyin önermem. Halfeti’ye Birecik üzerinden römork karavanla gidebilir, otopark ve konaklama ortamı müsait. (Sezon dışı tespitlerimdir)
Rumkale ‘den Savaşan Feribotuyla karşıya Halfeti’ye geçecek olanlar Köyiçinden kötü ve dar yoldan nehir kenarına inebiliyor. Römork Karavanla gidilecek gibi değil. Gözü kara olan römork karavan kullananı karşıya geçtiğinde kötü bir toprak yol tırmanışı bekliyor sıkıntı yaşanabilir.
Feribot 2 minibüs 2 otomobil taşıyabilecek kapasitede. Geçiş 5 dakika. Hava rüzgârlı olursa akıntıdan geçişler duruyor. Tek araç da olsa dolmasını beklemeden kaptan geçişi yapıyor. Otomobil 300/400 – minibüs 500/600 TL. Aynı anda 2-3 araç geçişi olacaksa pazarlıkla rakam düşürülebilir. Biz 500 TL tek araç (Fiat Ducato 17m3 karavan) geçtik.
Halfeti tarafındaki Savaşan mahallesi batık camii olan yer (Rumkale’nin karşı yakası).
Karaya çıkınca park edip caminin olduğu yeri gezdik. (Eski Halfeti’de de ayrı bir batık camii var)
Savaşan mahallesinden Halfeti’ye geçtik. Tırmanış yaklaşık 1 Km dik, virajlı toprak yoldan, camlar mutlaka kapalı olmalı acayip bir tozla tırmanılıyor. Römork çekenlerin araçları 4x4 kuvvetli olmalı yoksa sıkıntı büyük. Sert virajlarda manevrada sorun yaşanabilir.
Eski Halfeti, tekne turlarının çıkış noktası. Park yerleri düzenli. Turlar 150 TL/kişi. (Ekim 2024) Sezon dışı olmasına rağmen turlar hareketli. Rumkale tarafında yoğunluk olmadığı için ölü sezonda tekneyi kiralamak gerekiyor. Bu nedenle ölü sezonda tekne turu için Halfeti tercih edilmeli.
Halfeti’den kebap yemeğe Birecik merkeze indik. Ana caddede her yerde yiyebilirsiniz. Hijyeni önemseyenler girdiği mekânın önce WC’sini sonra mutfağını gözlemlesin ona göre karar versin.
Lezzet ile Hijyen ne yazık ki ters orantılı
Birecik patlıcanı farklı bir ırk bu nedenle patlıcanlı kebabı öneririm.
Birecik’ten Urfa’ya geçtik. Tavsiye üzerine Balıklı göl yanındaki “Piazza AVM” otoparkında Karavanlara ayrılmış özel bölümde konakladık. 2 adet Ücretsiz elektrik alınacak bağlantı fişi gördük. Elektrik alacakların 3’lü prizi olursa iyi olur. AVM WC gece 10’a kadar açık. Su desteği yok zira burası AVM otoparkı. Güvenlik mevcut. Balıklı göl ve çarşı yürüme mesafesinde. Ortam güzel. Urfa gece yaşayan bir şehir. Sabah Müzeyi gezdik sonra çarşı ve çevre gezisi yaptık. Bizde iz bırakan Edessa Künefe oldu. Mutlaka yemenizi öneririz. Önünüzde yapılıyor, tepsi 5 porsiyon, öğlen porsiyon olarak yedik, akşam tepsi sipariş ettik 3.5 porsiyonu yedik, 1.5 porsiyonu utandık yemedik paketlettik
Urfa’da çarşı içinde her türlü lezzet mevcut. Eşim lahmacun ben patlıcanlı kebabı tercih ettim.
Sabah erken Göbeklitepe için çıkış yaptık. AVM otopark çıkışları kapalı olduğundan giriş kapısından çıkış yaptık. Göbeklitepe öncesi “sabır mekânı” olarak bilinen camiye gittik gezdik, şifalı olduğuna inanılan sudan bidonumuzu doldurduk ve Göbeklitepe’ye geçtik.
Göbeklitepe öncesi Urfa Müzesi mutlaka gezilmeli, orijinal objeler müzede sergileniyor. Göbeklitepe’de de sesli rehber aldık. Müze gezilerimizde ücretli mobil sesli rehber mutlaka kiralıyoruz. Daha hızlı gezmek isteyenler fazla kalabalık olmayan rehber eşliğinde gezmeye gelen Türk gruplarının peşine takılırsa rehberin anlatımından yararlanabilir. Biz bazı ören yerlerinde bu yöntemi kullandık özellikle sesli rehber hizmeti sunmayan yerlerde yararlı oluyor. Nezaketen rehbere yancı olduğumuzu belirtip katılım izni istiyoruz ve memnuniyet ifadeleriyle gruba katılmaya davet ediyorlar.
Göbeklitepe’den Mardin’e geçtik. Urfa Piazza karavan otoparkında tanıştığımız ve 500 günü aşkın tam zamanlı nostaljik kasa VW karavanıyla Türkiye’yi gezen “Elma kurtları” gezgin ailenin önerisiyle Mardin stadı yanındaki küçük otoparka geldik.(Cadde üzerinde 10-12 araçlık bir yer) stat görevlilerinin önerisiyle minibüsçülerin “Havara” dedikleri, navigasyonda “aşıklar tepesi” olarak görünen geniş bir terasa konuşlandık. Shell (Eski Mardin) çaprazında (37,3195650,40,7297840) rampaya çıkışta sağdan girişi olan tepe.
Muhteşem bir Mardin manzarasına sahip güvenli bir yer. Konar – Göçer gezdiğimiz için park ettiğimiz yerin merkeze yürüme mesafesinde güvenli olması bizim önceliğimiz.
Bu tepeye sandalye atıp manzara keyfi çıkarmaya geliyorlar, gece kimse olmuyor. Polis gece devriye atıp ortalığı hissettirmeden kolaçan ediyor.
Google aramalarında Eski Mardin çarşı çıkışında bir Karavan Park görünüyor fakat biz gidip görmedik.
Konakladığımız yerin önünden çarşıya çıkan minibüsler geçiyor. Rampa yukarı yürümemek için bindik (20 TL/kişi) yaklaşık 2 km mesafede indik. Eski Mardin çarşı yolu rampa başından çarşı sonuna yaklaşık 3 km uzunluğunda tek yön bir cadde ve sağlı sollu dükkanlarda turistlere hitap eden ürünler satılmakta. Yiyecek, giyecek, içecek, hatıra objeleri aklınıza gelebilecek her türlü ürün satışı mevcut.
Caddeyi gezenlerin Mardin Ulucami çevresindeki ara sokakları gezmesini ve alışverişi buralardan yapmasını öneririm.
Mardin’de tıpkı Urfa gibi gece yaşayan bir şehir. Ekim ayı olmasına rağmen yoğun ziyaretçi geliyor, yabancılar da dolaşıyordu. Eşim “Sabuncu Dede” lakaplı işletmeden sabunlar aldı, tam karşısındaki şekerciyi önerdiler oradan da bizim badem şekeri bildiğimiz “Mardin Şekeri” aldık.
Eski Mardin’de ziyaret edilecek birçok tarihi mekân mevcut. Kırklar Kilisesi özellikle Zinciriye medresesi mükemmel bir Mardin manzarası sunuyor. Mardin Müzesi de çarşı içinde mutlaka gezilmeli. Gece Mardin manzarası için Şehri Mardin kafe terasında dibek kahvesi eşliğinde Mardin’i izleminizi öneririm.
Biz 2 gece konakladık ve karavanımıza çarşıdan hep yürüyerek döndük zira rampa aşağı yürümek kolay ve keyifli. WC olarak konaklama lokasyonumuzun 100 mt çaprazındaki Shell istasyonunu kullandık. Eşim zorunlu olmadıkça karavan wc ve banyosunu kullanmak istemiyor bu nedenle rotamızdaki Shell istasyonları bizim tercihimiz. Opet’ler de iyi. Bazı Shell istasyonlarının “Select – Deli2go” dönüşümü tamamlanmadığından WC standartlarında eksiklik olabiliyor (otomatik klozet örtüsü, kağıt vb)
Mardin’den Midyat’a geçtik. Elma Kurtları’nın önerisiyle “Perşembe Pazarı” kurulan yere park ettik (otogar yanı) Merkezi bir lokasyonda güvenle kalabilirsiniz. Gezilecek her yere yürüme mesafesinde.
Midyat’da gece yaşayan bir şehir. Küçük kompakt yapısı nedeniyle Mardin’den daha kalabalık görünüyor. Yemekte Cihan Et Lokantasını tercih ettik. Karışık tabak kalmamıştı. Eşim kaburga eti pilav ben güveç tercih ettim. Değişik lezzetlerde mevcut. Turistikleşmiş Midyat için fiyatlar normal.
Telkari Midyat’a özgü takı. Özellikle gümüş takı üzerine “Nergiz Gümüş” ziyaret edilmeli. Gerçek esnaflık sergileyen aile işletmesi. Özel siparişinize de cevap verebilecek yeterlilikte.
Kente ziyarete gelenler TV dizilerinin çekildiği konakları gezme telaşında, dar sokaklarda ciddi yoğunluk sergileniyor. Konaklar ücret karşılığı gezdiriliyor.
Midyat’ın çevresinde gezilebilecek birçok yer mevcut. (Beyaz su – Dara antik kent vs) Biz Ekim sonunda istanbul’da katılmak zorunda olduğumuz bir program için 27 Ekim’de direkt dönüşe geçtik.
Midyat – Mardin – Urfa rotası D400 karayolu düzgün, Urfa’dan Gaziantep otoyoluna geçtik, Bu otoyol Niğde Ankara otoyoluna bağlanıyor. KOİ işletmesi bu otoyola 2.sınıf araç için 465 TL ödedik.
Midyat’tan sabah 06,30’da hareket ettik, Kızıltepe’de yaklaşık 1 saat kahvaltı molası, daha sonra yolda 3 molada yaklaşık 2 saat oyalandık ve 15 saat sonunda gece 21 sularında Ankara’ya 80 Km kala Shell istasyonunda yakıt ikmali yaptık ve orada konakladık.
Sabah kahvaltı sonrası 9 gibi istanbul’a hareket ettik yolda oyalanarak 16 civarında idealtepe’ye geldik.
Yaklaşık 4900 Km yol yaptık. Depoda kalan yakıt 400 Km gidebileceğimi gösteriyordu. Shell yakıt kartıma 16.000 TL yüklemiştim. Tamamıyla motorin aldım. 43TL/Lt ortalama dersek 372 Lt mazot aldığım anlaşılıyor. Depoda kalan yakıtla hesaplarsak 5300 Km yolda ortalama olarak 100 Km’de 7 Lt mazot tüketimi görünüyor. Araç göstergesinde ise ortalama tüketim 9,7 Lt/100Km görünüyor. Şaşma nereden kaynaklı bilemedim. Kısaca Km’de 3 TL yaktığını söyleyebilirim.
Güney Ege, Akdeniz bölgesinde hava sıcaklığı 26-32 derece arası değişkenlik gösterdi, deniz suyu sıcaklığı 26-29 arasıydı ve denize girişler çok keyifliydi. Fethiye Ölüdeniz 29 dereceyken yukarıda Karaağaç Dokuzgöl yaylasında gece hava 2 dereceye düştü.
Güneydoğu’da da hava gündüzleri 25 – 32 derece, gece 12 – 16 derece arasındaydı. Bazı konaklamalarda gece kaloriferi çalıştırdık. Bölgenin en güzel gezme mevsimi Ekim ayı.
Uzun yolculuğa çıkıyoruz diye araca yaptığımız gereksiz yüklemeler nedeniyle merak ettim ve Urfa’da kantara girdim Sonuç eşim ve ben dahil (180 Kg) araç 4040 Kg çıktı. (2018 Ducato 17 m3)
Konar göçer seyahat ettiğimiz ve kamplara girmediğimiz için su ve yakıt deposunu full seyahat ettik.
Dönüşte ilk işim aracı diyete sokmak oldu
komple boşaltıp öncelikli eşyalarla yeniden donatıp kantara gireceğim. Aracın istiabı 3500 Kg limitini yakalamak sanırım biraz zor olacak.Yol boyunca gördüğüm tüm karavanların resmi istiaba uygun kg dahilinde dolaştığını sanmıyorum.
Ticari araçlar gibi motorlu motorsuz tüm karavanların tartılma uygulaması başlarsa sıkıntı yaşanacağına eminim.
Bu gezimizi daha geniş bir coğrafyayı içine alan bir rotada gerçekleştirmeyi planlamıştık fakat yaşanan depremde coğrafya ağır hasar aldığından vazgeçmiştik.
Seyahat tarihi belirli ve süremiz sınırlı olduğundan Adana ziyaretimizi planlarken Antakya – Adıyaman – Diyarbakır – Batman- Maraş’ı devre dışı bıraktık.
İleride planlayacağımız Doğu Anadolu gezi rotamızda bu lokasyonları da ziyaret etmeyi planlıyoruz.
Adana – Antep – Urfa – Mardin – Midyat rotasını kafasındaki tereddütler nedeniyle yapmamış olanlara tavsiyem Okullar açıldıktan sonra yani 20 Eylül – 30 Ekim arası gönül rahatlığı ile gezebileceğinizi özellikle belirtmek isterim.
Biz kahvaltı dışında araçta neredeyse hiç yemek yemedik. “Gürbüz” aile olarak lezzet lokasyonunda seyahatin gereğini yerine getirdik
Bölgeye gidecek olanlara fikir vermesi amacıyla deneyimlediklerimizi paylaşmak istedik.
Sağlıkla Kalın.
Nergis & Hakan Ertunk
. Konyaaltından Alanya'ya kadar tüm plajlardan da denize girmek mümkün genelde sabah saatlerinde hava sakin olduğunda keyifle girilebiliyor. Öğleden sonra dalgalı olabiliyor. Tabii fırtınalı günler de oluyor ki Ağustos 25 ile 2 Eylül arasında sıkı bir rüzgar rutinidir bölgenin. Bugün gazete haberinde Mersin Kızkalesinde hava 29 derece denize girildiği yazıyor. Muhtemelen önümüzdeki hafta istanbul'da da güneşli havada denize girenler oldu haberleri okunabilir. Ege sahillerinde tatlı su kaynaklarının dip hareketlerinden dolayı yazın bile serin olan deniz lokasyonları mevcut. Seferihisar Akkum plajı, Akçay vb bir çok yerde bu durum yaşanabilir. Kaş'a gelen Polonyalı kanocular 15 derece havada "yaz" ekipmanıyla denize çıkarken Türk'ler kış donanımı kullanıyor. Polonya kuzey denizinde yazın en yüksek hava sıcaklığı 15 derece olduğunu belirtirsek durum açıklığa kavuşuyor. Kısaca yaşam alışkanlıkları da etkileyici bir faktör. 
![[TR]BOZO](/forum/data/avatars/s/41/41779.jpg?1438796039){kind=avatar}
