mayıstosböce
An lar Sadece An lar,Yaşam Budur Zaten
Yaklaşık 1000 km lik Frig vadisi turumuzu dün akşam Bursa kocayayla dönüşü ile tamamladık.Sıcağı sıcağına gezi notlarının bir kısmını aktarayım arkadaşlar.
Frig vadisi turu geçen seneden beri yapmayı çok istediğim bir turdu.Bunun için çok çok fazla araştırma yapmama gerek kalmadan www.frigvadisi.org sitesinden bir sürü detay öğrenerek yol hazırlıklarının düşünsel alt yapısını tamamladım.Ayrıca Atlas dergisinin verdiği Frig cd si bu sitede ki bilgilerin cd ortamında rahatça izlenir kılmasından dolayı işimi iyice kolaylaştırdı.Gerekli bilgileri yeri geldikçe vereceğim.
Bu gezi için görüştüğüm(formun kapalı olmasından dolayı facebok tan ve tlf la ulaşabildim) arkadaşlardan Mehmet abi gelmek istermisin diye sorduğum da bir tek soru sordu,' ne zaman ' ideal bir yol arkadaşı olacağı bu soru ile belli oldu zaten , arkasından Ferhat ta Küheylan ı kaportaya vermekten vazgeçince 3 karavanlık bir grup oluştu.
İlk gün poyrazlar da Raci hocamın bende Bilecik e kadar geleceğim demesiyle keyfimiz daha da arttı.Mehmet abi ben 1 gün önce Cuma dan geleceğim deyince başlangıç olarak Poyrazlar dan başlamak farz oldu.Bahane ile sevabımızı arttırma çalışmaları olarak değerlendirdim ben bu operasyonu çünkü böyle bir geziye 'kutsal topraklar' dan başlamak başka ne anlama gelebilir ki.
Poyrazlara Cuma akşamı gidebildim çok uzak olmasının bunda etkisi büyüktü tabi (5 km) taze simit aldım ama kimse elini süremedi çünkü köy tavuğu düdüklüde pişmişti bile.Benim-bizim gezilerde yemek her zaman en önemli kriterlerden biri,zamanı gelince onları yiyemeyeceğim anların gelme ihtimalinden dolayı şimdi tadında yemeğe devam ediyorum.Yemek ile gezi benim için ayrılmaz bunu geçmişte sürekli gezdiğim halde ramazanda hiç gezmediğim de fark ettim.Bunları niye söylüyorum kültür gezisi ağırlıklı olması gereken gezi niye sürekli yiyenbilir e dönüşüyor gibi bir düşünce kafanız da oluşmasın diye.
Poyrazlardan sabah çok erken saatte eşimi almak için merkeze gittim döndüğüm de kahvaltı hazırlanmış bekleniyorduk,bu nasıl bir duygudur arkadaşlar anlatamam.Güzel bir kahvaltı ile marşımıza bastık.Alifuatpaşa ya geldiğimizde nehir kenarında Türk kahvesi içmek için durduk Mehmet hocamın arkasından giderken acaba yanlış mı gidiyoruz diye düşünmeye başladım, Sakarya nehrinin kenarına çıkınca da çok şaşırdım.Geldiğimiz güzergah ı ben Adabazar lı olarak bilmiyordum.
Frig vadisi turu geçen seneden beri yapmayı çok istediğim bir turdu.Bunun için çok çok fazla araştırma yapmama gerek kalmadan www.frigvadisi.org sitesinden bir sürü detay öğrenerek yol hazırlıklarının düşünsel alt yapısını tamamladım.Ayrıca Atlas dergisinin verdiği Frig cd si bu sitede ki bilgilerin cd ortamında rahatça izlenir kılmasından dolayı işimi iyice kolaylaştırdı.Gerekli bilgileri yeri geldikçe vereceğim.
Bu gezi için görüştüğüm(formun kapalı olmasından dolayı facebok tan ve tlf la ulaşabildim) arkadaşlardan Mehmet abi gelmek istermisin diye sorduğum da bir tek soru sordu,' ne zaman ' ideal bir yol arkadaşı olacağı bu soru ile belli oldu zaten , arkasından Ferhat ta Küheylan ı kaportaya vermekten vazgeçince 3 karavanlık bir grup oluştu.
İlk gün poyrazlar da Raci hocamın bende Bilecik e kadar geleceğim demesiyle keyfimiz daha da arttı.Mehmet abi ben 1 gün önce Cuma dan geleceğim deyince başlangıç olarak Poyrazlar dan başlamak farz oldu.Bahane ile sevabımızı arttırma çalışmaları olarak değerlendirdim ben bu operasyonu çünkü böyle bir geziye 'kutsal topraklar' dan başlamak başka ne anlama gelebilir ki.
Poyrazlara Cuma akşamı gidebildim çok uzak olmasının bunda etkisi büyüktü tabi (5 km) taze simit aldım ama kimse elini süremedi çünkü köy tavuğu düdüklüde pişmişti bile.Benim-bizim gezilerde yemek her zaman en önemli kriterlerden biri,zamanı gelince onları yiyemeyeceğim anların gelme ihtimalinden dolayı şimdi tadında yemeğe devam ediyorum.Yemek ile gezi benim için ayrılmaz bunu geçmişte sürekli gezdiğim halde ramazanda hiç gezmediğim de fark ettim.Bunları niye söylüyorum kültür gezisi ağırlıklı olması gereken gezi niye sürekli yiyenbilir e dönüşüyor gibi bir düşünce kafanız da oluşmasın diye.
Poyrazlardan sabah çok erken saatte eşimi almak için merkeze gittim döndüğüm de kahvaltı hazırlanmış bekleniyorduk,bu nasıl bir duygudur arkadaşlar anlatamam.Güzel bir kahvaltı ile marşımıza bastık.Alifuatpaşa ya geldiğimizde nehir kenarında Türk kahvesi içmek için durduk Mehmet hocamın arkasından giderken acaba yanlış mı gidiyoruz diye düşünmeye başladım, Sakarya nehrinin kenarına çıkınca da çok şaşırdım.Geldiğimiz güzergah ı ben Adabazar lı olarak bilmiyordum.