Evi̇mi̇z Yanimizda Dünya Önümüzde 2023 Gezi̇ Planimiz

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan janberkaydemir Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 116
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 13,828
Söz gelimi bir otelde konakladığınız zaman otel idaresi sizin orada kaldığınızın kaydını o yerleşim yerinin ilgili devlet dairesinde sizin adınıza yapıyordu. Bu uygulama kalktımı?
Ovir diye geçiyor, Türki Cumhuriyetlerde de mecburidir. Değiştiğini veya kalktığını duymadım. 72 saat ten fazla kalacaksanız bildirimde bulunmalısınız. Federasyonlar arası soran olmadığı için mi sıkıntı olmadı?

SM-S908E cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 

Ovir diye geçiyor, Türki Cumhuriyetlerde de mecburidir. Değiştiğini veya kalktığını duymadım. 72 saat ten fazla kalacaksanız bildirimde bulunmalısınız. Federasyonlar arası soran olmadığı için mi sıkıntı olmadı?

SM-S908E cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

İkamet ettiğiniz yere 7 iş gününden daha kısa bir süre için geldiyseniz vize tescili yaptırmanıza gerek yok artık.
Biz karavan ile giriş yaptık, sabit bir yerde uzun süreli konaklamamız olmadığı için yaptırmadık.
Giriş ve çıkışta , kaldığımız yerlerde soran da olmadı.
 

Nizhny Novgorod sonrası rotamızda Zolotoy Kolos ( Golden Ring ) adı verilen, hikayesi Almanya daki romantik yol benzeri bir rota olacaktı. Ben daha önce bu şehirlerden bir kısmına gittiğim için ve bir arkadaşımızın aracında da sıkıntılar olduğundan diğer iki karavan dan ayrılarak Moskova yakınlarında facebook karavan gruplarındaki seyehati takip eden bir üyenin kardeşinin olduğu Moskova banliyolarından Gzhel kasabasına devam ettik. İki karavan bu rotayı yapmak için Vladimir de kalmış olsa da diğer araçlardan bir tanesi de aracınındaki bir sesten dolayı o da bakım için aynı yere geldi. Son karavan tek olarak bölgede bir kaç yerleşime uğradıktan sonra aynı tamirhaneye uğrayarak Moskova 'ya yanımıza geldi.

Altın Yüzük adı verilen bu rota, 1960'ların sonlarında Moskova'nın kuzeydoğusundaki birçok Orta Çağ Rus şehrini birleştiren özel olarak geliştirilen bir turizm rotasıdır.

Rota hakkında aşağıdaki linkte bilgilendirmeler var.


Video: https://www.youtube.com/watch?v=rzefcABj2pY


Araçların kontrol ve bakımlarını yaptırdık. Yolum üzerindeki Gürcistan da ve Budenovsk - Saratov arasında yoğun yol çalışmaları nedeni ile herhangi bir problem yaşamasam da Rusya dan çıkış yapmadan kontrol ettirmek istiyordum. Diğer karavan marş motoru da değiştirdiği için parça beklemeleri vs. derken iki gün burada geçti. Şimdi kafamız daha rahat yola devam edecegiz.

1697626438649.png




1697626495177.png





1697626700981.png


Ambargo sonrası firmalar Rusya dan ayrılınca , üretim aynı fakat farklı isimlendirmeler ile yola devam etmiş.

Ayrıldığımız Nizhny Novgorod Bölgesinden de unutmadan iki özel yeri ilave edelim.


Goliath Transmitter
Druzhnyy, Nizhny Novgorod - Rusya
Ruslar hala Nazilerin 2. Dünya Savaşı sırasında inşa ettikleri vericiyi denizaltılarla iletişim kurmak için kullanıyorlar. Nazi Almanyası , II. Dünya Savaşı sırasında o zamanlar dünyanın en büyük ve en güçlü vericisini inşa etti. Adı uygun bir şekilde Goliath'dı.
Goliath 1943'te inşa edildi ve savaşın sonuna kadar kullanımda kaldı. Ana kullanımı, özellikle denizaltılarla, su altı radyo iletişimi içindi. Tipik olarak 15 kilohertz ila 25 kilohertz arasındaki frekanslardaki düşük frekanslı (VLF) yayınlarıyla, 12 metreye kadar derinliklere daldırılmış olsalar bile dünyanın birçok yerindeki denizaltılara iletebiliyordu.
Devasa dizi, 1.000 kilovat anten gücü üretebilen üç şemsiye antenden oluşuyordu. Bununla birlikte, pratik olarak, maksimum 800 kilovat civarındaydı. Tüm site, Almanya'nın Saksonya-Anhalt kentinde bir kasaba olan Kalbe an der Milde yakınlarında yaklaşık 642 dönümlük bir alanı kaplıyordu. Müttefikler, Goliath'ın ilettiği Enigma iletişimlerini dinlemekle meşgul olduklarından ve denizaltı faaliyetleri hakkında değerli bilgiler sağladığından, Müttefik bombalama baskınları tarafından asla hedef alınmadı.
ABD kuvvetleri 11 Nisan 1945'te Goliath'a ulaştı. Burayı İngilizlere teslim edene kadar savaş esiri kampı olarak kullandılar, İngilizler daha sonra Yalta Antlaşması'nın bir parçası olarak Sovyetlere verdi . Sovyetler daha sonra Nisan 1947'de tamamladıkları bir iş olan Goliath'ı sökmeye koyuldular. Daha sonra her şeyi 300 vagonla Rusya'ya gönderdiler ve 1952'de Rus topraklarında yeniden monte edilene kadar depoda beklediler .
Almanya'daki orijinal yer şu anda Goliath'ın II. Dünya Savaşı'ndaki rolüne dair yalnızca birkaç hatırlatma taşıyor, Bununla birlikte, Nizhny Novgorod’a 30 dakika mesafede’ki Druzhnyy kasabası yakınlarında, Goliath hâlâ gururla duruyor ve hâlâ tam olarak çalışıyor. Rus Donanması onu denizaltılarıyla iletişim kurmak için kullanmaya devam ediyor ve uzay araçlarını izlemek için de kullanılıyor.
Rus Donanması'nın işlevsel bir bölgesidir ve bu nedenle olarak yetkisiz personele kapalıdır. Ancak Druzhnyy'nin yakınındaki herhangi bir yerden normalde şemsiye antenlerini destekleyen kuleleri görebilirsiniz.
Avtozavodskoy Bölgesi
Geçen yüzyılın ortalarında, Nizhny Novgorod GAZ fabrikasının yakınında otomotiv endüstrisi çalışanları için bir mikro bölge inşa edilmeye başlandı. Fikir görkemliydi - bir "Rus Detroit" inşa etmek. Bütünüyle hayata geçirmek mümkün değildi. Ancak özgün bir mimari "yüzü" ve özel bir yaşam tarzı olan renkli bir alan olduğu ortaya çıktı. Sotsgorod, "Stalin İmparatorluğu" tarzında inşa edilmiş binaların yoğunluğu nedeniyle ilginç ve şaşırtıcı. tüm bunlar bölgeyi benzersiz ve orijinal kılıyor. Burada devasa alışveriş merkezleri yok, binalar reklamlarla bozulmamış ama genel bir sakinlik, temizlik ve rahatlık atmosferi var.



1697627134232.png





1697627210607.png





1697627353126.png
 

Hocam, harika yerler. Hep iş için gidince Rusya nın gezilecek yerlerini atlamışız haliyle. Tekrar nasip olur bize de inşallah. Havalar soğumadan Moskova dan kaçmak lazım ama....

Hayırlı yollar dilerim.

SM-S908E cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 




Hocam, harika yerler. Hep iş için gidince Rusya nın gezilecek yerlerini atlamışız haliyle. Tekrar nasip olur bize de inşallah. Havalar soğumadan Moskova dan kaçmak lazım ama....

Hayırlı yollar dilerim.

SM-S908E cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Biz bu geziyi yazın yaptık, şimdi paylaşıyorum.
Soğukları gezide görmediysek de coğrafyada uzun süre yaşadık. Her mevsiminin güzelliklerine ve dertlerine alışkınız
 

Janberk hocam ben başka bir şey merak ediyorum,
güzel ve uzun bir gezi sonrasında,
eski aracınızla yeni aracınız hakkında bir değerlendirme,
keşke şunu yapsaydım veya bunu boşuna yapmışım gibi
 


Moskova da park konusunda sorun yaşamamak için 3. Bölge de Rio Sevastopolski Alışveris merkezinin otoparkına yerleştik Ulaşim kolaylığı ve geç vakte kadar ihtiyaçlarımızı karşılama kolaylığı, gece gürültü olmaması avantajlarıydı.
Google Plus Code: MJR2+37W Kotlovka District, Moskova, Rusya
İlk metro istasyonunda 4 günlük ulaşım kartımızı ATM makinalarından aldık. Sonrasında şehir artık bizimdi.
Grup ilk defa geldiği için listelenen turistik bölgeleri gezerken, ben bazen onlara katıldım, bazen de kendi yerlerime vakit ayırdım.
Bu paylaşım Moskova, nın yeraltı ulaşım ağı Metro istasyonları olsun.

Metro istasyonları genellikle kirli noktalardır, bir şehrin göbeğine açılan karanlık, rutubetli kapılar ile karşılaşırsınız.. Ancak Moskova'daysanız , bu durum farklı, gezmek tam bir sanat şöleni. Rus şehrinin metro istasyonları, mimari olarak hayranlık uyandıran, hatta belki de dünyanın en güzeli . İstasyonlar o kadar zarif ki, bir yeraltı ulaşım ağına girişten çok lüks büyük salonlara girilmiş gibi görünüyorlar. Her bir istasyon farklıdır. Bazılarının duvarlarını renkli mozaikler ve vitray pencereler süslüyor, bazılarının tavanlarından ise parlak avizeler sarkıyor. Her biri kendi mini galerisi gibi, İstasyonların göz alıcı mimarisi, estetik zevkten daha derin bir amaca sahiptir. Sosyalist sistem için bir tür propaganda görevi görür. Bazı istasyonların tasarımlarında orak ve çekiç gibi sosyalist semboller yer alıyor. Sosyalist figürlerin heykelleri ve resimleri çoktur. Komsomolskaya, Park Kultury, Kiyevskaya, Arbatskaya, Ploshad Revolitsy, Krasnopresnenskaya, Mayakovskaya, Novoslobodskaya ve Taganskaya istasyonları ilk istasyonların öne çıkanları Dört günlük olarak satın aldığımız Troyka Kart ile hiç çıkmadan hepsini gezebiliyoruz. Yani istasyonlardan ayrılmazsanız bütün bir günü trene binerek ve muhteşem istasyonlar karşısında büyülenerek geçirebilirsiniz. Trenler her iki ila üç dakikada bir hareket eder.

Video: https://youtu.be/4jTVz3BpqNo?si=rk-tUnHu2pVGQrtd



Fotöğraflardan.:


Screenshot_2023-10-19-22-43-58-64_4937eb900e197f95da98f502ddfb10e1.jpg
 

Moskova da Gezginlerin hep önüne çıktığı haldeherkesin fark etmediği, Sovyet döneminde ün yapmış konulardan bir tanesi yedi adet yapılan birbirinin benzeri binalar.

Yedi Kız Kardeşler olarak adlandırılır. Halk dilindebizim ilk gittiğimizde Stalinskie Vysotki ( Stalin'in Yüksek Binaları) Aslında proje 8 bina olarak gerçekleşecekti. Fakat Stalin'in ölümü sonrası Zaryadye Binası iptal edildi. Bunun iyi bir karar olduğunu bu gezimizde konser için gittiğimiz Zaryadye semti ve parkının şimdiki özelliklerini görünce anladık. Buraya ait güzel fotoğtafları da Moskova konusunu kapatırken fotoğraflar ilşe paylaşacağım.

Moskova Devlet Üniversitesi,
Ukrayna Oteli,
Rusya Dışişleri Bakanlığı binası,
Kotelniçeskaya Nehir Kıyı Binası ( Konut olarak kullanılıyor),
Kızıl Geçit binası ( Konut olarak kullanılıyor ),
Kudrinskaya Meydanı Binası ( Konut olarak kullanılıyor),
Leningrad oteli

Moskova Devlet Lomonosov Üniversitesinin ana binası, tüm Rusya'daki en prestijli yüksek öğretim kurumundan çok, bir Batman filminden sahne gibi göründüğü anlar oluyor. . Bu bina, Yedi Kızkardeşleri'nin en büyüğüdür. Tasarımı Lev Vladimirovich Rudnev'in eseridir. İnşaatı 1949'da başladı ve 240 metre yüksekliğiyle on yıllar boyunca Avrupa'nın en yüksek binası oldu.
İnşaatının başlangıcından bu yana, Moskova Devlet Üniversitesi'nin ana binası sayısız efsanenin merkeziydi.

Bir hikaye, inşaat malzemesinin orijinal olarak Hitler tarafından Berlin'deki devasa inşaat projeleri için hazırlanmış olmasıdır. İddiaya göre işgalci Kızıl Ordu tarafından yağmalandı ve Rusya'ya götürüldü.
Bilinen şey, Alman savaş esirlerinin şantiyedeki el emeğinin çoğunu sağladığı ve bazılarının ana kulenin 24. ve 25. katlarında barındırıldığıdır.
Alışılmadık bir hikayeye göre, inşaatın sonunda yüzlerce, belki de binlercesi duvarla örülmüştü. Bazıları doğaçlama kontrplak üzerinde özgürlüğe atlamaya çalışan mahkumları gördüklerini iddia ediyor.

Bir başka hikaye, binaların temelinin çok yumuşak zeminden inşa edildiğini iddia ediyor. İddiaya göre, binanın bodrum katındaki dev kriyo ekipmanı kullanılarak toprağın sürekli dondurulması gerekiyor. Bu hikaye muhtemelen, yapımı sırasında kriyoteknolojinin kullanılmasını gerektiren Stalin'in bir başka gökdeleni olan Red Gates idari binası ile bir karışımın sonucudur.
Yine başka bir hikaye, binanın yukarıda olduğu gibi yeraltında derinlere indiğini, gizli çalışma merkezlerini ve doğrudan Stalin'in kişisel kır evine giden bir tünel labirentini gizlediğini iddia ediyor.

Efsaneler bir yana, bu devasa yapı kendi başına dikkate değer. Ana kule, tek başına 40.000 mt'dan fazla çelik tüketmiştir. 240 m yüksekliğinde, 36 kat yüksekliğinde, 35 km'lik koridorlardan oluşur ve 5000'den fazla odaya sahiptir. Mekanik ve Matematik, Jeoloji, Coğrafya, Güzel Sanatlar ve Sahne Sanatları fakültelerinin tamamını barındırmanın yanı sıra, tesisler arasında konser salonu, tiyatro, müze, çeşitli idari hizmetler, kütüphane, yüzme havuzu, polis karakolu, karakol bulunmaktadır. ofis, çamaşırhane, kuaför salonu, birkaç kantin, banka ofisleri ve ATM'ler, mağazalar, kafeteryalar, bomba sığınağı vb. bulunur.

Kulenin tepesindeki yıldız, küçük bir oda ve bir seyir platformu içerecek kadar büyüktür; 12 ton ağırlığındadır. Binanın cepheleri dev saatler, barometreler, termometreler, heykeller ve oyma buğday demetleriyle süslenmiştir.

Dışişleri binası gördüklerim arasında en soğuk olanı. Arbat sokağının hemen yanında. En farkli görsel üzerinde bulunan 144 m2 lik Sovyet arması. Bu bina planında kule olmamasına rağmen Stalin emriyle daha sonra eklenmiş. Stalin sonrası mimar kulenin binaya uygun olmadığını ve kaldırılmasını istemiş olsa da, O dönemin lideri Kruşçev in " Kuleyi Stalin'in aptallığının bir anıtı olarak orada tutun " yanıtı ile reddeilmiş.

Leningrad Oteli, Ödüllü bir bina olmuş olsa da kiralanır alanının %22 olduğu ve yatak başı maliyetin yüksek olduğu bir bina oldu. Bina Sovyetler Birliği sonrasında Hilton Otelleri tarafından satın alındı ve yenilenme sonrası hizmete devam ediyor.

Ukrayna Oteli, Tamamlandığında Avrupanın en büyük oteli oldu. Fakat Sovyetler dağıldıktan sonra bakıma muhtaç hale geldi. Radisson Otelleri tarafından satın alındı. 3 yıllık bir tadilat sonrası yeniden açıldı. Tepesine bir gözlem terası yapıldı, şehrin dış mahallalerine kadar bir görsellik kazandı.

Kotelniçeskaya Nehir Kıyı Binası, Ana binası elit bir konut projesi olarak hazırlansada . Sovyet döneminde büyük daireler çok aileli yaşam olan " Komunalki" binalarına dönüştü.

Kızıl Geçit binası, Aynı şekilde yaşam ve ofis olarak kullanılıyor.


Video: https://www.youtube.com/watch?v=10P3HHZ55zE&pp=ygUUbW9zY293IHNldmVuIHNpc3RlcnM%3D




Fotoğraflar:

Moskow Seven Sisters
 




Moskova da bu gezideki duraklarımdan bir tanesi özel bir yer.


BUNKER 703

Sovyetler Birliği döneminde farklı amaçlar için ülkenin birçok yerinde gizli sığınaklar yapılmış. 1993 yıllı sonrası Rusya Federasyonu döneminde bazıları ihtiyac duyulmadığından, bazıları da ödenek bulunamadığı ve bakım masrafları fazla olduğundan bir işlem yapılmadan kapalı beklemiş.
Son 10 yılda bazıları sır olmaktan çıkarılmış ve bazıları müze durumuna getirilmiş. İnternet de halka açık olarak ilan edilmiş gizli sığınakların bilgilerine kısa bir arayış ile ulaşabilirsiniz. Ben gezi öncesi bu sığınağı haritama işaretledim ve Moskova'ya ulaştığımız gün online biletimi aldım. Bu sığınağın gizliliği 2018 yılında kaldırılmış.
Sığınak onlarca yıl boyunca Dışişleri Bakanlığı'nın güvenli özel arşivi olarak kullanılmış. Yakın zamana kadar burada gizli uzmanlar çalışıyordu ve ülkenin en önemli uluslararası sırları saklanıyordu.
Basit bir sokakda 12 saat vardiyalı olarak 14 kişinin çalıştığı yerin 42m derinine inen bir yer. Her türlü patlama, dogal afet , kimyasal tehditlrr de koruma ya uygun.


Video: https://youtu.be/wr4BuHPP71g


Hakkında daha fazlasını fotolar ile paylaşalım.

 

1698854768911.png



GUM Mağazasını ilk olarak Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra 1994 yılında Moskova’nın zor günlerinde ziyaret ettim. O zamanlar bir sokak pazarı kargaşasındaki iç görüntüsü ve koşuşturma hali olsa gerek yapının çevrelediği alan ve mimarisini tam olarak anlamamış bir mağaza olarak dolaşmıştım ( Koşuşturanlar arasında o dönemde aradığımız ihtiyaçlarımızı bulacağımız için bizde vardık ). Daha sonra 1999 yılında ve 2000 sonrası yıllarda gittiğimde değişimini ve ortaya çıkan mekanı tasavvur etme imkanım oldu. Kızıl Meydan cepheli binaları ile başlayan alan. ara sokakları ve yakınındaki yerler ilgi çekici.



Mağazanın kaynaklarından oluşturduğum notlara bakarsak.

1893'te açılan mağaza, Moskova ve Rusya için olağanüstü bir projeydi; o zamanlar Avrupa'nın en büyük pasajıydı. Kapalı alışveriş caddeleri olan pasajlar, Doğu'nun kapalı çarşılarından esinlenerek inşa edildi. Ancak bunlar sadece kapalı alışveriş caddeleriydi; büyük mağazalarda ancak yüzyılın ikinci yarısında toplanmaya başladılar.

Gördüklerim arasında ve okuduğum yazılarda GUM'un en yakın benzeri Milano'daki Victor Emmanuel Galerisi(1877), ancak Moskova mağazası bir buçuk kat daha büyük ve Milano pasajında üst katlarda satış yapılmıyor, orada GUM mağazasındaki ünlü köprüler yok.

Yeni Moskova'nın sembolü olarak yapıldı. İlk dönemlerde Moskova ticaretinin geleneksel mekanı üzerine inşa edilmişlerdi, sonsuz dükkanlar, "yarım dükkanlar", "mahalle dükkanları" vardı ve gururlu klasik cephesiyle Kızıl Meydan'a baksa da, o dönemde içi canlı bir şekilde İstanbul veya Şam Çarşılarına benziyordu.

Çarlık Moskovası, o zamanlar "Otokrasi, Ortodoksluk, Milliyet" muhafazakarlığı, teknolojik ilerlemeye açıklık ve kapitalizmin yeni fikirleriyle tuhaf bir şekilde birleştiren gururlu Rus tüccarların yeriydi. Bu mekan Avrupa'nın en moda ve teknik açıdan en gelişmiş mağazası olması gerekiyordu, ancak "Rus tarzında".

Tam kaplamalı, camdan gökyüzüyle, kendi elektrik santrali, artezyen kuyusu, bodrum katlarında toptan satış, telgraf ofisleri, bankalar, restoranlar, kuaförler, showroomlar, atölyeler ile aralarında cam kaplı sokakların bulunduğu 16 büyük ayrı binadan oluşuyordu.

1917'de Bolşevik Devriminde ticaret kapatıldı, mallara el konuldu

1922 yılında Vladimir Lenin “savaş komünizmi” politikasının komünistlerin iktidarda kalmasına izin vermeyeceğine karar verdi ve NEP – “Yeni Ekonomi Politikası”nı ilan etti. "Devlet Mağazaları Yönetmeliği (GUM)"u imzaladı. Bu kelime bundan sonra hep tanıdık geldi ama yine de 2000'li yıllarda Rus dilinde hayatta kalan birkaç kelimeden biri.

Moskova'nın tamamı GUM reklamlarıyla doluydu, GUM sembol haline geldi.

Stalin 1930'da GUM'u kapattı, bakanlıklar ve daireler buraya taşındı, Kremlin yanındaki ilk sıra binalar tamamen girişe kapatıldı.

Stalin iki kez - 1935'te ve 1947'de - GUM'u yıkmak istedi ( İyi ki başarılı olmamış ) , iki kez hükümet kararnameleri çıkarıldı ama hiçbir şey çıkmadı. Nikita Kruşçev' ve çalışma ekibi GUM'da yeni ekonomi sistemini denemeye karar verdiler ve mekan yeniden inşa edildi ve 24 Aralık 1953'te halka açıldı. GUM çözülmenin de sembolü haline geldi.

GUM'un benzersiz bir kaderi var. GUM'da moda, showroom, GUM'da plaklar, GUM'da dondurma - bunların hepsi Moskova'nın sembolleri haline geldi.



Bugün GUM, bir zamanlar amaçlandığı gibi yaşıyor. Moskova, sanki hayatının 120 yılını kayıp veya felaket olmadan yaşamış gibi. 2007'den bu yana, GUM'un merkezindeki çeşme her seferinde ziyaretçileri memnun etti. 20. yüzyılın resmi kayıtlarında hem de milyonlarca özel fotoğrafta yer alan efsanevi bir yapı (bugün burada bir kamera deklanşörünün sesi yaklaşık üç saniyede bir duyuluyor) ).



Rus sinema tarihine geçen efsane sinema salonu restore edildi. Dış cephede özgün bir aydınlatma projesi hayata geçirildi. 2006 yılından bu yana, başkentin en parlak buz pateni pisti olarak hemen ün kazanan Kızıl Meydan'da GUM Buz Pateni Pisti açıldı.

Gastronome No. 1, GUM'da yeniden çalışıyor.

1698855219802.png


Hem tasarımıyla, hem satıcıların kıyafetleriyle, hem de Sovyet döneminin bazı klasik ürünlerinin (örneğin “Üç Fil” çayı) ürün yelpazesindeki varlığıyla, Gastronomi No. 1 bizi 1950'lere götürüyor. Özünde burası günümüzün en talepkar tüketicilerinin gastronomik isteklerini tatmin edebilecek bir mağazadır.

Sovyet tarzında tasarlanan Festivalnoe kafesi ve 57 No'lu Kantin, adını 1957 yılında Moskova'da düzenlenen ve 131 ülkeden 34.000 kişiyi bir araya getiren Gençlik ve Öğrenci Festivali'nden alıyor. Duvarlara asılan çeşitli dillerdeki çizimler ve sloganlar bu olayı hatırlatıyor.

1698855134982.png


57 No'lu Kantin, 1936'da Amerika'dan fark ettikleri, ancak yalnızca Çözülme döneminde uygulayabildiği klasik bir self-servis hattıdır. Ama yemekler farklı, iyi Rus ve Avrupa mutfağının örnekleri var.

1698855106657.png


GUM sadece hemen hemen her şeyi satın alabileceğiniz bir mağaza değil. Burası eczanenin, banka şubesinin ve çiçekçinin bulunduğu tam bir alışveriş bölgesi... Burası mimari bir anıt. Burası restoran ve kafelerin bulunduğu konforlu bir dinlenme alanıdır. Bir sanat galerisi ve kültürel etkinlik mekanıdır. Bu Rus tarihinin ayrılmaz bir parçasıdır. Moskova'nın sembolü ve kendinizi Avrupa'da hissedebileceğiniz Kremlin'e en yakın yer.

GUM da gezerken her sefererinde tercih etmediğiniz tada üzüldüğümüz tarihi dondurmayı da mutlaka anlatmam gerekir. GUM dondurması uzun zamandır mağazanın ayırt edici özelliği olmuş. Pek çok insan buraya özellikle "aynı" dondurmayı yemek için geliyor. Narin dondurma, en sevilen Creme Brulee, hoş kokulu kavun, parlak yaban mersini veya hışırdayan folyodaki ünlü buzlu şeker en sevilen ürünleri. Tek sıkıcı yanı sürekli bir kuyruk olması.

1698855008841.png



GUM içerisindeki 150Ruble giriş ücreti olan Tarihi tuvaleti de atlamadan anlatayım.

1698854915161.png


GUM tuvalet odası, kadınlar bölümünde sekiz kabin ve erkekler bölümünde beş kabine sahip olup, kendinizi temizleyebileceğiniz, duş alabileceğiniz, bebeğinizin altını değiştirebileceğiniz, dişlerinizi fırçalayabileceğiniz, dişlerinizi düzeltebileceğiniz. makyaj, tıraş ve ayrıca ilgili aksesuarları satın alabileceğiniz detayların olduğu bir mekan..

Kısaca etrafındaki tarihi ve farklı etkinlikleri olan bölgeyi de dikkate aldığımızda Moskova gezilerinde en çok zamanımızın geçeceği alan.


Fotoğraflar: GUM MOSKOVA

Gezi dışında eski paylaşımlar ile ilgili bir not ile devam etmek isterim.
Gezilere ilk başladığımda ve karavan yapımı için bilgi topladığımda enerji ile ilgili bu konu dün 2006 üretimi VW Caravella aracımdaki koltuk altındaki vebasto ve bazı ünütelere hizmet veren akümün hizmetini sonlandırması ile aklıma geldi. Bu aküyü 17 yıl kullanmış oldum. Aracın normal aküsü ise bu sürede üç kez değişti. Orjinal fabrika çıkışlı akü yaklaşık 10 yıl kullanıldı , sonraki akü ilk gezimizde bir akü şarj sistemi kurmadığım için farklı enerji yükleri sonrası kısa sürede 4. yılında ömrünü tamamladı. Son akümde verimli bir şekilde çalışmaya devam ediyorç
@Doğrucu Davut bu forumda uzun süre önceki bir paylaşımda karavandaki aküsü'nün 9.yılına girdiğini yazmıştı. @Akdeniz45 de akü ömrü konusunda paylaşımlar yapmıştı. Güncel bilgiler için neler söyleyeceklerini merak ediyorum.
Diğer katılımcılarımızda akülerinin ömrü ile ilgili bilgilendirmeleri yaparlarsa güzel olur.
Biz kendi sistemimiz iki yıllık olsa da hiç ek kaynak kullanmadan sistemi verimli kullanıyoruz. Bu forumda önceki bilgilendirmeler de yapılan ek tedbirleride planlı bir şekilde uyguluyorum. Umarım benzer akü ömrünü karavanda da yakalarız.
 

@Doğrucu Davut bu forumda uzun süre önceki bir paylaşımda karavandaki aküsü'nün 9.yılına girdiğini yazmıştı…. Güncel bilgiler için neler söyleyeceklerini merak ediyorum.
Jel aküm 12. senesini geride bırakmakta Janberk bey. Bu üreticisinin de verdiği bir değer. Marka ve nedenlerini ise sıklıkla yazmıştım. Bu sene ilk defa kapasitesinin azaldığını erken düşen voltajıyla belli etti. Genellikle güneşli havalarda yollarda olup, ekseriyetle kampinglere girdiğimizden daha idare edebilir ama sanırım ilk baharda yenisiyle değiştirmek yerinde olmalı.
 
Son düzenleme:




Ekli dosyayı görüntüle 643647


GUM Mağazasını ilk olarak Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra 1994 yılında Moskova’nın zor günlerinde ziyaret ettim. O zamanlar bir sokak pazarı kargaşasındaki iç görüntüsü ve koşuşturma hali olsa gerek yapının çevrelediği alan ve mimarisini tam olarak anlamamış bir mağaza olarak dolaşmıştım ( Koşuşturanlar arasında o dönemde aradığımız ihtiyaçlarımızı bulacağımız için bizde vardık ). Daha sonra 1999 yılında ve 2000 sonrası yıllarda gittiğimde değişimini ve ortaya çıkan mekanı tasavvur etme imkanım oldu. Kızıl Meydan cepheli binaları ile başlayan alan. ara sokakları ve yakınındaki yerler ilgi çekici.



Mağazanın kaynaklarından oluşturduğum notlara bakarsak.

1893'te açılan mağaza, Moskova ve Rusya için olağanüstü bir projeydi; o zamanlar Avrupa'nın en büyük pasajıydı. Kapalı alışveriş caddeleri olan pasajlar, Doğu'nun kapalı çarşılarından esinlenerek inşa edildi. Ancak bunlar sadece kapalı alışveriş caddeleriydi; büyük mağazalarda ancak yüzyılın ikinci yarısında toplanmaya başladılar.

Gördüklerim arasında ve okuduğum yazılarda GUM'un en yakın benzeri Milano'daki Victor Emmanuel Galerisi(1877), ancak Moskova mağazası bir buçuk kat daha büyük ve Milano pasajında üst katlarda satış yapılmıyor, orada GUM mağazasındaki ünlü köprüler yok.

Yeni Moskova'nın sembolü olarak yapıldı. İlk dönemlerde Moskova ticaretinin geleneksel mekanı üzerine inşa edilmişlerdi, sonsuz dükkanlar, "yarım dükkanlar", "mahalle dükkanları" vardı ve gururlu klasik cephesiyle Kızıl Meydan'a baksa da, o dönemde içi canlı bir şekilde İstanbul veya Şam Çarşılarına benziyordu.

Çarlık Moskovası, o zamanlar "Otokrasi, Ortodoksluk, Milliyet" muhafazakarlığı, teknolojik ilerlemeye açıklık ve kapitalizmin yeni fikirleriyle tuhaf bir şekilde birleştiren gururlu Rus tüccarların yeriydi. Bu mekan Avrupa'nın en moda ve teknik açıdan en gelişmiş mağazası olması gerekiyordu, ancak "Rus tarzında".

Tam kaplamalı, camdan gökyüzüyle, kendi elektrik santrali, artezyen kuyusu, bodrum katlarında toptan satış, telgraf ofisleri, bankalar, restoranlar, kuaförler, showroomlar, atölyeler ile aralarında cam kaplı sokakların bulunduğu 16 büyük ayrı binadan oluşuyordu.

1917'de Bolşevik Devriminde ticaret kapatıldı, mallara el konuldu

1922 yılında Vladimir Lenin “savaş komünizmi” politikasının komünistlerin iktidarda kalmasına izin vermeyeceğine karar verdi ve NEP – “Yeni Ekonomi Politikası”nı ilan etti. "Devlet Mağazaları Yönetmeliği (GUM)"u imzaladı. Bu kelime bundan sonra hep tanıdık geldi ama yine de 2000'li yıllarda Rus dilinde hayatta kalan birkaç kelimeden biri.

Moskova'nın tamamı GUM reklamlarıyla doluydu, GUM sembol haline geldi.

Stalin 1930'da GUM'u kapattı, bakanlıklar ve daireler buraya taşındı, Kremlin yanındaki ilk sıra binalar tamamen girişe kapatıldı.

Stalin iki kez - 1935'te ve 1947'de - GUM'u yıkmak istedi ( İyi ki başarılı olmamış ) , iki kez hükümet kararnameleri çıkarıldı ama hiçbir şey çıkmadı. Nikita Kruşçev' ve çalışma ekibi GUM'da yeni ekonomi sistemini denemeye karar verdiler ve mekan yeniden inşa edildi ve 24 Aralık 1953'te halka açıldı. GUM çözülmenin de sembolü haline geldi.

GUM'un benzersiz bir kaderi var. GUM'da moda, showroom, GUM'da plaklar, GUM'da dondurma - bunların hepsi Moskova'nın sembolleri haline geldi.



Bugün GUM, bir zamanlar amaçlandığı gibi yaşıyor. Moskova, sanki hayatının 120 yılını kayıp veya felaket olmadan yaşamış gibi. 2007'den bu yana, GUM'un merkezindeki çeşme her seferinde ziyaretçileri memnun etti. 20. yüzyılın resmi kayıtlarında hem de milyonlarca özel fotoğrafta yer alan efsanevi bir yapı (bugün burada bir kamera deklanşörünün sesi yaklaşık üç saniyede bir duyuluyor) ).



Rus sinema tarihine geçen efsane sinema salonu restore edildi. Dış cephede özgün bir aydınlatma projesi hayata geçirildi. 2006 yılından bu yana, başkentin en parlak buz pateni pisti olarak hemen ün kazanan Kızıl Meydan'da GUM Buz Pateni Pisti açıldı.

Gastronome No. 1, GUM'da yeniden çalışıyor.

Ekli dosyayı görüntüle 643653

Hem tasarımıyla, hem satıcıların kıyafetleriyle, hem de Sovyet döneminin bazı klasik ürünlerinin (örneğin “Üç Fil” çayı) ürün yelpazesindeki varlığıyla, Gastronomi No. 1 bizi 1950'lere götürüyor. Özünde burası günümüzün en talepkar tüketicilerinin gastronomik isteklerini tatmin edebilecek bir mağazadır.

Sovyet tarzında tasarlanan Festivalnoe kafesi ve 57 No'lu Kantin, adını 1957 yılında Moskova'da düzenlenen ve 131 ülkeden 34.000 kişiyi bir araya getiren Gençlik ve Öğrenci Festivali'nden alıyor. Duvarlara asılan çeşitli dillerdeki çizimler ve sloganlar bu olayı hatırlatıyor.

Ekli dosyayı görüntüle 643652

57 No'lu Kantin, 1936'da Amerika'dan fark ettikleri, ancak yalnızca Çözülme döneminde uygulayabildiği klasik bir self-servis hattıdır. Ama yemekler farklı, iyi Rus ve Avrupa mutfağının örnekleri var.

Ekli dosyayı görüntüle 643651

GUM sadece hemen hemen her şeyi satın alabileceğiniz bir mağaza değil. Burası eczanenin, banka şubesinin ve çiçekçinin bulunduğu tam bir alışveriş bölgesi... Burası mimari bir anıt. Burası restoran ve kafelerin bulunduğu konforlu bir dinlenme alanıdır. Bir sanat galerisi ve kültürel etkinlik mekanıdır. Bu Rus tarihinin ayrılmaz bir parçasıdır. Moskova'nın sembolü ve kendinizi Avrupa'da hissedebileceğiniz Kremlin'e en yakın yer.

GUM da gezerken her sefererinde tercih etmediğiniz tada üzüldüğümüz tarihi dondurmayı da mutlaka anlatmam gerekir. GUM dondurması uzun zamandır mağazanın ayırt edici özelliği olmuş. Pek çok insan buraya özellikle "aynı" dondurmayı yemek için geliyor. Narin dondurma, en sevilen Creme Brulee, hoş kokulu kavun, parlak yaban mersini veya hışırdayan folyodaki ünlü buzlu şeker en sevilen ürünleri. Tek sıkıcı yanı sürekli bir kuyruk olması.

Ekli dosyayı görüntüle 643650


GUM içerisindeki 150Ruble giriş ücreti olan Tarihi tuvaleti de atlamadan anlatayım.

Ekli dosyayı görüntüle 643648

GUM tuvalet odası, kadınlar bölümünde sekiz kabin ve erkekler bölümünde beş kabine sahip olup, kendinizi temizleyebileceğiniz, duş alabileceğiniz, bebeğinizin altını değiştirebileceğiniz, dişlerinizi fırçalayabileceğiniz, dişlerinizi düzeltebileceğiniz. makyaj, tıraş ve ayrıca ilgili aksesuarları satın alabileceğiniz detayların olduğu bir mekan..

Kısaca etrafındaki tarihi ve farklı etkinlikleri olan bölgeyi de dikkate aldığımızda Moskova gezilerinde en çok zamanımızın geçeceği alan.


Fotoğraflar: GUM MOSKOVA

Gezi dışında eski paylaşımlar ile ilgili bir not ile devam etmek isterim.
Gezilere ilk başladığımda ve karavan yapımı için bilgi topladığımda enerji ile ilgili bu konu dün 2006 üretimi VW Caravella aracımdaki koltuk altındaki vebasto ve bazı ünütelere hizmet veren akümün hizmetini sonlandırması ile aklıma geldi. Bu aküyü 17 yıl kullanmış oldum. Aracın normal aküsü ise bu sürede üç kez değişti. Orjinal fabrika çıkışlı akü yaklaşık 10 yıl kullanıldı , sonraki akü ilk gezimizde bir akü şarj sistemi kurmadığım için farklı enerji yükleri sonrası kısa sürede 4. yılında ömrünü tamamladı. Son akümde verimli bir şekilde çalışmaya devam ediyorç
@Doğrucu Davut bu forumda uzun süre önceki bir paylaşımda karavandaki aküsü'nün 9.yılına girdiğini yazmıştı. @Akdeniz45 de akü ömrü konusunda paylaşımlar yapmıştı. Güncel bilgiler için neler söyleyeceklerini merak ediyorum.
Diğer katılımcılarımızda akülerinin ömrü ile ilgili bilgilendirmeleri yaparlarsa güzel olur.
Biz kendi sistemimiz iki yıllık olsa da hiç ek kaynak kullanmadan sistemi verimli kullanıyoruz. Bu forumda önceki bilgilendirmeler de yapılan ek tedbirleride planlı bir şekilde uyguluyorum. Umarım benzer akü ömrünü karavanda da yakalarız.


Önce güzel resimler ve hiçbir gezi rehberinde bulamayacağımız detaylı bilgiler için çok teṣkkürler.

2011 yılınının haziran ayında satın aldığım starter akü 2022 ṣubat ayında bozuldu.

Aküyü düzenli aralıklarla 48 saat civarında ṣarj ettim ve gezilerimde laptop/telefon ṣarjlarında sık sık kullandım.

Bir örnekte kapı komṣumun aküsünden vereyim. 2009 yılında aldığı Seat marka otomobilinin starter aküsü 2022 yılında bozuldu. Iṣin ilginç tarafı, araç devamlı kısa mesafelerde kullanıldı ve akü 13 yıl boyunca hiç ṣarj edilmedi. :sweatsmile:
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,662
Mesajlar
1,521,807
Kayıtlı Üye Sayımız
166,519
Kaydolan Son Üyemiz
cagatayuysal

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst