Malesef -özellikle yerli halkın- çekme karavanların bir çoğu ve biraz da motokaravanlar, kıyılarda göçebe gibi ordan buraya çökecek yer arıyorlar.
Tabii ki gezenleri tenzih ediyorum. Son 1 aydır Akdeniz ve Ege'nin bir kısmını gezdim, bu acıklı duruma yine çok şahit oldum. Hele ki o Akdeniz nemli ve sıcağında, hangi akılla günlerce kımıldamadan kalınır. Zaten bir kısmını adam haftasonu gecekondu gibi kullanıyor. Diğer günler atıl...
İşin garip tarafı "Ücretli Kamp Alanı -aslında park alanı-" olarak adlandırılan, tam olarak ne olduğunu tanımlayamadığımız yerlerin bir kısmıda de çingene çadırı gibi dip dibe. Adam gaz mı kaçırıyor, hidrofordan ses mi geliyor belirsiz.: )
Adam gibi bir işletme sanırım sayılı. Onlarda ota boka ücret yazmışlar. Gri su boşaltma yeri var diye bunu bile ekstra ücret yazan var : )
Kafa dinleyeyim, insandan uzak kalayım diyorsanız ücretli yerlerden uzak durmakta fayda var. Kafanıza göre takılın, insanın olmadığı yerlerde var.
Çökenlerin genel özellikleri, wc,su ve marketin yakın olduğu noktlarda popülasyon oluşturmaları. Bu ilkel yaşam tarzından uzak kalınırsa kârdayız: )
Bu arada kafama göre park ederim tabii.
Ülke de az da olsa kanun ve yönetmelikler var. Uygun ölçüde konakladıktan sonra hangi primat karışacak !
Faydalı yazılı kanun ve yönetmelikler çıkarsa daha da düzene girer inşallah.
Diğer taraftan kamp kelimesinin ne olduğunu bile daha beyin hücresine ulaşamamışların, kültürlerinin gelişmesi de zor olacak gibi.