ati35
Ana Kamp
BİR PEYNİRİN PEŞİNDEN GİTMEK ve DOĞA İLE İÇİÇE OLMAK.
BERGAMA MADRA DAĞI ETEKLERİ:
Efsanevi Bergama koyun tulum peynirinin peşinden giderken, harika bir doğa ile kucaklaştık.
Bergama ilçesi, kuzeyin'de MADRA DAĞI güneyin'de ise YUNT DAĞI arasına kurulmuş ve aşağısından BAKIRÇAY NEHRİ (Kaikos) akan, yine kuzeyinde KOZAK YAYLASI olan, hem tarihi-antik bir kent, hem de doğa harikalarının çok bol olduğu ender bir kentimiz'dir.
Ülkemizde Doğa sporları yapan ve özellikle dağlar'da TREKKİNG yapan vatandaşlarımızın çok fazla bilmediği MADRA DAĞINA ve YUNT DAĞINA keşif gezileri ve uzun yürüyüşler yapmalarını öneririm.
Sadece dağların eteklerinde bile harika parkurlar var.
Ben bu hafta sonu Madra dağının tam kendisine değil ama etekleri diyebileceğimiz bölgelerinde, bol bol gezdim (ilk kez).
Çevremde ki insanlar MADRA DAĞININ güzelliğini anlata anlata bitiremiyorlardı. Eğer ki, benim sadece eteklerinde gördüğüm harika manzaralar bunlar ise, MADRA DAĞININ kendisin ne kadar güzel olabileceğini hayal bile edemiyorum. En kısa zamanda Madra dağının zirvelerine doğru da gideceğiz.
Bergama'dan başlayan yolculuğumuz'da, Paşaköy-İneşir-Eğiller-Yortanlı-Çaltıkoru-Ürkütler- köylerinin olduğu bölgede bol bol, dağ-bayır gezerek nefis bir doğa turu yapmış olduk ve bol bol video ve fotoğraf çektik.
Hem belgesel çekimi hem de trekkking yapma olanağı bulduk. Bu bölge mutlaka doğa sporları yapanlarca kesinlikle ve kesinlikle mutlaka gelinmesi, kamp atılması, bol bol yürünmesi, tırmanması ve bol oksijen alınması gereken yerlerden biri.
Öyle bir günde gezilecek bir yer de değil üstelik. Karavan, çadır veya uyku tulumu ile kamp atılacak ve 2-3 gün bol bol gezilecek bir bölge. Üstelik burası MADRA Dağının henüz etekleri diyebileceğimiz yeri. Esas Madra dağını gezmek için en az 1 haftalık kamp atmak şart.
Ki, bir haftanın bile yeteceğini sanmam Madra dağını keşfetmek için.
Yol güzergahında bulunan bol miktarda çeşme var. Su sıkıntısı nerede ise hiç yok.
(Yalnız şunu hatırlatayım. Bergama ve Eğiller arasında uzun bir mesafede akaryakıt istasyonu yok. Bu nedenle aracınızın akaryakıt yeterli durumda olsun. Lpg ya da Benzin için Bergama'ya gidip gelmek zorunda kalabilirsiniz.
Sadece Bergama'dan Paşaköy'e gelirken, yoldan 1 km içeride ki Çitköy'de, bir Mazot (Dizel) bayisi var. Mazotlu araçlar için iyi ama benzinli ve lpg'li araçlar için sorun oluşturur. Bu nedenle akaryakıt sorunu yaşamamak için, deponuzda yeterli akaryakıt olsun).
Bizim bu gezinin esas amacı, bugün İzmir tulum peyniri olarak bilinen ama gerçek isim babası olarak, Bergama tulum peyniri olan bu muhteşem ve orjinal köy tulum peynirinin hikayesini belgelemekti.
Meşhur Bergama tulum peynirini ilk olarak;
Bergama'nın köylerinden biri olan ve Karakeçili yörüklerinin yaşadığı, Çaltıkoru köyünden çıkmıştır (haliyle, en lezzetlisi de zaten orada imal ediliyor). Çocukluğumuzun bu harika peyniri artık koyun tulumlarına değil, tenekelere kuruluyor. Yalnız, baraj nedeni ile Çaltıkoru köyünün yarıdan fazlası başka yerlere göç ettiğinden, artık köyde sadece az miktarda ve nispeten yaşlı nüfus kalmış ve ayrıca, Avrupa birliği uyum yasaları nedeni ile de ev yapımı süt ürünlerinin satışı yasaklandığından, sadece kendilerine ve sipariş edenlere yapıyorlarmış.
Artık bu efsanevi peynir yok olmanın eşiğine geldi. Tabii, mandıra yapımı olarak yapılıyor ama esas gerçek orjinali köy yapımı olanıdır.
(Burada kendi bloğum'da detaylı anlattım).
http://atillanirvana.blogspot.com/2013/02/bergama-tulum-peyniri-bergama-tulum_12.html
Konumuza dönersek;
İşte bu peyniri belgelerken, Bergama'nın bu bölgede ki diğer köylerini de bol bol gezmiş olduk. Özellikle dağ yürüyüşü ve kampı yapan arkadaşlarımıza, biraz daha farklı bir güzergah olduğunu hatırlatmak, bilmeyenlere tanıtmak istedim.
Madra dağını ve hatta, Bergama'nın güneyinde ki diğer dağ olan, Yunt dağını mutlaka gezmelisiniz arkadaşlar.
Madra dağına Bergama'dan gitmek için 2 farklı yoldan ulaşmak mümkün.
1). Bergama'dan kuzeye doğru Kozak yaylasına gidip, Aşağıcuma-Güneşli istikametine dönüp, Güneşli köyü üzerinden ulaşabilirsiniz.
2). Bergama'dan doğuya doğru gidip, İvrindi yoluna girip Tırmanlar köyü yol sapağından Tırmanlar köyüne girmek kuzeye doğru devam etmek.
Marmara bölgesinden ise, Balıkkesir ve ilçeri Ayvalık-Edremit güzergahından ulaşılabilir.
Bu kısa bilgilerden sonra turumuzu anlatmaya başlayayım.
Allianoi antik kenti ve eski ılıca, PAŞAKÖY ve ÇALTIKORU arasında ki bögede bulunuyor. Paşaköy ılıcasının da bulunduğu Antik kent ALLİANOİ'de, işte bu barajın altında kaldı.
Burası turumuzun ilk ayağı olan Paşaköy civarı. Barajın Paşaköy bölgesinden görüntüsü.
BERGAMA MADRA DAĞI ETEKLERİ:
Efsanevi Bergama koyun tulum peynirinin peşinden giderken, harika bir doğa ile kucaklaştık.
Bergama ilçesi, kuzeyin'de MADRA DAĞI güneyin'de ise YUNT DAĞI arasına kurulmuş ve aşağısından BAKIRÇAY NEHRİ (Kaikos) akan, yine kuzeyinde KOZAK YAYLASI olan, hem tarihi-antik bir kent, hem de doğa harikalarının çok bol olduğu ender bir kentimiz'dir.
Ülkemizde Doğa sporları yapan ve özellikle dağlar'da TREKKİNG yapan vatandaşlarımızın çok fazla bilmediği MADRA DAĞINA ve YUNT DAĞINA keşif gezileri ve uzun yürüyüşler yapmalarını öneririm.
Sadece dağların eteklerinde bile harika parkurlar var.
Ben bu hafta sonu Madra dağının tam kendisine değil ama etekleri diyebileceğimiz bölgelerinde, bol bol gezdim (ilk kez).
Çevremde ki insanlar MADRA DAĞININ güzelliğini anlata anlata bitiremiyorlardı. Eğer ki, benim sadece eteklerinde gördüğüm harika manzaralar bunlar ise, MADRA DAĞININ kendisin ne kadar güzel olabileceğini hayal bile edemiyorum. En kısa zamanda Madra dağının zirvelerine doğru da gideceğiz.
Bergama'dan başlayan yolculuğumuz'da, Paşaköy-İneşir-Eğiller-Yortanlı-Çaltıkoru-Ürkütler- köylerinin olduğu bölgede bol bol, dağ-bayır gezerek nefis bir doğa turu yapmış olduk ve bol bol video ve fotoğraf çektik.
Hem belgesel çekimi hem de trekkking yapma olanağı bulduk. Bu bölge mutlaka doğa sporları yapanlarca kesinlikle ve kesinlikle mutlaka gelinmesi, kamp atılması, bol bol yürünmesi, tırmanması ve bol oksijen alınması gereken yerlerden biri.
Öyle bir günde gezilecek bir yer de değil üstelik. Karavan, çadır veya uyku tulumu ile kamp atılacak ve 2-3 gün bol bol gezilecek bir bölge. Üstelik burası MADRA Dağının henüz etekleri diyebileceğimiz yeri. Esas Madra dağını gezmek için en az 1 haftalık kamp atmak şart.
Ki, bir haftanın bile yeteceğini sanmam Madra dağını keşfetmek için.
Yol güzergahında bulunan bol miktarda çeşme var. Su sıkıntısı nerede ise hiç yok.
(Yalnız şunu hatırlatayım. Bergama ve Eğiller arasında uzun bir mesafede akaryakıt istasyonu yok. Bu nedenle aracınızın akaryakıt yeterli durumda olsun. Lpg ya da Benzin için Bergama'ya gidip gelmek zorunda kalabilirsiniz.
Sadece Bergama'dan Paşaköy'e gelirken, yoldan 1 km içeride ki Çitköy'de, bir Mazot (Dizel) bayisi var. Mazotlu araçlar için iyi ama benzinli ve lpg'li araçlar için sorun oluşturur. Bu nedenle akaryakıt sorunu yaşamamak için, deponuzda yeterli akaryakıt olsun).
Bizim bu gezinin esas amacı, bugün İzmir tulum peyniri olarak bilinen ama gerçek isim babası olarak, Bergama tulum peyniri olan bu muhteşem ve orjinal köy tulum peynirinin hikayesini belgelemekti.
Meşhur Bergama tulum peynirini ilk olarak;
Bergama'nın köylerinden biri olan ve Karakeçili yörüklerinin yaşadığı, Çaltıkoru köyünden çıkmıştır (haliyle, en lezzetlisi de zaten orada imal ediliyor). Çocukluğumuzun bu harika peyniri artık koyun tulumlarına değil, tenekelere kuruluyor. Yalnız, baraj nedeni ile Çaltıkoru köyünün yarıdan fazlası başka yerlere göç ettiğinden, artık köyde sadece az miktarda ve nispeten yaşlı nüfus kalmış ve ayrıca, Avrupa birliği uyum yasaları nedeni ile de ev yapımı süt ürünlerinin satışı yasaklandığından, sadece kendilerine ve sipariş edenlere yapıyorlarmış.
Artık bu efsanevi peynir yok olmanın eşiğine geldi. Tabii, mandıra yapımı olarak yapılıyor ama esas gerçek orjinali köy yapımı olanıdır.
(Burada kendi bloğum'da detaylı anlattım).
http://atillanirvana.blogspot.com/2013/02/bergama-tulum-peyniri-bergama-tulum_12.html
Konumuza dönersek;
İşte bu peyniri belgelerken, Bergama'nın bu bölgede ki diğer köylerini de bol bol gezmiş olduk. Özellikle dağ yürüyüşü ve kampı yapan arkadaşlarımıza, biraz daha farklı bir güzergah olduğunu hatırlatmak, bilmeyenlere tanıtmak istedim.
Madra dağını ve hatta, Bergama'nın güneyinde ki diğer dağ olan, Yunt dağını mutlaka gezmelisiniz arkadaşlar.
Madra dağına Bergama'dan gitmek için 2 farklı yoldan ulaşmak mümkün.
1). Bergama'dan kuzeye doğru Kozak yaylasına gidip, Aşağıcuma-Güneşli istikametine dönüp, Güneşli köyü üzerinden ulaşabilirsiniz.
2). Bergama'dan doğuya doğru gidip, İvrindi yoluna girip Tırmanlar köyü yol sapağından Tırmanlar köyüne girmek kuzeye doğru devam etmek.
Marmara bölgesinden ise, Balıkkesir ve ilçeri Ayvalık-Edremit güzergahından ulaşılabilir.
Bu kısa bilgilerden sonra turumuzu anlatmaya başlayayım.
Allianoi antik kenti ve eski ılıca, PAŞAKÖY ve ÇALTIKORU arasında ki bögede bulunuyor. Paşaköy ılıcasının da bulunduğu Antik kent ALLİANOİ'de, işte bu barajın altında kaldı.
Burası turumuzun ilk ayağı olan Paşaköy civarı. Barajın Paşaköy bölgesinden görüntüsü.