Ynt: Ankara - Beypazarı - Karagöl Kar Yürüyüşü ve Kamp Etkinlği (10-11 Ocak 2009)
Baklavanın sıcağı özellikle hava soğukken çok iyi gidiyor. O sabah hava muhtemelen -3 derece civarındaydı. Baklava gerçekten tam donmuştu. O şekilde yemek zaten mümkün değildi. İçindeki tereyağın erimesi gerekiyordu. Odun ateşi donmuş yağları çözdü. Baklavalar ısındı ve yumuşadı. Fakat yufkasının çıtırlığı gitmedi. Isındıkça ağızda dağılacak hale geldi. Düşünsenize o soğukta hem sıcak hem de tatlı baklavayı, içindeki ceviz parçaları dişlerinizin arasında ufalanırken, yufka, tereyağ ve şerbetli kısmı dilinizin damağınızın arasında ezdiğinizi. Zaten hemen biitirmek istemiyorsunuz. Mümkün olduğunca ağzınızda tutup lezzetini daha çok hissetmek istiyorsunuz. Bu arada tavada yine sucuk pişiyor, sosis pişiyor. Ekmekler odunların üzerinde kızarıyor. Beyaz peynir, kaşar peyniri masanın üzerinde yenmeyi bekliyorlar.
Kahvaltının sonuna doğru bal ve kaymak geliyor. Onları da ısıtabilseydik çok iyi olacaktı. Diyorum ya bir dahaki sefere çok farklı olacak.