Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan queensland Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 138
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 77,475
Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

Burası kulaktan duyma bilgilerin paylaşıldığı yer değil. Tecrübe edilen ve doğruluğu tarafımızdan denenmiş bilgilerin ortaya konduğu bir platformdur. Geyik yapmak için buraya gelmiyorum burayı ciddi bir bilgi paylaşım platformu olarak görüyorum. Kim burada ortaya konan -ve ortaya koyan kişi tarafından da hiç tecrübe edilmeyen- bir yöntemle enfekte bir kene tarafından ısırılan bir kişinin kenesini çıkartırken kenenin kusmasının ve o kişinin hastalanmasının sorumluluğunu alabilir. Alabilecek babayiğit varsa beri gelsin. Burada bir insanın hayatını kaybetmesine sebep olabilecek şeylerden konuştuğumuzun farkında olmamız lazım. Buradaki konu sağlık bakanı değildir sağlık bakanlığıdır o bakanlıkta çalışan onbinleri suçlamak bu kadar kolay olmamalı. Sevgili Ufuk Koçak herşeyin doğrusunu ben bilmiyorum ama doğrusunu bildiğim şeyler hakkında da ahkam kesme hakkına sahibim. Ancak doğrusunu bilmeyenlerin insanları yanıltma hakkının da olmadığına inanırım. Ayrıca BU FORUMDA SİYASET VE DİNİ KONULAR KONUŞULMUYOR forum kurallarına bakabilirsiniz. Şimdiye kadar bunun istisnasını görmedim.
 

Etiketler
Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

Keneyle ilgili bugünkü Hürriyet gazetesinde Aysel ALP'in bir röportajını okudum.

Kene aşısı neden Türkiye'de üretilmiyor?

Dünya, Domuz Gribi ile boğuşurken Türkiye'de her hafta birkaç kişi, Kırım Kongo'dan hayatını kaybediyor. Peki bu ölümleri önlemenin tek yolu kenelerden uzak durmak mı? Aynı soruları köşesinden seslendiren Hıncal Uluç bir iddiayı da gündeme getirdi. Avrupa'da kullanılan kene aşısı neden Türkiye'de yok? Bu aşıyı üreten şirketin Türkiye temsilcisi Eczacıbaşı neden satmıyor? Aysel Alp araştırdı. İşte cevabı...

Sağlık Bakanlığı, iddia edildiği gibi Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığına neden olan kene cinsine karşı dünyada geliştirilmiş bir aşı olmadığını açıkladı. Türkiye’nin kendi aşısını üretmeye çalıştığı; ilk aşı örneğinin ise 4 yıl sonra ortaya çıkacağı bildirildi.

Hurriyet.com.tr Avrupa’da yapılan kene aşısını Türkiye’ye getirmemekle suçlanan Sağlık Bakanlığı’na, keneyle ilgili merak edilenleri sordu. Yanıtları ise Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Seracettin Çom verdi:

- Avrupa’da olduğu söylenen kene aşısı neden Türkiye’ye getirilmiyor?

Kırım Kongo Ateşi hastalığına neden olan kene türüne karşı aşı henüz dünyada yok. Avrupa’da olduğu söylenen aşı, bir başka kene cinsinin neden olduğu hastalığa karşı geliştirilmiş bir aşı. Bu hastalık bizde yok. ABD’de görülen ve aşısı olan hastalık da bizde yok. Dolayısıyla Avrupa’da ve Amerika’da olduğu söylenen aşının, bizde görülen Kırım Kongo’ya etki etmesi mümkün değil; çünkü virüsleri farklı.

Peki bu tür için aşı üretilemez mi?

Kırım Kongo bazı Balkan ülkelerinde, Kırım’da, Kongo’da, Tacikistan ve Ukrayna gibi ülkelerde yani Karadeniz’in etrafındaki havzada görülüyor. Tüm aşı üreticilerine, çağrıda bulunduk ama rantabl bulunmadığı için yanaşmadılar. Biz de dünyanın en büyük aşı üreticisi Pasteur Firması ile bir anlaşma yaptık ve geçen yıl aşı üretme çalışmalarına başladık. Aşıyı Türkiye’de üretme kararı aldık.

ÖNCÜ AŞI 4 YIL SONRA

Aşı hangi aşamada?


Aşının ilk safhası olan virüsü üretme ve izole etmeyi başardık. İkinci safhaya geçme çalışmalarımız devam ediyor. Prosedür gereği bir aşının üretilmesi 10 yılı buluyor. Ama ilk aşının prototipini yani öncü aşının 4 yıl sonra teslim edilebileceğini bildirdiler. O aşamadan sonra saha çalışmaları, yan etkileri gibi bir diğer safhasına geçilecek.

Yani aşı 10 yıldan önce mümkün olmayacak. Peki bu arada virüs şekil değiştirirse?

Prosedür gereği 10 yıl beklemek gerekecek. Bu virüs şekil değiştirmiyor; şekil değiştirme grip virüsüne özgü bir durum. Kaldı ki değiştirse bile; aşı elde olursa değişmiş virüse adapte etmek; baştan aşı üretmeye göre çok daha kolay. Tıpkı domuz gribi gibi. 6 ayda aşısını üretiyoruz, dediler.

TAVUK ÇARE OLAMAZ!

“Türkiye’de önceden de kene vardı ama hiç hastalık yoktu. Kuş gribi nedeniyle tavuklar itlaf edildi, başımıza Kırım Kongo çıktı” deniyor. Dolayısıyla bahçede tavuk beslemek bir çözüm müdür?

Tam tersine. Tavuk keneyi artırıyor. Belki birkaç kene yiyor ama kendisi en büyük kene taşıyıcılarından. Kanatlı hayvanların tümü öyle. Kaldı ki tavuk itlafının yapıldığı yerlerde Kırım Kongo görülmedi. Ayrıca kene tavuktan ya da diğer hayvanlardan insana geçmiyor. Kene, tarladan geçiyor. Kişi tarlaya gidiyor, kısa bodur ağaçların olduğu yerin hemen yanında açılmış tarla varsa oradan alıyor.

Ormanlık alanda piknik yapılırsa risk yok mu?

Kene her yerde var ama virüsü bulaştıran cinsi, kırsal alanda bulunuyor. Dolayısıyla asıl risk tarlada. İl merkezlerinde virüs kapan tek bir vaka yok.

Geçen yıla göre ölüm sayısı arttı mı?

Geçen sene 1 Ocak-25 Haziran’da 737 vaka 33 ölüm gerçekleşirken; bu yıl aynı dönemde 553 vaka 27 vefat var. Dolayısıyla hem hasta sayısında hem de ölümde bir azalma var. Bakanlık olarak kırsal alana yönelik o kadar yoğun gidiyoruz ki; bizi gördüklerinde ‘yeter artık gelmeyin’ diyorlar. İlaç veriyoruz, korunma yollarını anlatıyoruz, kene yapışırsa nasıl çıkaracaklarını gösteriyoruz.Tarım İl Müdürlükleri hayvanlarını ilaçlıyor.

HASTANEYE GELMEYEN ÖLÜYOR

Keneden ölüm nasıl oluyor?

Ölen vakalarımızın yüzde 99’u keneyi kendi çıkarmış, bize gelmemiş kişiler. Beni kene ısırdı, diye gelenler içinde ölüm oranı yüzde 1.

Yalnız sorun keneyi kendi çıkarıp çıkarmaması değil, bize gelmeyişi. Oysa keneyi çıkardıktan sonra 112 Acil servisini arasa, “Ben gelemeyeceğim” dese.

Mutlaka biz gideriz.

Keneyi koparmadıktan sonra risk yok mu?

Kenenin mümkün olduğu en kısa sürede vücuttan uzaklaştırılması gerekiyor. O cins kene vücuda yapıştığında kamı emiyor emiyor, gövdesi büyüyor; ondan sonra virüsü veriyor. Bu nedenle bir an önce usulüne uygun çıkarılması gerekiyor.

Usulüne uygun, ne demek; kafasını koparmadan mı?

Öncelikle elinde eldiven olacak. Üzerine benzin, yağ, su gibi gibi hiçbir şey dökmeyecek ki; kene aktif hale gelmesin. Diklemesine tutup yukarı doğru çekecek. Kafası içinde kalsa da sorun değil; çünkü virüs kafasında değil karnında. Dolayısıyla önemli olan gövdeyi çıkarmak. Usulüne uygun çıkarmayı bilmiyorsa en yakın sağlık kuruluşuna gidecek.


Kaynak : http://www.hurriyet.com.tr/gundem/11943959.asp?gid=229
 

Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

Aydınlatıcı bir bilgi aktarımı olmuş umalım en erken zamanda, gereknler ivedilikle yapılır. Focus ellerine sağlık
 

Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

Domuz gribini aşısı yurtdışında 6 ayda üretilebilirken , bizde 4 yılda öncü çıkacak 10 yılda piyasada olacak ... Demek ki aşı altyapımız çok yetersiz . Koca bir ülkenin bir salgına karşı en önemli etkenlerden olan aşı üretimi , büyük şirketlerin keyfine ve rant hesabına kalmış durumda demek ki ... Aşı üretemiyor olmamız çok üzücü bir durum .

Bilgiler için teşekkürler ...
 

Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

İneklerde kene ısırmalarından kaynaklı theileria hastalığının aşısı DÜNYADA İLK KEZ bir Türk Bilim adamınca ve bir Devlet Kurumunda, oranın imkanları ile yapılmıştır. Hala başarı ile kullanılmaktadır. Aşı üretmek o kadar kolay olsa keşke.
 



Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

Kolay olmadığı doğru ama keşke Hıfsızsaha aşı konusunda daha ileri bir noktada olsa ki bence türkie gibi bir ülkede bu gereklilik .

Bu arada şu dondurma yöntemi konusunda ne diyorsunuz arkadaşlar ?
 

Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

Barışa katılıyorum, ama bunun cok çeşitli nedenleri var, cok hemde cok bizler teşvik edip destek olalım. Ülkemizinde hızlı ve güvenilir geliştirme merkezleri olsun.

Avrupada kullanılan bir yöntenmiş araştırmak gerekir. (Önceleri cekip cıkarıp atardık şimdi el sürmekten korkar olduk)
 

Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

ssbman' Alıntı:
Kolay olmadığı doğru ama keşke Hıfsızsaha aşı konusunda daha ileri bir noktada olsa ki bence türkie gibi bir ülkede bu gereklilik .

Bu arada şu dondurma yöntemi konusunda ne diyorsunuz arkadaşlar ?

Hocam dondurma yöntemini kendimiz uygulayamayız ki

ya -80 de kuru buzla donduracağız ya da -196 da sıvı azotla ani olarak soğukla muamele edilen kenenin ani olarak kusmayacağını garanti edemeyiz.

Ayrıca bir cımbız ya da kenenin ağız organlarını arasına alacak bir aparatla zahmetsizce alıp çıkartmak varken neden başka yollar ararız ki ?

tamam bilim adamları arasın hatta denesinler hatta bu denemeler haber konusu da yapılabilir ancak biz sade vatandaşlar için klasikleşmiş metodlar dışındakileri denemek hatadır.

Kısaca söyleyecek olursak pantolonu çorabın içine sokarak kenelerin bacaklarımızdan yürüyerek bize yapışmasını engelleyecek yol ve cımbız ya da aynı işi görecek aparatla bizi tutmuş olan keneleri derimizden uzaklaştıracak SADE VATANDAŞ TARAFINDAN KULLANILABİLECEK KADAR PRATİK bir metod yok. Kişiler bireysel olarak her yöntemi kendi üzerlerinde denemekte serbesttir denerler ama bunu buraya getirip de yöntem budur arkadaş dersek o zaman faciaya zemin hazırlamış olabiliriz. Yoksa geyiğine ve fşikir cimnastiği için yüzlerce yöntem önerebiliriz belki onlardan birisi çok işe de yarayabilir ancak denemek gerekir hep aynı sonucu almak gerekir sonrasında sade vatandaşa anlatacak kadar kolay ve pratik olması gerekir ancak o zaman tavsiye edilebilir.

Burada kendileri bana kızmasınlar ama bazı arkadaşlara cevap verme sebebim kene gibi her hafta bir iki kayıp verilen bir konuda kalkıp geyik yapılmasıdır.
 

Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

Aslında haklsınız , basit ve denenmiş yöntemleri kullanmakta fayda var ... Piyasada üzerinde dondurma amaçlı sprey bulunan malzemeler var biliyorsunuz . Bunlar AB dede satılıyor . Acaba dedim daha iyi bir yöntem olabilir mi ? Ama emin olamadım ve benim şuan en güvendiğim yöntem penset yada iplikle keneyi çekmek ...


Peki acaba kene bu kusma hususunda nekadar hassas . Mesela bakanlığın filmlerinde keneyi pensetle çekmeden baya dürtüklüyor arkasını havaya falan kaldırıyor . Acaba öle bir iki dokunuşta hemen kusma olmuyor mu ? Yani kusma çok çabuk yada hassas mekanizmalı bir durum değil mi ?

Son durum itibariyle penset ve , sağlam iplikten şaşmamak gerekli sanırım ... Tabi bu arada haşaratı uzak tutacak kimyasalllarda unutulmamalı ...

Saygılarımla ...
Barış
 

Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

Yaşar hocam ,Barış sorduğu aslında ani tepki veren bir spreymiş, daha öne bende okumuştum. Sıkıldığında anında donuyor deniyordu, donma gerçekleşince cıkarması daha kolay deniyordu,risk içinde birşey diyemem sonuçta bu geyik konusu degil. Dediğiniz gibi ama donunca ve risk düşünülünce bu sprey hakkında detaylı bilgi alınmalı mı acaba.... Merak ettim gerci SSBMAN arkadaşımızda ifade etmiş yani bu kene hangi halde kusuyor. Hiç çıkarmaya kalkmadık varsayalım, herhangi bir yerde ora kaşınsada dokunulsa aynı reaksiyonu gösteriyormu.
Mevla Korusun
 



Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

arkadaşlar hepiniz gerekli bilgileri vermissiniz sagolun bu işin birde öbür yüzü var dogal dengelerin bozulmasıyla var olan keneler özellikle kuş gırıbı vakasından sonra hortladı dikkat ettiyseniz . tüm knatlıların itlaf edilmesinin bu olayda çok büyük rolü var diye düşünüyorum
bulundugum bölgede çok fazla mesire alanı olmasından gözlemlerim yapılan ilaçlamanın yeşili mahvettigi bunun sizde farkına varmıssınızdır yeşil kalmıyo ilaçlanan bölgeler yanyyo kararıyo kimyasal keneyi öldürüyo belki ama yeşili yokediyo .
ilginç bi olay bir mesire alanındada duydum (ilaçlama yapmamışlar )heryer yemyeşilmiş 10 larca tavuk var sahada başı boş dolaşıyomuş buda farklı bi önlem olsa gerek kene görülmemiş şu anakadar demişler var bi hikmeti demek
 

Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

Evedilaz dostumuzun yazısında;İtlafla gelen birazda sorun demiş sanki, bir zaman bede kendisi gibi düşünüyordum. Uzmanın birinin tv konuşmasında, bu soru soruldu. Kısmı dedi ki itlaf bölgelerinde yok dikkat edin. Ayrıca tavuk keneye karşı olabilir, ama encok barınaklarından biridir. diyerek bitirdi biraz haklı bir cevap gibi geldi bana
 

Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

Elektornik bir dalga yayıcı gibi birşey yapılamazmı, arazide yanınızda olacak o seyede yaklaşamayacak... (tam hayal oldu galiba) :smiley: :smiley:
 

Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

Çokca kanatlanın yokedilmesi bir etken olabilir . Sadece tavuk vs değil kontrlsüz ve aşırı avcılık yüzünden yaban kuşlarıda kalmadı ... Bunun tartışması daha ncede yapılmıştı ...

İlaçlama işi ne yazık ki son derece bilinçsizce yapılıyor . Yaylaları bile ilaçlamaya kalkıyorlar . İyi de bu atılan ilaçlar sadece keneyi öldürmüyor ki , bölgede ki biyolojik ortama ciddi zarar veriyor . Kene populasyonunu azalan canlılarada zarar veiryor .

Elektonik çözümler özellikle son yıllarda değişik ürünler çıktı piyasaya ... Ancak elektronik alanında hayli meraklı olan bana bu iş pek mantıklı gelmiyor . Keneyi rahatsız eden bir radyo frekansı yada yada ses üretilebilir belki . Ancak öncelikle kene üzerinde birebir bunun ciddi araştırmasını .yapmak gerekir . Kenenin duyu durumunu çözmüş olmak gerekli . Ki bunlarda ciddi araştırmalar . Kene konusunda uzman arkadaşlar kenelerin hangi frekanstaki seslerden yada dalgalardan rahatsız olduklarını yada netür titreşimleri hissedebildiklerini açıklarlarsa bu yönde yorum yapmak daha gerçekçi olur diye düşünüyorum .
 

Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

merhaba arkadaşlar ben ziraat mühendisiyim arazida çalışıyorum size keneden uzaklaşmaın en basıt yolunu söylweye bilirim ilgilenir misiniz bil mem
 



Ynt: Kene Isırması - Kırım Kongo Kanamalı Ateşi

rukiyekoç hoşgeldin forma, tecrübe ve bilgillerimizin paylaşım alanı ilgileniriz tabiki konu ve fikirlerini bizimle palşamanı dileriz. Tekrar hoşgeldiniz...
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,461
Mesajlar
1,518,215
Kayıtlı Üye Sayımız
172,115
Kaydolan Son Üyemiz
SoundofSilence

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst