Bence bu 5 kare de aynı gün yakalanmış.
Şöyle ki, August amca güzel bir sonbahar sabahı nazi rejiminin hala hüküm sürdüğü günlerde savaşın sonları yaşanırken Köln'ün kırsal güzelliklerinde acının ve şiddetin şuursuz portresi bir asker (2. Kare) ile onun peşi sıra aynı karede görünen çevre kasabalara rutin kontol yapan motorlu devriyeyi gören köylüye (1. Kare) rastlar.
Köylünün yüzündeki ifade aslında istediği huzura fütursuzca dikilen biraz sorgulayıcı , biraz saydam , artık içten ama tamamen sahte , kısaca ruhsuz askerin bakışlarından duyduğu korku , nefret , çaresizlik , tükenmişlik ve hoşnutsuzluk çığlığı.
August amca bu yakaladığı karelerden sonra arkada gözüken binaya kadar , köylü hiç istemediği halde ona eşlik eder. Oradaki kırsal yaşamı da görüntülemek için yerleşkeleri gezerken içeri de savaşın rehavetinden faydalanan bir Alman askeri ile (bence fotoğraftaki solda duran marur ama askeri disipline sahip , kesin , kati ve katı siluetli o dönemin meşhur bıyık sitiliyle) günlük yaşama birlikte boks müsabakası yaparak ayak uydurdukları halktan bir genci (bu karenin dönem itibarı ile absürdlüğünün yüzüne yansıması neşe ve heyacanı) evlerden birinin ahırında fotoğraflamayı başarır. (3. Kare)
Bu hareketli günden sonra tekrar kente dönen August aslında tüm ülkenin içinde bulunduğu aksaklıklara timsal teşlik eden bir kareyi (4. Kare) tezatlıklar içinde sunan bir çerçevede (engelli bir vatandaş bir merdivenin ilk basamağında hala ben de varım dercesine neşesiz , serin kanlı ve yaşadığına minnettar kararlı bir ifadeyle ) fotoğraflar. Bunu seyreden yaşamın bir diğer yüzü olan ayakta dimdik durmayı başaran yine aynı işçi sınıfının bir başka ama şanslı bir diğer üyesi de yine bu karşıtlığı doğrularcasına bir ifadeyle hemen arkasında belirince dayanamaz onu da bir karede ifade ediverir. (5. Kare)
En azından ben böyle kurdum...
:-\