
Denizseverlerin oldukça ilgisini çekeceğine ve uzaklara yelken açma hayallerine kapılmalarına sebep olacağına inandığımız Kon Tiki, denizcilik ile ilgili etkileyici bir film önerisi. Gerçek bir hikayeden uyarlanmış Norveç yapımı filmin ilginç adı Polinezya yerlilerinin güneş tanrısı “Tiki” den geliyor. Norveçli antropolog Thor Heyerdahl, karısı Liv ile birlikte Fransız Polinezyası’nda, Markiz takım adalarından biri olan Fatu Hiva’da 10 yıl geçirirler. Bu sürede, Polinezya yerlilerinin inançlarını, kültürlerini, gündelik alışkanlıklarını incelerken, özellikle Peru kültürüne benzerlik gösterdiklerini keşfeder. Fatu Hiva’da yaşadığı süre içerisinde yaygın inancın aksine, Polinezya yerlilerinin atalarının, batıda Asya’dan değil, doğuda Peru’dan geldikleri teorisini yazar. Teorisini yayınlatmak için görüştüğü yayıncılar tarafından reddedilir. Bilim kuruluşları ve yayıncılar, 1500 yıl önce, okyanusta 8000 mil yol katedebilecek dayanıklı bir tekne inşa etmenin ve Peru’dan göçün mümkün olmayacağını düşünürler.
Kon Tiki Künye
Yapım yılı: 2012
Ülke: Norveç
Süre: 118 Dakika
Yönetmen: Joachim Rønning, Espen Sandberg
Oyuncular: Pål Sverre Valheim Hagen, Anders Baasmo Christiansen, Odd-Magnus Williamson, Agnes Kittelsen, Gustaf Skarsgård, Jacob Oftebr
IMDb Puanı : 7.2
Teorisini ispat etmek için, 6 arkadaşıyla birlikte 15 yüzyıl önceki tekniklerle “balsa” ağacından bir sal yaparlar. İnkaların güneş ve fırtına tanrısı “Kon Tiki” adını verdikleri sal ile 1947 yılında Peru’nun Callao limanından ayrılırlar. Ekibin cesareti takdire şayandır, çünkü biri hariç hiç biri denizci değildir, üstelik Heyerdahl yüzme bilmez. Telsiz ve sekstant kullanabilen ekipte bir de Alman mühendis yer almaktadır. Köpekbalıkları, fırtına, balinalar ve büyüleyici deniz canlılarıyla geçen 101 günün ardından 8000 mil yol katetderek Polinezya’nın “Raroia” mercan adasına ulaşmayı başarırlar.

Yolculuk boyunca kayıt altına aldıkları görüntüler ile hazırladıkları belgesel, Oscar ödülüne layık görülür. Thor Heyerdahl, Kon Tiki yolculuğunu kitaba dönüştürür. 70’ten fazla dile çevrilen kitap, 1 milyondan fazla satış yapar. Kon Tiki salı, bugün Oslo’da yer alan “Kon Tiki Müzesi”nde sergilenmektedir.

Kon Tiki’nin fantastik yolculuğu, izleyiciyi doğa, geçmiş ve bugün bağlamında düşünmeye, geçmişin aslında ne kadar “az gelişmiş” ve bugünün ne kadar “gelişmiş” olduğunu sorgulamaya yönlendiriyor. 1500 yıl önce, tamamen ilkel yöntemlerle hazırlanmış bir salın, 8000 km okyanus yolculuğu yaptığına inançsızlığımız, aslında atalarımızın bugüne aktaramadığımız birikimlerinin tahminimizden çok daha büyüleyici olabileceğini düşündürüyor. İnsanoğlu, yüz binlerce yıldır doğayla bitmeden tükenmeden mücadele ediyor, onu kontrol altına almaya çalışıyor. Kon Tiki, bu mücadelede insanoğlunun geliştirdiği yöntemlerin, biriktirdiği kültür, anlayış ve inançların aslında ne kadar etkileyici olabileceğini hatırlatıyor. İnsanoğlu, ne kadar yol katetmiş olursa olsun, yüz binlerce yıldır azimle merak etmekten ve keşfetmekten asla geri durmuyor.
Filmin bir sahnesinde dedikleri gibi “Biz de onların kullandıkları yıldızları kullanıyoruz.” Belki de değişmeyen iki şey vardır; biri insanoğlunun keşfetme arzusu, diğeri ise geçmiş ve gelecekten bağımsız kafamızı göğe kaldırdığımızda gördüğümüz yıldızlar!
https://www.youtube.com/watch?v=97XrASFPhF0