WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Genel Müdürü Dr. Filiz Demirayak, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de doğal kaynakların korunmasının, gelecek kuşaklar için yaşamsal önem taşıdığını belirtti.
Doğal kaynakların korunması konusunda toplumun her kesimine önemli görevler düştüğünü ifade eden Demirayak, yaşanan yüzyılda, daha önce rastlanmamış çevre sorunlarıyla karşı karşıya olunduğunu bildirdi.
Dünyada yaşamın sürekliliğini sağlayan hava, su ve toprak gibi doğal kaynakların hızla kirlendiğini, azalıp, yok olduğunu belirten Demirayak, ''Aynı zamanda her gün 100'den fazla canlı türünün nesli tükeniyor. Sürekli bozulma ve tükenme, nüfus artışıyla beraber daha da hızlanıyor'' dedi.
Yeryüzündeki yaşamın, birbiriyle iç içe geçmiş parçalardan oluşan büyük bir sistemin ürünü olduğunu ve bunlardan herhangi birinin zarar görmesinin diğerlerini de etkileyeceğine dikkati çeken Demirayak, şunları kaydetti:'Refah seviyesini yükseltirken biyolojik çeşitliliğe yönelik tehditleri ortadan kaldırmak ve gezegenimizdeki yaşamın devamlılığını sağlamak, insanlığın sorumluluğu altında. Yaşam tarzımızın ve tüketim alışkanlıklarımızın sonucu olan küresel iklim değişikliğini ve biyolojik çeşitliliğin kaybını durdurmak sadece yaşama yeniden saygı duymamızla mümkün. Günlük hayatımızı daha yaşanabilir kılmak ve hükümete, sanayi liderlerine değişime gerçekten ihtiyaç duyulduğunu anlatan doğru bir mesaj vermek adına atabileceğiniz basit adımlar var. Örneğin, su miktarının farkında olmak, ev ve işyerinde kullanılan enerji miktarını azaltarak yalnızca faturalara değil iklim değişikliği üzerindeki etkiyi azaltmak, beslenme alışkanlıklarına biraz daha dikkat etmek, çevreye daha az zararlı ekolojik ürünler tercih etmek, yakın mesafelerde arabaya binmek yerine yürümek, bisiklete binmek veya toplu taşıma araçlarını tercih etmek bunlardan sadece bir kaçı.''
ntvmsnbc
Doğal kaynakların korunması konusunda toplumun her kesimine önemli görevler düştüğünü ifade eden Demirayak, yaşanan yüzyılda, daha önce rastlanmamış çevre sorunlarıyla karşı karşıya olunduğunu bildirdi.
Dünyada yaşamın sürekliliğini sağlayan hava, su ve toprak gibi doğal kaynakların hızla kirlendiğini, azalıp, yok olduğunu belirten Demirayak, ''Aynı zamanda her gün 100'den fazla canlı türünün nesli tükeniyor. Sürekli bozulma ve tükenme, nüfus artışıyla beraber daha da hızlanıyor'' dedi.
Yeryüzündeki yaşamın, birbiriyle iç içe geçmiş parçalardan oluşan büyük bir sistemin ürünü olduğunu ve bunlardan herhangi birinin zarar görmesinin diğerlerini de etkileyeceğine dikkati çeken Demirayak, şunları kaydetti:'Refah seviyesini yükseltirken biyolojik çeşitliliğe yönelik tehditleri ortadan kaldırmak ve gezegenimizdeki yaşamın devamlılığını sağlamak, insanlığın sorumluluğu altında. Yaşam tarzımızın ve tüketim alışkanlıklarımızın sonucu olan küresel iklim değişikliğini ve biyolojik çeşitliliğin kaybını durdurmak sadece yaşama yeniden saygı duymamızla mümkün. Günlük hayatımızı daha yaşanabilir kılmak ve hükümete, sanayi liderlerine değişime gerçekten ihtiyaç duyulduğunu anlatan doğru bir mesaj vermek adına atabileceğiniz basit adımlar var. Örneğin, su miktarının farkında olmak, ev ve işyerinde kullanılan enerji miktarını azaltarak yalnızca faturalara değil iklim değişikliği üzerindeki etkiyi azaltmak, beslenme alışkanlıklarına biraz daha dikkat etmek, çevreye daha az zararlı ekolojik ürünler tercih etmek, yakın mesafelerde arabaya binmek yerine yürümek, bisiklete binmek veya toplu taşıma araçlarını tercih etmek bunlardan sadece bir kaçı.''
ntvmsnbc