TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

ilk ciddi askeri kontrol noktasi ve kisa bazen keskin bazen komik diyaloglar yaşiyoruz
Motordan inmeden ehliyet ruhsat ve kimliği uzatiyorum , bir asker alip , başka bir asker geliyor , Hayrola diyor asker , hayir olur inşallah kardeşim diyorum

Yolculuk nereden nereye diye soruyorlar
Yolculuk bu sabah batmanda başladi ama buradan sonra ilk durağim şirnak olacak ama sonrasi için çok emin değilim
Nereye gittiğini biliyor musun diye ilave bir sorunun peşinden sen burali değilsin anlaşilan
Ben buranin pilakasini bile bilmem diyince , sen nereden geliyorsun diye soruyor Mehmet
Anlatayim diyip ekliyorum , ben 15 gün senelik izindeyim ve iznim bir kismini bu bölgede gezerek geçireceğim
Gülüyor adama deli misin diye sorarlar diyor , google bilir misin diyorum ? biliriz tabi diyince google ye yaz delimengi diye çikar birkaç sayfa , gülüşüyoruz karşilikli
Birden gülen adam gidiyor ve otoriter bir sesle , çantalarda ne var ?
15 gün için kişisel eşyalarim var
Açabilirmiyiz diyince , tabi ki diyip motoru sağa çekmek için izin istiyorum
Çantalar üstün körü araniyor , asker biraz sert biraz yumuşak ama daha çok orada oluşumdan şaşkin
Aradaki diyaloglardan bir cümle ( başi sonu bende sakli ) bu aramalar için bize kizmasin şirnaklilar onlar tüketti şansini

Kesinlikle fotograf çekme diye israrla uyariliyorum , açikçasi bu iş çok aptalca geliyor bana
Sanki istesen çekemeyeceksin , bazi kiliselerde de var bu tür şeyler

Ama hiçbir şey canimi sikamaz , kardayim yediğim dayaktan seviyorum

Belki bir kürek de ben sallayamadim
Yahut benim bebelerim beklemedi alin terimin karşiliğini
Evet cudi nin gölgesinde ,inmedim derin ocaklara
Ama sevdim memleketimi namusumla
Seni çokça yoksul olmayan ülkemin teröre ve kana bulanmiş topraklarinda da sevdiğim oldu
Sen bile bilmezsin kaç kere bana iliştirdiğini , sevgisiz bir adam olma yaftasini
sevmek sadece 60 kiloluk bir insan bedenin de ise söylediklerinin hepsinde haklisindir , ama sevmek daha kocaman bir şeydir
severim ülkemin çocuklarini ve sevdiğim çocuklar sidik kokuyorsa da , öperim
benim için sevmek biraz daha başka anlamlarda dir belki de
ama Antalya da ki çiplak Rus bedenleri de seviyorsam bunun için kendimi suçlu hissetmem
hele kimseyi aldatmiş hiç hissetmem
eğer ortada bir aldatmak varsa , ben kendime sadik kalmiş olmayi seçerim
ama Allahtan pek gitmiyorum Antalya ya

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

Az gittim uz gittim şirnak dan içeri girdim yol doğrusu eğlenceli ama yüksüz motorla gitmek lazim , canimi okudu bu yük , özellikle yüksek rakimli yerlerde kahrediyor insani , eğer Hakkari de çadir kurmak olmasa atardim yolda yükün yarisini
Buraya kadar tamam , Van dan dan Hakkari ye kadar tamam ama bu aradaki yolu ilk defa gideceğim , ve yolun çok kirici olduğu , bölgeyi bilen her kez tarafindan söylendi

Kaza ile çekilmiş bir fotograf çektiğimin farkinda değilim

Arkamda bir işletme var , 2 tane arkadaş gurban gel sana çay demleyek diyorlar ama nasil tatli insanlar anlatamam , sağolun yolum uzun diyince , o karşi neresi biliyor musun diye sorunca , anlatiyorum 15 dk falan , ya sen kimsin kardeş bu denli biliyorsun deyip birkaç adim atinca sen dur orada aga ilişme bu tarafa diyorum , benim tarafim yok , ortasindayim dağlarin diye yüksek sesle nağra atinca , delisin sen belli ama buralara gelmek için deli olmak yetmez , belli ki sağlam adamsin , Allah yolunu açik etsin diyor
Benden o ses nasil çikti bilmiyorum ama , karşimdaki cudi ye bakip bir bağirmişim ki , hepimiz ayni toprağin çocuklariyiz bu kan ne diye ( yazar benim ya sallamak bedava , yerseniz ), ağabeyler gözü yaşli gelip sarildilar , adamdan saydim kendimi , ne kadar anlatsam, anlatmaya çalişsam boş , işte belki de ! en çok bu yüzden tek başina yolculuk yapmak

Ha bu arada karşisi gabar dağlari ve cudi , yazi kişi sert olur baharinda , hayat yürür hayata oluk oluk , dağin arka tarafinda ki yol , şirnak silopidir , g ö r ü m lü köyü bende başka konudur

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

Alpler falan hikaye dememek lazim ama buralar gerçek den fena bir yer , kismetse baharda yada yazinda geleceğim buralara ama sanirim bu sefer van üzerinden olur

Eğer sarp kayaliklari ve nefesinizi kesen yükseklikleri mesafe kavraminin bitip boyut değiştirdiği platolari seviyorsaniz , şirnak Hakkari ve Van arasini tek geçerim
Buralarda insanlar 1500 metre rakimdayken 3000 rakimli dağlari gösterirken tepe diye bahsediyor

şu sol taraftaki yolu birazdan tirmanmaya başlayacağim , keşke daha düzgün bir fotograf çekebilseydim , alttaki linkte fotoğrafin gerçek boyutu var , eğer gitmek isterseniz iyi bir ölçü olur , çildirtacak kadar rahatsiz bir yol , ne inmesi bitiyor ne çikmasi , 15 dk içinde yüzlerce metre inip çikabiliyorsunuz

http://www.gezginmotorcu.com/resim//guneydogu2007/731a.jpg

Benzinim bitmese kafami kirarim ama Allahtan sürekli yedek benzinim var ,

21332 km Hasankeyf den yola çikdiğima göre şimdi de km 21561 olduğuna göre kabaca
Saat 11.30 ve 230 km yol gitmişim ne kadar hizli gitsem de , çok yavaşim bu gün zor biter ama hava kararmadan sağlikli bir yere çikmaliyim

Artik Hakkari dağliklari başladi uzun zaman bu yolu tepeceğim

Burasi ortasu , önemli ve kiritik bir yer ayni zamanda ,

Uzun bir asfalt düzlüğün peşinden ve hafif de virajli bir rampayi 150 km ile çikipda karşimda bu yolu görünce , sağdaki uçurumu gördüğümde şimdi yandik dedim , halen nasil sağ çiktim anlamiş değilim , sanirim evdekilerin ettikleri dualar bu işlere yariyor , bu yol böyle 30 km kadar sürüyor malisef ve o yükle bezdirici

Güzel manzara

Bu köyde duracağim diyorum ama az arkamda bir kontrol noktasi ve durduğumu görmesinler istiyorum , kiziyorlar durunca , biraz devam et reno durumu hakim

Artik fazlaca operasyon bölgesindeyim , biraz yavaşlayip durmak istiyorum , bir kaçda fotograf çekmek niyetim var , susuzluk da cabasi derken , o p e r a s y o n d a bir birlikle karşilaşiyorum ve onlari geçene kadar durmak istemiyorum

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

O p e r a s y o n d a bir t i m e rastliyorum , işleri gerçekten çok zor olmali , tepeleme dolu sirt çantalari s i l a h m ü h i m m a t sicak ve bitmek bilmek bir yürüyüş , sonra akillarda belki , nasildir ö l m e k duygusu , neyse girmek istemiyorum bu kisimlara , Allah herkezin yardimcisi olsun

Artik delicesine bir vadi içindeyim , bu virajdan birkaç yüz metre sonra zap suyu ile selamlaşacağim , sanirim dünyada gördüğüm en güzel manzaralardan biridir , burasi başka bir yer , anlatamam , fotografini çekmek lazim aslinda , ama malisef yasak

Biraz anlatayim başinizi kaldirdiğinizda üst noktasini göremediğiniz karşilikli iki dağin arasindasiniz
Yolun genişliği iki aracin anca geçeceği kadar , sağ tarafta 2 yada 3 metre eninde hizla akan bir su ve yükselen kayalarla birlikte bir viraja giriyorsunuz
Virajdan çikmaniz la birlikte karşiniza 3 yollu bir meydan çikiyor , bir köprüden zap suyu üzerinden geçiliyor , sol tarafta bir balik lokantasi , biraz terk edilmiş durumda ama genede iyi gözüküyor , 3 yönede ayri ayri kurulmuş askeri kontrol noktasi , sol taraf Beytüşşebap a çikiyor diye kalmiş aklimda , sağ taraf benim yolum Hakkari istikameti , burasi ayni zamanda inanilmaz ürkütücü bir yer , akşam bu yolda kimse olmadan yürümek isterdim , insan hayvan değil , böcek olmasa bile ürker insan burada

Arkamda bahsettiğim meydanlik kaliyor , çok belirgin değil ama burada fotograf çekmek ciddi anlamda yasak , çaktirmadan bir şeyler yapmayi yakişiksiz buluyorum , uzun uzun rica ediyorum ama nafile sonuç vermiyor , biraz kizdiğimi fark eden bir asker ( sanirim rütbeliydi ) gel birader sen çek hele motorunu biraz daha sağa da bir mola ver , bu meret sinirle öfkeyle kullanilmaz diyince hayli , şaşiriyorum ama o şaşkinliğimi normal karşiliyor bir halde gülüyor
Kadiköylü derler mi sana diye soruyor , diyen olmuştur da sen ne biliyorsun diyorum , adin sanin belki de telsizlerde okunuyordur diye hiç geçmiyor değil mi aklindan diyor
Varsa yoksa bu meretle yol tepmek dimi , kardeşim burasi Hakkari burada dağlara tepe denir , burada karişir izler bir birine , bak hele şu akan suya , adindan başka anlamlari var ama sen bilmezsin diyor , buradan işesen irakdan içerler deyip gülüyor , bi sariliyorum ellerine ellerimle , ağlayacağim ama gözüm unutmuş ağlamayi
Kendime kiziyorum neden geldim buralara diye , artik içimde koca bir yangin doğu yaldir yaldir yanan nikelaj bir tampon gibi işildiyor , hadi gelde çik işin içinden
Askeri polisi annesi babasi hirsizi kalleşi eşikiyasi gerillasi , -körü topali leşide şehidi de , yanan ormanida kuruyan gölüde , ateş düşen yüreğide , tetiği çeken parmağida , bu memleket bizim, kardeş kardeşi kessede , kimin eli kimin cebinde elin sahibi dahi bilmesede , bu memleket bu asker bu gerilla , bu en iyi bu en berbat en acimasiz ve hayin ve gül goncasi kadar masum , bu memleket iyisi ile de kötüsü ilede bizim ve ben bu memleketin bu iyiden en kötüye lazi çerkezi kürdü acemi ve arabi yani akşam evinde televizyonda iyi haberlere sevinirken kötü haberlere üzülen biz , yani hepimiz , işte o kocaman biz hepimiz kardeşiz

Neyse konuya dönelim burada çişim geldi , e malum ihtiyaç sahibi insan oğlu
Burada zap suyu ile aramda birkaç metre ya yok ama birazdan metreler çok yükselecek gibi gözüküyor yol harita ile aramda bir anlaşmazlik var ama bakalim hayirlisi

Çik çik çildiracağim , rampalardan birini çikarken kafa kafaya geliyorum kamyonun biri ile , karşidan gelen kamyonun sağ tarafina nasil girdim nasil çiktim bilmiyorum ama kamyoncular duruyorlar bir an hava iyice isinmaya başladi , derken sürpriz bu geçit dağlarin diğer tarafin da olmaliydi , saate bakiyorum olmuş hayli , akşam nerede kalacağim belli değil , salak salak gidiyorum ama hiçbir fikrim yok

Bu geçidin manzarasi çok iyi , ama biraz yukarimda karakol varmiş , aşağida kontrol ediyorlar fotograf makinemi , oranin fotografini çekip çekmediğimi anlamak için kurcaliyorlar ,bu iş biraz sürüyor , sonra abi sen baya gezmişsin maşallah
Biraz fotograflarla baş başa birakayim sizi en azindan bu günlük bu kadar yeter diyelim , zaten her yer böyle ama açikcasi çektiğim fotograflar çok yetersiz kaliyor , yolda durup oyalanmamam için israrla uyariliyorum

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

Sen de bakiyor musun acep yilgin yorgun fotoğraflarima
Ben bakiyorum bazen sana , en sevdiğim hali yüzünün , hani şu sol göz bebeğime işlediğim
işte ben şimdi senden bakiyorum Hakkari ye ,
Nereden geliyorsun , nereye gidiyorsun diye soruyor zabitler , avazim çiktiğinca susuyorum , senden gelip sana gidiyorum ve tek sen biliyorsun
Ben şimdi bu yilgin , yorgun ama memnun yorgunlundan bir haldeki bu fotografta , kendinden ne kadar eminsem o kadar uzak kibirden , sabahin yedisinden bu yana , gözümü açtiğim batmandan çizreye ve şirnak üzerinden gabarin kuzey gölgeliklerinden , Beytüşşebapin güneyinde kalan yolda , Hakkari siradağlari boyunca , sat dağlarinin eteklerinden cilonun sol yamacinda ilerliyorum , ve sen sol gözümdesin , kiriyorum yolu , dağlara tepe geliyor gözüme , zaten burada her kez tepe diyor
şimdi sen bi olsan var ya , böyle mahsun öksüz çocuklar gibi boynu bükük kalmam buralarda
Findiğim kiziyorsun bana ama sende biliyorsun , sevdiğin adama yakişiyor bu haller , aradiğim nedir buralarda bir sen biliyorsun belki de
Yağmurlu bir istanbul akşami beni terk edişin aradan geçen on yilda , on dakika gibi bana , sanki hiç ayrilmamişiz , birazdan sarilacakmişiz gibi , dağlar öyle alçak ki , başimi ardima çevirince kokun geliyor yaylalardan


Burada bir ev üzerinde dedelerimizden miras kirmizi bir bez den çok öte
içerde büyük bir abi var , devlet de sayiyor , halklar zaten onun
Evinin önünden geçiyorum , buradan sağ geçmeme izin veriyor adimdan habersiz , dokunmayin diye konuşurken benden bahsediyor , oda biliyor iyi bir adamim ben , sade deli değilim ben , kimse değilse o biliyor , o buralarin efendisi , yerin üzerindekilerin ve altindakilerin t… a …. ….. si , taniyor duygulari , dağlar taşlar fisildiyor ona her şeyi , o yolcu diyor , kazara gördüklerini kendine saklar diyor dağlar taşlar ve zap suyu
Suyun öte yanini yani meisi beldiğimi bilen var , biliyor Hakkari ben gitmedim meise suyun öte yanina yağmaya katilmadim ege de !!

Buralar böyle çok dağ az toprak biraz da insan var , bedava ölenin haddi hesabi yok , ölen devlet bizden , ölen halk bizden , öldüren de bizim , ölende , hayinda bizden çiyanda , ne s..kim milletiz doyamadik kesmeye kendimizi , yazik hepimize pusular kurup duruyoruz bir birimize yolumuzu kesiyoruz bazen haraç bazen can aliyoruz , almak vermek işi bitmiyor , ölmek zor işde çok mu kolay öldürmek , bir ananin yüreğine ateş düşürmek çok mu kolay , çok mu kolay oğlu ölen bir ananin oğlu olmak
Buralar da yüzlerce yildir bitmemiş aci , mevsimler bile başka dert başka bela , 3 metrede karmi olurmuş patos …

Bütün yollar bir birinin ayni , ayri olan taraflar anlayişlar , aslinda her kez biliyor her şeyi ama ölen dahil herkes biliyor fazifesini

Bu köy zap suyunun şirnak van istikametinde solunda kaliyor , yikik dökük bir köy
Artik bir çay içemezsem beynim çatlayacak ağridan , derken giriyorum köye bir tarafindan , amcalar var 50 ila 60 yaşlari arasinda , yanaşip selamünaleyküm babalar diyorum , hepsi bir birine bakiyor acaba kimi taniyor diye sanki , motordan inmeden ve stop etmeden , en yaşli olanina bakip , amca ben çok yoruldum kusura bakmayin siz muhtemelen oruçlusunuz ama ben yol hali değilim , eğer sakincasi yoksa burada kenarda bir mola verip bir çay demlemek istiyorum diyince , içlerinde biri var onun yüzüne bakiyorlar , abi gel kardeşim biz oruçluysak kendimize , sen misafirsin in hele motordan ne lazimsa yapariz diyor , diğer ağabeynin yüzüne bir bakiş atiyor , atiyor diyorum ya valla elle tutulur bir kocaman bakiş var ortada , resmen görüyorum bakişi , neyse abide aliyor ama mevzu 3 saniye falan bir sürede oluyor bu işler , bakişi alan abi anlayamadiğim bir isim telafuz ediyor , kardeş misafirdir , hemen çay demleyin en iyisinden , bana da soruyor kaçak içersin dimi babam , ufak ama hakim abi arkadaş nerede karşina ne çikacağini bilir , habari vardir çayin cinsinden
Hocam benim yanimda tüpüm çayim var , yapmak 10 dk sürmez zaten , hiç zahmet etmeyin diyince , abi yer açip , gel hele kardaşim sen başka yerde içersin çayini , misafirimizsin eşiğimize gelmişsin yok zahmet , burasi senin evin dilediğince kal sana yemek de verelim kalacak yerde , paran yoksa parada verelim ama zahmet deme , zahmet yok mutlu oluruz
Arada tatsiz basit bir olay oluyor , onlarla aramda değil yalniz , ama konu benim köye girişimle ilgili , fazla detayina girmeyip konuya döneyim ,köyden ve hakkariden hizlica çikmam gerekiyor , aslinda kalirdim ben burada ama işin boyutlari değişik , ya 3 tane ilçede kalacaksin yada çikip gideceksin hakkariden , zaten burada anliyorum gece buralarda kamp yapamayacağimi , ilerde bununla ilgili bir söz işiteceğim cilo buzuluna çikmak hayalden bile öte ciddi imkansiz bir şey , kafam bozuluyor , ev sahiplerine açiyorum durumu deneme bile diyorlar ,istersen gece burada kalabilirsin , yarin yaylalara gidenlerle göndeririz seni bizim kiyafetlerden de giyersin ama kardeş sen çok oyalanma buralarda , buralar yaşayanlara bile tehlikeli , çok zor zamanda gelmişsin diyorlar , yazin gelseydin keşke çikardin oralara diyorlar
Samimi geliyorum onlara anladiğim kadari ile çok yakinlik gösteriyorlar , burada ki sohbeti edindiğim izlenimleri gördüğüm yakinliği tarif bile edemem , hele konuşulan konula çok başka , bizim yaşadiğimiz hayatla ilgisi bile yok , başka diyar Hakkari

Köyden çikarken artik buralar ve gerçekler başka türlü evet biliyordum gazetelerde anlatilanlar gibi değildi her şey ama bu kadar .çok mu başka idi , bize ezberletilenler ve öğretilenler bu kadar mi büyük kandirmacaydi , kendimi kurbaninin onu sevmesini dileyen bir katil gibi hissediyordum , bir süre sağa sola bakmadan gittim , zaten işiydi yolun gidilmek , bende gittim , kadin olsa sevişecek bu kadar rahatlatmazdi yol , evet biliyordum her kez zaten çikmazsin demişti o dağlara , izin vermezler demişlerdi , ama dokunuyordu bu korkmak zorunda olmak durumu , oysa yapmiştim hesabimi kitabimi , iki başka ateş arasinda bile kalmaya razi idim , kimse bana korkma demese olmazmiydi , neden bu kadar çok korkmak zorunda idim , neden bitmezdi bu korkma dayatmasi

Akan suyun adi zap olsa ne olur murat suyu olsa ne, oluk oluk hayat taşimayacak miydi, adi başka olsa, ben yaninda hizla geçerken , bana koşan bir çocuğun yüzünde , fotoğraf makinemin netle yemediği , yahut hiç oluşmamiş düşük yapmiş bir kadinin zavalli bebeği gibi bir ifade idim

Devam edecek

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

Köyde verdiğim mola iyi geliyor , kafamda bölük pürçüklüğünden anlam veremediği bir çok parça birleşiyor , iyi ki girmişim diyorum , ne çok mola sancim var miş , yalniz bezdiriyor bazen yoldaki mecburi aramalar , asker genelde iyi , aslinda burada biraz bu konuya değinmekte fayda var , bu işi meslek olarak edinmiş eğitimli arkadaşlar , yani r ü t b e l i p e r s o n e l hayli iyi davraniyor size , iyiden kastim normal davraniyor yani , insan iyi diyor zira , çok gereksiz sert muamele etmeye çalişanlarda oluyor , bunu sadece kendim için söylemiyorum , kisitli bir bölge dişinda zaten işleyen bir trafik var ama bu trafik her hangi bir büyük şehrin ara sokak trafiğine anca yaklaşir , üzülerek söylüyorum ki , mecburi vatani görevini yapan yurttaşlarimiz biraz gereksiz sertler , her hangi bir şekilde merhaba yahut buna yakin iyi bir iyi bir sözcük kullanilmiyor , biraz da şaşkinlar zaten orada oluşumdan , ama istisnasiz hiç kimse gezmek için oralara gidilebileceğini ihtimal içinde tutmuyor , Hakkari yezisinin son kisminda buna uzun uzun değinmek lazim :::

Sanirim bu köprü şimdi h a v ay a u ç u r u l m u ş olmali

Bu şekilde harika manzaralari olan kaç tane sayisiz boğaz geçtim bilmiyorum , biraz gicikliğim tutu ve durup enfes bir fotograf çekemedim , buna birde zamanin daralmiş oluşuda eklenince , fazla oyalanmak istemiyordum

Saat 13.30 gibi bir yol ve zaman hesabi yapmiştim ve eğer bu şekilde devam ederde gece için vana girecek olursam , karanlikta 30 dk kadar yol gitmek zorunda kalabilirdim , sanirim o molada karar vermiştim , ya Hakkari de kamp yapacaktim yada van gölü kenarinda Edremit te , hesabim hep bir yaninda geceyi Van da geçirme durumu vardi , en uzun yola göre hesap yapmam ve işimi biraz garantide tutmam gerekiyor , ve bu sefer lastiğim patlarda 40 dk fazladan zaman lazim bana diye düşündüğüm o fazladan zamanda artik , yolda olma zamanindan çikip sürüş zamanina girmişti , bunun için biraz kizmadim desem kendime yalan söylemiş olurum , insan ne olursa olsun buralarda gezerken fazladan 2 saati tutmali zulada

Bolca gözüküyor aslinda bu tarzda manzaralar ama pek fotoğrafa yansimamiş , o yüzden anlatayim , zap suyunun üzerinden iple teleferik şeklinde bir işlem yapiliyor malzeme ve insan taşiniyor , bu tür durumlara rastladiğimda hep hizimi kesmeme arzusunda olduğumdan doğru düzgün fotoğraf çekemedim , bu abide suyun diğer yanindan ipin ucundaki 1 kadin ve 2 çocuğu çekiyor

Bunu yola çikmadan günler önce çikarmiştim , sirf bu iş için bir gps aleti almam gerekiyormuş , en azidan koordinatlari var , kendi bulunduğum yerle hedefim arasindaki mesafe üzerinde bir tahminde bulunabilirdim ama kismet seneye inşallah

Buralarda bir yerde içeri bir yol giriyor , yeri tarif etmekde zorlaniyorum ,belki bu fotografi çektiğim yerle arasinda çok daha fazla bir mesafede olabilir ama bu rayi , kertenez almiştim diye hatirliyorum, neyse konuya dönelim elimdeki bulgulardan anladiğim kadari ile cilo dağina çikan yolun başlangiç noktasini bulmuş olmaliyim , bu kadar yükle aslinda o derece sert bir araziye girmek hata ama daha yola çikmadan önce kabul etmiştim , bu makinenin bütün grenajini burada patlatabilirdim , motor hariç her şeyi burada birakip , her yani dağilmiş fari sinyali kalmamiş bir motorla dönebilirdim istanbul a , bence buna değecek bir mücadele olurdu da , ki genede çok daraldiğim yerde çantalari çikarmak da vardi hesapta ama aslolan kendimce güvenli bir mevzi bulup tüm eşyamla beraber gece kampimi yapmakti
Neyse uzatmiyim daldim yürüyorum , yol o kadar fena değil bazen çok yavaşlayip durma seviyesinede geliyorum , yalniz ilk çikarken sol tarafima baktiğimda içim gitti üzerinde bulunduğum çorak yolun yüksekliğinden
Derken 4 km kadar ya gittim ya gitmedim , tozu dumana katarak bir araç geliyor ( aracin özelliklerine ve cinsine girmiyorum , sizde adini yazmayin lütfen , farkindaysaniz b a z i ş e y l e r i y a z a r k e n kelimeleri olduğu gibi yazmiyorum , lütfen buna dikkat edin , bu gezi yazisinin arama motorlarinda bize uzak kelimelerin içinde çikmasini istemiyorum , özen gösterirseniz sevinirim ) , durdum bekledim ezer bunlar beni valla
Hayrola birader nereye gülen bir ses tonu ile , geziyorum öyle kafama göre valla biraz mahçup bir ses tonu ile
Kardeşim manyak misin sen Antalya sandin burayi sen heralde , sarhoşmusun sen , yok canim ne sarhoşluğu içmedim ben bişi , adama bak ya geziyormuş kafasina göre , kardeşim buraya kadar gelebildiğine göre akli başinda kabiliyetli bir adam olman lazim , ayip değil mi buralara çikmaya çalişiyorsun diyince , ben kimseye bişi yapmadim k o m u t a n i m diyorum , kardeşim burasi o p e r a s y o n bölgesi , çik git hakkariden zaten az öncede köye girmişsin , her kese geziyorum senelik izindeymişim diyormuşsun , çik siktir git hakkariden adam biraz korkar diyince , ( burada ki tüm konuşmalar gir gir şamata ve yüksek samimiyette oluyor , lütfen kelimeleri sert değerlendirmeyin ve bu bölümü gülerek okuyun ben hatirladikça gülüyorum , tüm diyaloglar çok sicakti karşimdaki kişi ağzina küfrün yakiştiği saygin biriydi )
Yav ne korkmasi ben gece burada kamp yapmaya geldim diyince , sen irağada geçersin biraz kassan sanki diyor ama ben dahil herkez gülüyor bana bak , bana iyi bak kafana gece mermi değil tank topu yersin , çik git hemşerim vana git ağriya git çevirmelerde sorulan sorulara verdiğin yanitlarin olduğu yere git , zaten şirnakdan hakkariye herkes biliyor bir siyah motorun geldiğini , hiç kafana göre hayal kurma buralarda gezecem diye , hadi canim sen şimdi buradan bir dön geriye diyince , bari şu ilerdeki tepeden geri döneyim diyorum , tepe dediğim kuş uçumu 3 km falan ama yoldan 10 km civarinda , ulan nerden geldin be başimiza belamisin diyor , 5 yaşinda çocuklar gibi ne olur yazik bana falan diye israr ediyorum , yüz bulduk ya , senin en değerli eşyan fotograf makinendir , ver hafiza kartlarinla beraber , öyle gidip gelmene izin veririm diyor , ben biraz şaşkin bakinca , kardeşim senden ruhsatini alsam parani alsam sen gelmezsin ama bilirim sizin gibi manyaklari en değerli şeyiniz fotograf makinenizdir , çaresiz kabul ediyorum veriyorum , çantalari söküp buraya birakayim bari hizla inerim diyorum , git hadi diyor gülerek , sevmem böyle teker falan işlerini ama orda koyuyorum tekeri ikinci viteste , burada teker yapmak ayip değil diyorum kendime , keçiler gibi yaklaşik 20 km gidip geliyorum bir solukta , tepenin ardinda gördüğüm manzara hiç şüphesiz yolculukta gördüğüm en güzel yer , ( nasilsa fotograf çekmemişim ya , sallamak bedava yerseniz ) ---aslinda zaten bu yazdiklarim hiç olmadi ben oralara girmedim ,
O insanlari hiç tanimadim ve bu tür diyaloglar yaşanmadi bunlar hayal gücümün sinirlari içinde yaptiğim yolculuktur, bunu böyle yazmam gerekiyor ---

Lütfen bunu neden böyle yazmiş dediğiniz yerleri sorgulamayin !!! mutlak bir nedeni vardir

Neyse konuya dönelim çantalari yeniden yüklüyorum , artik karar verdim bu gece vanda geçecek , yarin olacak duruma göre bakilacak ama kafamda 2 başka hesap var , ya yeniden geleceğim buraya , yada seneye van üzerinden daha az dikkat çekip boş ve lastik tipi değişmiş bir motorla geleceğim …

Önümde dağlar ve denizler vardi
Karanlik geceler vardi
Yüreğimde saklayasim vardi seni
Sen şimdi denizi sevmem diyorsun
Geceyi sevmem diyorsun
Etme kadin , bu hasrettir sana önçok verebileceğim …

Yorgun bir Beyoğlu akşamindayim
Etrafimdaki karanliğa aldirmadan! Düşlerimde
Çok sarhoşuz ve yağmur yağiyor
Aslinda orada olmak istemiyordum ama bu sarhoşluk
Senin beni sürükleyişin bu cehenneme
Aklima geliyor diyeceğim ama hiç aklimdan çikmiyor O akşam
O yorgun ve islak akşamda kaybetmiştim seni ve tek nedeni orada oluşumdu
Sanirim bu akşami da hiç unutmayacağim
Bir akşamda seni kaybetmiştim
Bu akşamda yokluğunu kabul ediyorum
Ama burasi Hakkâri
Ve ben senin yüzüne ben bir fahişeyi sevmiştim diyeli oluyor bir on yil kadar

Buradan birkaç km ilerde bir yol ayirimi ve polis noktasi var , duracak gibi oluyorum ama umurlarinda değilim , korna çaliyorum , serbest devam et diyorlar , yol üzerinde iran sinirina devam eden yolun girişinde gene askeriye arama yapiyor , bu arama işi çok zaman aliyor
Daha çok yolum var ve hep yüksek iniş ve çikişlarla , sanirim güzeldere geçidi 2730 rakimla Türkiye nin en yüksek rakimli yoludur
Bu fotograf aslinda da ,suretinde de benim için çok fazla şey ifade ediyor , seneye bundan bir tane daha çekeceğim

Arslan kaya tüneli , buradan sonra daha vana 150 km kadar bir yol var ama bu tünelden sonra Hakkari nin o eşsiz dağliğindan uzaklaşiyorsunuz gene dağliklar var ama o denli heybetli değil ve artik toprak başliyor , vanda havyaciliğin bu denli iyi olmasini anliyorsunuz her yer yeşillik ve su

Artik vanda olduğum kesin

Hava çok soğumaya başlkadi üzerime bir şeyler giymem gerekiyor , o yorgunlukla soğuğa dayanacak halde değilim , bu kamyoncular alem adamlar , doyamadim selam vermeye almaya , sanirim biz motorcular onlardan sonra çileli yolculuklarin sahibiyiz , çizreden aldiğim mandalina harika geliyor bu molalarda , yedim yedim bitmedi valla , yeşil yeşil , hayatta yapmadiğim işi yapip dişliyorum sert yeşik kabuklu mandilanayi
Gerçekten çok yorgunum ama bu kadar keyif verip kendimi bu kadar iyi hissedebileceğim işler için çok daha ağir eziyetler çekmeye de raziyim , çok uzun zamandir belki de 23 yaşimdan beri hiç bu kadar erkek ve aldanmiş salak gibi hissetmemiştim kendimi

Gerçek kadina aşik bir adam
Ve adam tarafindan sevilmekten yorulmuş O kadin
Henüz çiçek açmiş yasak bir aşk
Üç mevsimde ,dört şehirde
Binlerce kilometrede yaşamaya tutuklu
iki ayri hayatin diğer yarilari
Adam ve kadin defter aşk ve pusu
Ve iki dehşet ihanetin gölgesinde
Yaşanmaktadir aşk
Kadin Nusaybin dedir, ama Ankarali
Adam Edirnelidir ama şu an vapurda, çay müşterisi
Hatta elinde çay ve cigara
Kadinsa! şu an babasinin evinde
Ve aydinlik geceye, yenildiğinde, kocasinin koynunda
Ama beyni adamin suretinde

Güzeldere geçidi rakim biraz fazla acayip soğuk olduğunu söyleyebilirim , inişler bitmek bilmeyen eziyetse de , orada olmak fena keyifli

Burasi benim atlamam gereken bir yerdi , seneye yapacağim gezide belki de van bölgesinde bakacağim tek tarihi yapi olacak ,

Bitmiyor bu geçitler , 1000 metre in 1500 metre çik 500 metre in bir şehirdesin durumlari tuhaf bir mevzu , insan salaklaşiyor bu rakim değişikliklerinde , günün bu saatlerinde 10 dk içinde sicaklik 10 derece far edebiliyor rakimdan
Birde not Honda transalp bu yüksek rakimlarda ve ani rakim değişikleri ile ilgilenmiyor bile , çok sohbeti yapilir ya hani , işte şu kadar metrede oksijen yetersizliği falan diye , benim hayvan bundan etkilenmiyor bile

Buda olum vana geldik , işte mevzu budur , kucakla bakayim dağlari fotoğrafidir , van 10 km , ben yolu kirmişim , yol beni karmiş , sevişir gibi gezinmişim ülkemin topraklarinda , bakir bir beden gibiydi yol sevgilim , iliklerime kadar işledi bazen soğu ile ve bazen tenime tuzum karişti , kadinin kokusu gibiydi derin vadileri ülkemin ve ülkemin beyaz tenli kadinlari gibiydi boz kirlar , dağlar esmerdi karaydi gözü ve yüksek di tepeleri , ama ben kumral yaylari sevdim ve seviştim de üstelik , içinde bana ve aşka dair ne varsa yolda yaşadim , benim için biçilmiş tüm kalp kiriklari ve acilari yaşadim namusumla , bir bacak arasindan çok uzak ama deliler gibi boşaldim ülkemin topraklarina motosikletimin kaucuk bazli tekerlekleri üzerinde
Sen beni bazen başka şehirlerde özleyip , görmek isteyen kadin ,beni en çok Hakkari de özle ve kavuş bolu da , her iz alinan yolculuk dönüşünde , mesela seneye haziran sonlarinda

Van gölüne Hakkari den gelişte ilk merhaba

Vana hal bölgesinden girince işiklarda 17 yaşlarinda bir doğan sürücüsüne öğretmen evini sorunca , takip et abi ben seni atarim oraya diyince , bağiriyor ciddi ciddi , burasi beniiiiiim ülkem ulaaaaan , bu deli samimiyet de diğer hayinlikler kadar bizim izin , iyisi ile kötüsü ile biz kocaman bir ! Biziz …
öğretmen evine giriyorum tam iftar saati resepsiyon görevlisi yemekde olmali diyim restrona giriyorum ,ve birden tüm yüzler bana çevriliyor , biraz şaşiriyorum ama sonra pişkinliğe vurup rahat olun arkadaşlar afiyet olsun diyorum , dudaklarda bir tebessüm , bazen gerçekden şaşiriyorum kendime kalacak yer yok , başka biri ile kalabileceğimi söylüyor ,(çok güzel görevli hanim valla içim açildi onca yoldan sonra böyle bir güzellik karşisinda , o geldiğim karanlikdan sonra ciddi melekdi abla ) çok fazla eşyam olduğunu ve kalacağim kişiyi .çok rahatsiz edebileceğimi söylüyorum ( aslinda mutlak denemem gereken bir şeydi bu hata ettiğimi çok sonra fark ettim ) bana kalacak bir yer bulup bulamayacaklarini soruyorum , birkaç telefon açip , şehrin merkezinde şahin otelde yer ayarliyorlar , teşekkür ederip oteli bulup yerleşiyorum

Otelden yana bu sefer çok şansli değilim , insanlar harika ama otelin bazi zayif yanlari var , sicak su için biraz beklemem gerekiyor , oda tam sicak değil ilik dan biraz soğuk neyse hiçbir şey keyfimi bozamaz diyorum , dişari çikip yemek arayacak durumda değilim , odama yemek istiyorum , yemek yeniyor , çay içiliyor ve gezi sorgulanmaya başlaniyor acaba motorun yükünü indirip basip gitsem mi Hakkari ye

Sabah batmandan çikip şirnak ve Hakkari üzerinden Vana gelirken gördüklerim ve girdiğim diyaloglardan şunu anliyorum , burada devlet başta olmak üzere büyük hatalar yapilmiş ve gelen hükümetlerde bunu düzeltecek somut politikalar üretememiş

Bölgenin genel sorunlari çok fazla , bir kere eğitim sorunu var köylerin , insanlarin okula gitmeleri çok zor yada imkansiz , merkezlerde iş değişse de tüm halk merkezlerde yaşamiyor
iş ve istihdam sorunu zaten çok başka mesele , bir çok yerde geçim kaynaği k o r u c u l u k o l m u ş , ve bu iş artik ciddi bir yaraya kambura dönmüş , ayrica bu meslek gurubunun kariştiği ciddi bir suç orani var ve bu oranin içinde ö r g ü t ve ö r g ü t l e r e yardim ve y at a k l i k da sağlam bir oranda yer tutuyor

Ulaşim başka büyük bir handikap ve beraberinde bir çok olumsuzluğunda gerçek nedenini oluşturuyor , yilda 6 ay kapali yollar var , dünyanin en iyi malini da üretseniz , bu ticarete yilda ay kapanan kapana bir bölge de iş yapmak demek , bu durum her yerde belki söz konusu değildir ama ülkenin en büyük sikintiyi çektiği yerlerde yol ve iklimsel ulaşim sorunu var ve halkin çaresizlik boyutunda zamanlar yaşamasi çok olağan bir durum , köyde yaşayan birinin bir mecburiyet karşisinda merkezdeki bir hastaneye gitmesi imkansiz olabilir

Çok kritik yerlerde a s k e r var ve anladiğim kadari ile halkla iletişim halinde olacak yeterli düzeyde insan ilişkileri iyi olan personel sikintisi var , v a t a n i görevini yerine getiren personel s i v i l hayatinda iyi ise iş kolay ama iyi değilse iş zor , toplumda zaten bir yiğin insani bozukluklar var , işte o insanlar öyle yerlerde halk la iletişim halinde personel olunca , karşilaşilan durum her zaman çok hoş olmuyor , gereksiz keyfi sikintilar yaşanabiliyor , ki ben sadece yoldan geçen biri olarak bunu yaşiyorsam orada yaşayana yurttaşlarin işi biraz daha zor olabilir , zaten bölgede konuştuğum insanlarda bundan biraz dert yaniyor

Bu tür sikintilar gözlemlediğim yerlerde polis yok , belki merkezlerde vardir ama bir çok merkeze girmediğim için işin bu kisminda ,konuyu daha doğru anlamak adina , yazdiklarimi güzergahim üzerinde değerlendirmek de fayda var
Sanirim , sanirim diyorum zira sadece fikir yürütüyorum , polis olmayişinin nedeni de , ellerindeki imkansizliklar olmali , devlet kurumu olarak ,buralarda yerleşik olarak halka yakin yaşayacak teşkilatlarin , çok fazla imkan sahibi olmasi gerekir , en azindan karda kapanan yollar paletli araçlari olmali ki her şeyden önce de bölgenin iklim koşullarinda hareket edebilsinler ama bildiğim kadari ile s i l a h l i k u v v e t o l a r ak o r d u dişinda bu kendi güvenliğini sağlayacak yeterlilikte birim yada kurum yok , ki onlarda ki de ne derece vardir ayrica değerlendirilecek bir konu

Benim anladiğim buralarin normal yaşama kentlere ya da kasabalara dönmesi , dönüşmesi hayli zor , buralari ülke genelinden biraz ayirip , farkli ve daha büyük yaklaşimlar ve yatirimlar geliştirmek lazim
Halkin yaptiği gözle gözüken bir üretim yok , üretim yapacak bir durum da gözükmüyor aslinda ama sanirim devletler bu işe yariyor olmali , bu işlerin çözümü devletin işi olmali , insanlar çalişip bir şey sahibi olmak isteyebilmeli , önce çalişacak iş olmali satin alma gücü oluşmali ,sonra rant sağlanmali ve sair çok anlamam da zaten bu işlerden ya neyse

Bir gezgin olarak gittiğiniz istisnasiz her yerde ve her etnik kökenden insanin yaşadiği bölgede çok iyi karşilanirsiniz , bölgenin kendi içinde tartişmasiz sorunlari vardir ama siz bir misafir olarak gittiğinizde bu sorunlarla yüzeyselliğin dişinda muhatap değilsinizdir , yani kimse size şöyle böyle diye atip tutmaz , zaten her kez kendi derdi ile boğuşuyordur , bölge ülkenin en güvenli bölgesi değilse de , motosikleti ile yolculuk yapan biri olarak genel bir sikinti yaşamazsaniz , polis karakollari ve polisler sicak kanlidir , karakolun bahçesinde çadirinizi kurabileceğiniz söylediğinde şaşirmayin bile , sizi çay ikram etmek için yardima ihtiyaciniz var mi diye çevirebilecek kadar sicak yaklaşimlar görebilirsiniz , beraber fotograf çektirmek istediğiniz polisler sizi genelde geri çevirmezlerde
Ayni şey askeri noktalarda geçerli değildir , yakininda bile fotograf çekemezsiniz , ilgili noktanin olduğu her hangi bir yerde fotograf çekmeyi denemeyin , ne siz zor durumda kalin nede onlari zor durumda birakin
Askeri ile kendi düşüncem biraz zor şartlar altinda kritik yerlerde görev yaptiklarindan , bazen gereksiz sert olabilirler ama bu istanbul dan bakinca dün iki tane arkadaşim vefat etmiş olsa , çok sağlikli bir psikoloji de olamayabilirdim , yaşarken çok kizmiştim bazi diyaloglari ama bu gün buradan bakinca , kendime de kiziyorum biraz haksizlik etmiş olabilirim düşüncelerimde
Zaten bu bölge ile en çok zorlandiğim kisim bu anlama ve hak verme işi , kimle konuşsan istisnasiz hakli görüyorsun her kes hakli ama ortadaki hak bir tane


Buraya kadar olan kisim gezinin birinci ve ikinci kisimlari idi , sanirim var birkaç kisimda daha
Devam edecek

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

Sabah ilk fotoğraf saat sekiz civari olmali , eczanede taniştiğim genç bir kadinla konuşuyorum , bu arada inancin tavsiye ettiği ilminüsün gibi bir vitamin hapi var onu soruyorum falan derken birden benim makine el değiştirdi her kes bakiyor , sabah aptalliğim üzerinde kimseye çatmiyorum da üstelik , kafam çok karişik acaba eve mi dönsem diyorum , artik gezmenin anlami kalmadi belki de , anlaşilan son 24 saate kadar geçen 8 aylik zaman sadece keyifli mola sancilariymiş

Önce kahvalti işini halletmek için biraz erzak aliyorum birkaç dilim pastirma sucuk eski kaşar bolca meyve ve biten sallama çay ve birazda şeker , Van da carrefour açilmiş sabah oradan yapiyorum aliş verişi

Biraz sokalar da geziniyorum , nereye gidiyoruz sorusunun cevabi açik ve net , hiçbir fikrim yok
Sahili bulayim diyorum Van kalesine gidelim uyar mi ? sorun yok

Çay demlemek için su almamişim kaleye gelmeden bakkalin önünde duruyorum , kizlar çok fenalar zeka fişkiriyor

Fotograf çekmek için istiyorum ve bakkalin sahibi arkadaş olur diyip içeri gidiyor , geldiğinde saçini başini düzeltmiş bir halde , buyur hocam diyor şimdi istediğin kadar çekebilirsin

Kim ne der bilmem ama ben diyecek söz bulamiyorum , vatandaş biliyor bakacak bu fotoğraflara birileri , nasil saygi duydum anlatamam , anlatamiyorum da zaten halen aklimin sinirlarini zorluyor

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

Kale uzaktan göründü fena meşhur yer ama ben fazla kilim sanirim

Fazla turistlik geldi bana uyuz oldum , o değil bu adamlar buraya gelmese bu işler bu denli ciddiye alinmaz , Çanakkale şehitliği malum o anzak dallamalari gelmese oralarda öyle olmaz ,ingiliz prensi çars keferesi bile geliyor , o değil adamin dedesi babasi buralari bizden almaya gelmiş alamamiş ejdadimizi kesmeye çalişmişlar , bizde onlara hoş geldin diyoruz , ben demiyorum valla ama diyenler mevcut , hatta bildiğim bir aciz yalaka prensle fotografini gösteriyor bilmemne işte , neyse çok uzaklaşdik konudan
Bu manzara asabimi bozuyor ciddi sinir halindeyim , başka ülke vatandaşlarina açiliyor kapilar ama bize kapali , sonra küfrediyorsun diyorlar , küfrün adi ya ayip ya günah da , ifade edecek uygun cümle yok dilimizde

Aslinda Edremit e dün akşam gelip çadirimi kuracakdim ama hava baktim çok soğuk , beton bir yerde kalayim dedim , zaten faranjitim azmiş kaşinmanin anlami yok diyip geceyi kapali bir yerde geçirmiştim

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

Biraz da kisaca van gölüne değinmek lazim dimi
Daha önce gitmediyseniz şunu çok rahat diyebilirsiniz , aga bizi Van da göl var diye kandirmişlar , burasi bildiğin deniz , Van denizi
Acayip sinek var ve bu sinekler ilaçlanmiyor , gölde yaşayan inci kefali baliğinin yegane yiyeceği bu sineklermiş , bu tabi ayni zamanda , him o baliktan yedin mi peki sorusunun da hayir cevabini içinde barindiriyor
Dediğim gibi burasi bildiğin deniz suyun tadina batkimda fena değil

Demliyorum tabi ki çayi mi , sevgili dostum abim cenke teşekkürler ocak için , hiç şüphesiz yanimda en çok işime yarayan araç ti

Gidiyoruz ama nereye , yav ben eve dönsem de olur ama

Sen hiç Akdamar adasina gittin mi Yusuf , gitmedim valla , o zaman beraber gidelim madem sen nereye gideceğini bilmiyorsun , olur valla , bu gün dinleneyim biraz

Deli misin sen , ha evet ben delimengi

En çok neyin fotografini çektin , tabelalarin

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

Kil payi yetişiyorum adaya kalkan takaya , siz benim taka dediğime bakmayin , kaptani feribot diyor ama acayip tatli adam , kiz olsam gerçi annem sen kiz olsan baban katil olurdu diyor ama neyse o da başka konu dalmayalim şimdi

Atiyoruz kendimizi feribota , gurup Kaliforniya dan gelmiş yarisi Türkçe biliyor ve istanbul Kadiköy deki çiyayi biliyor , tesadüf buya Perşembe akşami yemeğe gitmiştik , istanbul Kadiköy diyorum ! abiler den biri , çiya diyor , makinemde orada çekilmiş fotograf var , enteresan diyaloglar yaşiyorum , kefere din ve memleket kardeşlerim Kaliforniya dan gelmiş beraber yilmaz Erdoğan dinliyoruz , biz ne zaman içsek köfte geç gelir diyor yilmaz Erdoğan

Yalan yok valla özlemişim istanbul u , gözüm marti ariyor valla
Arkadaşlarim geliyor aklima , gitmenin belki de en iyi yani geri dönecek olmak
Arkadaşlarim demişken dönünce birkaç fahişe ile keseceğim diyaloglarimi , hatta eve dönmeden biri ile vedalaşir gibi de oluyorum ama kismet geçtiğimiz pazara imiş , acaba nasildir , birinin kendinden bir gezi yazisinin içinde fahişe diye bahsedildiğini okumak
Ama gene basalim üzerine kimse kimseye kötü diyip kötüleyemez , anca tanidiği birini kötüler

Güzel tepe buna daha yukardan bakmak lazim mesela gün batiminda

Ada için yada kilise için denebilecek fazla bir şey yok , ada ufak bir ada , kilisede bildiğin tarihi eser ama sanirim satmaya kalksan bununla bir Van ili alinir , ben 100 milyar vermem valla
Ada ile yada kilise ile çok bir yorum yapmaya luzum yok kanimca , zira internette bolca kaynak vardir sanirim , sanirim diyorum zira bakmadim bile , zaten buraya biraz hatir için biraz da çok yorulmadan gezeyim diye geldim
Adanin ve kilisenin fotograflari biraz kasacakdir , o yüzden az az atacağim

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

http://www.gezginmotorcu.com/resim//guneydogu2007/924.jpg
http://www.gezginmotorcu.com/resim//guneydogu2007/925.jpg

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

Adamlar içerde ayin yapiyorlar benim telefon çaliyor harbiden türküm ben kardeşim

Ufakdan iskeleye yanaşayim diyorum ama sineklerden daraliyorum ve kiliseye kaçiyorum , kilise serin olduğu için içerde yoklar yada din torpili falan var

Neyse sonunda gemi geliyorda kurtariyorum kendimi , bu arada arkadaşlarla kankayiz , sarmaş dolaş valla , kimin mp3 kimde belli değil karşilikli ikramlar cabasi ama tabi teknede çay demleyerek koyuyorum ağirliğimi birde bakmayin gir girina kefere derim , devlet adamlari ve bizdeki yalakalari hariç severim insan olan herkesi

Kaptan köşkünden ada

Benim buraya çikmam lazim uyar mi ? olduğun her şey bana olur Yusuf , eyvallah

Bu herifi yarin anlatacağim , başka bir alem ama istanbul yaşayan kadinlarin onun gelmesini beklediğini falan saniyor

 

[delimengi]

Ynt: TC Plakalı Honda Transalp Doğu Ve Güneydoğu Yollarında 1

Düşündüm de aslinda bu sohbeti yazmasam daha iyi olacak , aşiri belden aşaği bir durum ama kisa özet arkadaş istanbul a gelmek istiyor fakat burada da durumu rahat , ne işin var istanbul da dedim , burada hayat yok dedi , geçim sikintin yok anladiğim kadari ile diyince , burada seks yok dedi eleman , istanbul öyle değil baksana televolelere diyince , istanbul da tanidiğim senin gelmeni bekleyen kadin yok valla dedim uzun , uzun gülüştük
Bunlara çok takilma falan dedim ama senin için konuşmak bedava , gemiden inince motorun yaninda olacak nasilsa birileri , sen bak dalgana dedi pis pis siritip , çok tatli bir adam ama zihniyet farkinda olmadan biraz bozulmuş , üzülüyor insan böyle şeylere

Anlatmasi çok gerekli değil , yolda taşit değiştirdik

Arkadaş hakli çikti , gerçi böyle durumlar oluyor normal karşilamak lazim motosikletin başinda meraklisi çok tu , tek başina olsa hayli iyi bir seçim hakkim olurdu sanirim
israil li bir gurup turist kafilesi gelmişti , devletimiz onlara koruma maksadi ile polis teşkilatindan arkadaşlari görevlendirmiş , burada bir saate yakin sohbet ediyorum yada değişik sicaklik da insanlar tarafindan alikonuluyorum , akşam çok eğlenceli geçebilir , telefonlar alinip veriliyor , neyse ki yol arkadaşim beni bu durumdan kurtariyor , hadi gidelim artik tarzinda 5 dk mücedele ile vedalaşiyoruz , Van i çok sevdim valla

Halime hatun kümbeti zaten 500 metre mesafe de atlamak istemiyoruz neden se , ben buraya daha önce hiç gelmedim , ne olur bakalim mi , bakariz tabi canim zaten 15 gün bakmaya çikmişim …

Hiç istisnasiz buraya kadar gezdiğim tarihi eserler içinde bana yardimci olmaya çalişan en düzgün insandi , ve bütün yolculuk boyunca tarihi eserlerin olduğu bölgede konuştuğum anlatiklarini dinlediğim tek insandi , yardimlari için teşekkür edip 20 lira verdim bunun çok olduğunu söyleyince , beni rahatsiz etmeyen tek insan olduğu için verdiğimi söyledim , keşke tüm tarihi eserler başina böyle bir adam bulacak kadar şansli olsa
Aslinda burasi hakkinda anlatilacak söylenecek çok şey var ama anlatmayi riskli buluyorum
Risk hakkinda bir örnek vereyim en azindan anlaşilir olsun , burasi aslinda son derece bakiöli bir yer , belirli tahribatlar görmüş de olsa bunlar bölgede yaşayanlar tarafindan kasitli yapilan işler değilmiş , savaşlarda biraz zarar görmüş ,üzerinde top mermisi izleri var
Neyse konuya geleyim , arkadaşa sordum neden buradaki otlari kesmiyorsun diye , verdiği cevap şudur , adini vermek istemediğim kurum otlari kesme onlar akşam zikir çekiyor efendilerle diye bilgi vermiş
Hazir yeri gelmişken , aslinda bir çok yerde buna benzer yerlere gittim ve buna benzer şeyler duydum ama kusura bakmayin çektiğim her yerin fotograflarini yayinlamiyor yaşadiğim ve inandiğim her şeyi anlatamiyorum

Burasi Van in Gevaş ilçesinde bir ilk okul , uzaktan bir fotograf çekeyim dedim ve o bahçedeki çocuklarin tümü koşarak yanima geldi

Fazla değil 45 saniyede falan iş bu duruma geldi , tamam dedim gitti motor

Sonra yaşlari biraz büyük birkaç tane daha öğrenci geldi de biraz rahatladim , giderseniz bu türe ilgilere hazirlik li olun ve benim gibi salaklik yapmayip inin motordan çocuklarla fotograf çektirin

Buralarda çok fazla yorum yapmiyorum , yaşadiklarim biraz özel diyaloglardi zira
Bu camide 4 tane kardeşle sohbet ettik , onlardan ayrilirken gözlerim islanmişti

şu ana kadar 1020 tane fotoğraf yüklemişim bundan sonrasi gezinin diğer bölümünde
Ben eve dönmek istiyorum artik gezmesem de olur , kalani seneye olsun diyorum , ama önce gidip gün batimimda 2400 metrede kendi demlediğim çayi içmem lazim

Devam edecek