Evet Uğur abininde söylediği gibi talihsiz bir kaza yaşadık ve bundan ders çıkarmamak mümkün değil..
Olayı kısaca şöyle aktarayım..pazar günü iki araç çıkalım biraz gezelim diye düşünerek arka bahçemiz olan çavuşbaşına girdik henüz orman yoluna yeni girmiş ve dik rampaları çıkıyorduk ki,yeğenim Yılmaz biraz tecrübesizliği birazda heyecanından çok fazla gazlayıp neredeyse 1 metre mesafeye kadar sokuldu ve bundan sonra olan oldu..rampayı yukarıya doğru çıkarken yılmaz durdu ve kalkamayınca geriye doğru akmaya başladı o esnada sol taraftaki hafif toprak yükseltisine çıkınca bu defa yan devrilip takla atmaya başladı ve 4 üncü taklada ancak durdu araç..
Şimdi buradaki kendimce eksik ve hatalı olanları şöyle bir sıraladım..
1.Öncelikle kulanndığımız aracı iyi tanımalıyız..( Henüz almıştı aracını )
2.kesinlikle takip mesafesini iyi korumalıyız..( Bana çok yaklaştığı için durmak zorunda kalmıştı )
3.olmazsa olmaz emniyet kemerlerimizi takmalıyız..(Aracın içinde savruldular ve dışarıyada düşebilirlerdi )
4.zor olan etap ve şartlara aracımızda koruma can güvenliği yoksa girmemeliyiz..(Bana bişey olmaz dememek gerektiğini düşündüğüm için)
5.Her birimizin severek büyük keyifle yaptığımız bu gezilerde güvenlik ama güvenlik..esas olan budur ve şakası olmaz gerçeğini unutmamak..
Yukarıda sıraladıklarım yeğenim yılmazın yapması (aslında her birimizin) gerekipte yapmadığı şeylerdi ve verilmiş sadakası vardı ALLAH korudu,düşünmesi bile çok kötü şeylerde olabilirdi ki çok şükür ufak tefek sıyrıklarla atlattı ve ben şahsım adına bu işin şakası olmazını yaşayan birisi olarak bütün arkadaşlarımıza sesleniyorum sevdiklerimizle kalmayı tercih edelim...
kalın sağlıcakla...