"Hobinizi meslek yaparsanız keyfi kalmaz..."
Tufan Sevinçel, Türkiye’ye ismini, 1999’da “Yılın Girişimcisi” ödülünü aldığında duyurmuştu. Kendisi, internette insan kaynakları sektörünün kurucusu. Ama onun iş yaşamı dışında çok daha farklı hedefleri vardı; tek motorlu uçakla dünya turu yapmak. Küçüklüğünden beri meraklı olduğu havacılıkta, alabileceği tüm bröveleri aldı. Her türlü hava şartında ya da tehlikede uçmayı öğrendi. Sonunda hobi olarak başladığı pilotluktaki en önemli hedefini geçen yaz gerçekleştirdi. Toplam 141 saatte, 18 ülkenin hava sahasından geçti. “Pek çok zorlukla karşılaştım ama dünyayı yukardan görmeyi başka hiçbir şeye değişmem” diyor.
[attachment=1]
Tufan Sevinçel’in (47) uçaklara merakı, subay babasının havacı arkadaşları sayesinde başladı. Özellikle küçük uçaklar ilgisini çekiyordu. Eğitimini farklı alanlarda yaptı, çünkü havacılıkla meslek olarak ilgilenince bir keyfi kalmayacağını biliyordu.
Bundan 10 yıl önce, Sabiha Gökçen Havaalanı’ndaki uçuş okulu İstanbul Havacılık Kulübü’ne katıldı. Temel uçuş bilgilerini kazandığı PPL brövesini aldı. 2007’de Ticari Pilot ve Aletli Uçuş brövesi, 2008’de ATPL (Hava Yolu Nakliye Pilotu) aldı. Ayrıca helikopter, deniz uçağı ve planör kullanmayı da öğrendi. Neden böyle bir yol izlediğini şöyle anlatıyor: “Havacılığa meraklı birinin iki yoldan birini seçmesi gerek; amatör pilot olarak kalmak ya da profesyonel olmak. Profesyonel olan, bu işi para karşılığı yapar. Amatör ise zevki için. Amatörseniz, temel pilot brövesini (PPL) almanız yeterli. Bu, uçuş için her türlü imkanı verir. Ben diğer yolu tercih ettim çünkü tüm uçak modellerini merak ediyor, kendimi geliştirmek istiyordum. Bir de dünya turu yapma hedefim vardı. Eğer belli bir seviyeye gelinmezse bunu yapmak çok zor. Havacılığın her türlü detayını bilmek gerek. Bu yüzden havacılıkla ilgili her şeyi öğrenmeye çalıştım.”
[attachment=2]
İlk brövesini aldığından beri tek hayali dünya turu yapmaktı. Hedefi, yolculuğa tek motorlu uçakla çıkmaktı: “Dünya turu için rota hazırlarken çok fazla seçim şansınız olmuyor. Çünkü okyanus geçmeniz ya da doğuya doğru uçmanız şart. Dünya turu yapanların en büyük sıkıntısı okyanusları geçmektir. Çünkü hem uzun mesafedir, hem de meteorolojik raporlar sağlıklı olmaz. Örneğin Atlantik Okyanusu’nda meteoroloji verisi alınamıyor ve buzlanma fazla oluyor. Rotayı, ne kadar az deniz uçulursa o kadar iyi olur, diye planlamak gerek. Rüzgarı arkaya almak için de doğuya doğru gitmek daha doğru.”
Böylece rotasını şu şekilde hazırladı: İngiltere, Avusturya, Bulgaristan, Türkiye, Ermenistan, Kazakistan, Moğolistan, Rusya, Alaska-ABD, Kanada, Grönland, İzlanda, İskoçya ve yine İngiltere. Tüm geziyi 37 günde, 141 saat uçup 28 bin 115 kilometre yol katederek bitirdi. Bundan sonra da aynı turu 37 değil, 7 günde bitirmeyi planlıyor.
[attachment=3]
HAZAR’DA MOTOR İKİ KERE DURDU
* Dünya turunun en büyük sıkıntılarından biri, hava sahalarından ve havaalanlarından alınan izinler, ödemeler. Pek çok prosedürü var. Rusya’dan izin almak yaklaşık bir yıl sürdü. Moğolistan’a sadece iniş için 1500 dolar ödedim. Tüm bunları üst üste koyunca gezide 100 bin dolardan fazla harcadım.
* Hazar Denizi’nden geçerken ne Azeriler’den ne de Kazaklar’dan meteoroloji raporu alamadık. İnternetteki bilgiler de kısıtlıydı. Karbüratör tarafında buzlanma oldu, motor havada iki kere durdu.
* Moğolistan’ın batısındaki Bayan Olgiy kasabasından Ulan Bator’a giderken yaklaşık 500 kilometreyi bulut içinde uçtuk. Bu pilotlar için çok tehlikeli bir durum. Vertigo denilen hastalığa yakalanma riski yüksek. Bulut içinde uzun süre uçunca görsel referanslar yok olmaya başlıyor. Bu, mümkün olduğu kadar dışarı bakmayarak ve yanınızdaki pilotla konuşarak engellenebilir. Yoksa tüm yön duygusu yok olur.
* Uçağımızda 110 oktanlı benzin kullanılıyordu. Ama Türkiye’nin doğusu, Kazakistan, Azerbaycan ya da Sibirya’nın uzak noktalarında bu benzini bulmak mümkün değildi. Kamyonla benzin sevkiyatı yaptırmak zorunda kaldık.
[attachment=4]
KÜÇÜK UÇAK ÖZGÜR KILAR
“Küçücük uçakta hiç sıkılmadınız mı” diye soruyorlar ama buna pek vakit kalmıyor. Kontrol etmeniz gereken pek çok şey var. Tek sıkıntı hareket edememek. 13 saat uçtuğum gün bacağımdaki damarlar tıkanmaya başladı. Uçaktan indiğimde birkaç saat düzgün yürüyemedim. Ama bunların hepsine değdi. Çünkü küçük uçaklar insana özgürlük veren makinalar. İstediğiniz irtifaya inebilir, görmek istediğiniz herhangi bir şeyin üzerine yaklaşıp zaman geçirebilirsiniz. Grönland’da buzullara 300 metreye kadar yaklaştık. Kazakistan üzerindeyken de bir deve sürüsüne yaklaştık. Moğolistan’da içinde binlerce atın olduğu sürülerle karşılaştık. 10 binden fazla fotoğraf çekmişim.
OTURDUĞUM YERDE 10 KİLO VERDİM
Beslenme rejimimiz az yiyerek çok enerji alacak şekilde diyetisyenler tarafından belirlendi. Her ülkenin mutfağı farklı olduğundan mümkün olduğu kadar midemizin alışık olduğu besinleri bulmaya çalıştık. Tur boyunca vücuttan su kaybını hızlandıran kahve ve kolalı içeceklerden uzak durduk. Uyarıcı kafein ihtiyacını kafein haplarıyla giderdik. Her gün sabaha karşı 4 gibi kalktık. Akşamları da saat 10 olmadan uyumaya çalıştık. Çünkü her gün en az altı saat uçuyorduk. Sonunda uçakta otura otura 10 kilo vererek döndüm.
[attachment=5]
SAYILARLA DÜNYA TURU
* 37 günde 18 ülkeden geçti.
* İngiltere’den Rusya’nın en uç noktası Bering Boğazı’na kadar 13 farklı zaman dilimi yaşadı.
* Toplam 18470 mil, yani 34207 kilometre uçtu.
* 35 havaalanına iniş yaptı, toplam 141 saat uçtu.
* İkmal yapmadan 1310 kilometre gitti.
* Toplam 4.7 ton yakıt kullandı.
ÜLKELER HAVADAN NASIL GÖRÜNÜYOR
Avusturya Beş bin feet’ten bile bakınca anlaşılıyor; medeniyet doğayı yok ediyor. Kazakistan Uçsuz bucaksız çöller ve stepler. Rusya ve Sibirya: Donmuş topraklar ve yokluklar. Moğolistan Yola ihtiyaç duymayan göçebelerin son sığınağı. Alaska Vahşi ve uzak. Kanada Pasifik’ten Atlantik’e uzanan medeniyet. Grönland Buzdağlarının en serbest dolaştığı ülke. İzlanda Kutuplardan önce son medeniyet. İskoçya Yeşil, doğa, tarih ve yine yeşil. İngiltere Göller ve şatolar.
Deniz İNCEOĞLU - 27 Şubat 2010
http://www.hurriyet.com.tr/cumartesi/13948393.asp?gid=66
Tufan Sevinçel, Türkiye’ye ismini, 1999’da “Yılın Girişimcisi” ödülünü aldığında duyurmuştu. Kendisi, internette insan kaynakları sektörünün kurucusu. Ama onun iş yaşamı dışında çok daha farklı hedefleri vardı; tek motorlu uçakla dünya turu yapmak. Küçüklüğünden beri meraklı olduğu havacılıkta, alabileceği tüm bröveleri aldı. Her türlü hava şartında ya da tehlikede uçmayı öğrendi. Sonunda hobi olarak başladığı pilotluktaki en önemli hedefini geçen yaz gerçekleştirdi. Toplam 141 saatte, 18 ülkenin hava sahasından geçti. “Pek çok zorlukla karşılaştım ama dünyayı yukardan görmeyi başka hiçbir şeye değişmem” diyor.
[attachment=1]
Tufan Sevinçel’in (47) uçaklara merakı, subay babasının havacı arkadaşları sayesinde başladı. Özellikle küçük uçaklar ilgisini çekiyordu. Eğitimini farklı alanlarda yaptı, çünkü havacılıkla meslek olarak ilgilenince bir keyfi kalmayacağını biliyordu.
Bundan 10 yıl önce, Sabiha Gökçen Havaalanı’ndaki uçuş okulu İstanbul Havacılık Kulübü’ne katıldı. Temel uçuş bilgilerini kazandığı PPL brövesini aldı. 2007’de Ticari Pilot ve Aletli Uçuş brövesi, 2008’de ATPL (Hava Yolu Nakliye Pilotu) aldı. Ayrıca helikopter, deniz uçağı ve planör kullanmayı da öğrendi. Neden böyle bir yol izlediğini şöyle anlatıyor: “Havacılığa meraklı birinin iki yoldan birini seçmesi gerek; amatör pilot olarak kalmak ya da profesyonel olmak. Profesyonel olan, bu işi para karşılığı yapar. Amatör ise zevki için. Amatörseniz, temel pilot brövesini (PPL) almanız yeterli. Bu, uçuş için her türlü imkanı verir. Ben diğer yolu tercih ettim çünkü tüm uçak modellerini merak ediyor, kendimi geliştirmek istiyordum. Bir de dünya turu yapma hedefim vardı. Eğer belli bir seviyeye gelinmezse bunu yapmak çok zor. Havacılığın her türlü detayını bilmek gerek. Bu yüzden havacılıkla ilgili her şeyi öğrenmeye çalıştım.”
[attachment=2]
İlk brövesini aldığından beri tek hayali dünya turu yapmaktı. Hedefi, yolculuğa tek motorlu uçakla çıkmaktı: “Dünya turu için rota hazırlarken çok fazla seçim şansınız olmuyor. Çünkü okyanus geçmeniz ya da doğuya doğru uçmanız şart. Dünya turu yapanların en büyük sıkıntısı okyanusları geçmektir. Çünkü hem uzun mesafedir, hem de meteorolojik raporlar sağlıklı olmaz. Örneğin Atlantik Okyanusu’nda meteoroloji verisi alınamıyor ve buzlanma fazla oluyor. Rotayı, ne kadar az deniz uçulursa o kadar iyi olur, diye planlamak gerek. Rüzgarı arkaya almak için de doğuya doğru gitmek daha doğru.”
Böylece rotasını şu şekilde hazırladı: İngiltere, Avusturya, Bulgaristan, Türkiye, Ermenistan, Kazakistan, Moğolistan, Rusya, Alaska-ABD, Kanada, Grönland, İzlanda, İskoçya ve yine İngiltere. Tüm geziyi 37 günde, 141 saat uçup 28 bin 115 kilometre yol katederek bitirdi. Bundan sonra da aynı turu 37 değil, 7 günde bitirmeyi planlıyor.
[attachment=3]
HAZAR’DA MOTOR İKİ KERE DURDU
* Dünya turunun en büyük sıkıntılarından biri, hava sahalarından ve havaalanlarından alınan izinler, ödemeler. Pek çok prosedürü var. Rusya’dan izin almak yaklaşık bir yıl sürdü. Moğolistan’a sadece iniş için 1500 dolar ödedim. Tüm bunları üst üste koyunca gezide 100 bin dolardan fazla harcadım.
* Hazar Denizi’nden geçerken ne Azeriler’den ne de Kazaklar’dan meteoroloji raporu alamadık. İnternetteki bilgiler de kısıtlıydı. Karbüratör tarafında buzlanma oldu, motor havada iki kere durdu.
* Moğolistan’ın batısındaki Bayan Olgiy kasabasından Ulan Bator’a giderken yaklaşık 500 kilometreyi bulut içinde uçtuk. Bu pilotlar için çok tehlikeli bir durum. Vertigo denilen hastalığa yakalanma riski yüksek. Bulut içinde uzun süre uçunca görsel referanslar yok olmaya başlıyor. Bu, mümkün olduğu kadar dışarı bakmayarak ve yanınızdaki pilotla konuşarak engellenebilir. Yoksa tüm yön duygusu yok olur.
* Uçağımızda 110 oktanlı benzin kullanılıyordu. Ama Türkiye’nin doğusu, Kazakistan, Azerbaycan ya da Sibirya’nın uzak noktalarında bu benzini bulmak mümkün değildi. Kamyonla benzin sevkiyatı yaptırmak zorunda kaldık.
[attachment=4]
KÜÇÜK UÇAK ÖZGÜR KILAR
“Küçücük uçakta hiç sıkılmadınız mı” diye soruyorlar ama buna pek vakit kalmıyor. Kontrol etmeniz gereken pek çok şey var. Tek sıkıntı hareket edememek. 13 saat uçtuğum gün bacağımdaki damarlar tıkanmaya başladı. Uçaktan indiğimde birkaç saat düzgün yürüyemedim. Ama bunların hepsine değdi. Çünkü küçük uçaklar insana özgürlük veren makinalar. İstediğiniz irtifaya inebilir, görmek istediğiniz herhangi bir şeyin üzerine yaklaşıp zaman geçirebilirsiniz. Grönland’da buzullara 300 metreye kadar yaklaştık. Kazakistan üzerindeyken de bir deve sürüsüne yaklaştık. Moğolistan’da içinde binlerce atın olduğu sürülerle karşılaştık. 10 binden fazla fotoğraf çekmişim.
OTURDUĞUM YERDE 10 KİLO VERDİM
Beslenme rejimimiz az yiyerek çok enerji alacak şekilde diyetisyenler tarafından belirlendi. Her ülkenin mutfağı farklı olduğundan mümkün olduğu kadar midemizin alışık olduğu besinleri bulmaya çalıştık. Tur boyunca vücuttan su kaybını hızlandıran kahve ve kolalı içeceklerden uzak durduk. Uyarıcı kafein ihtiyacını kafein haplarıyla giderdik. Her gün sabaha karşı 4 gibi kalktık. Akşamları da saat 10 olmadan uyumaya çalıştık. Çünkü her gün en az altı saat uçuyorduk. Sonunda uçakta otura otura 10 kilo vererek döndüm.
[attachment=5]
SAYILARLA DÜNYA TURU
* 37 günde 18 ülkeden geçti.
* İngiltere’den Rusya’nın en uç noktası Bering Boğazı’na kadar 13 farklı zaman dilimi yaşadı.
* Toplam 18470 mil, yani 34207 kilometre uçtu.
* 35 havaalanına iniş yaptı, toplam 141 saat uçtu.
* İkmal yapmadan 1310 kilometre gitti.
* Toplam 4.7 ton yakıt kullandı.
ÜLKELER HAVADAN NASIL GÖRÜNÜYOR
Avusturya Beş bin feet’ten bile bakınca anlaşılıyor; medeniyet doğayı yok ediyor. Kazakistan Uçsuz bucaksız çöller ve stepler. Rusya ve Sibirya: Donmuş topraklar ve yokluklar. Moğolistan Yola ihtiyaç duymayan göçebelerin son sığınağı. Alaska Vahşi ve uzak. Kanada Pasifik’ten Atlantik’e uzanan medeniyet. Grönland Buzdağlarının en serbest dolaştığı ülke. İzlanda Kutuplardan önce son medeniyet. İskoçya Yeşil, doğa, tarih ve yine yeşil. İngiltere Göller ve şatolar.
Deniz İNCEOĞLU - 27 Şubat 2010
http://www.hurriyet.com.tr/cumartesi/13948393.asp?gid=66