Ynt: Çılgın Türk Gülkaynak Girne’ye Ulaştı
Dünya seyahati için denizlere çıktığından beri merakla ve ilgiyle seyir defterinden ve internet sitesinden takip ettiğim Kayıtsız III nihayet döndü
Özkan ın kendi kaleminden ( Klavyesinden) Türk sularına giriş hikayesi ;
''05.06.2009
ANADOLU KIYILARINDA
Selam size memleketimin benzersiz insanları,
Gene bir hayli ihmal ettim sizlere yazmayı.....
KKTC den ayrılıp Antalya uzerine rota tuttugumda biraz yorucu ama hoş bir gece gecirdim....
Sakin suda kayar gibi ilerleyen Kayıtsız cıgımın içinde rahat rahat rahat uyurum diye dusunurken gece 12 de basıma gelen bir olay bana en guzel hoşgeldin mesajı oldu...Battaniyemin altında uyurken bir anda Kayıtsız projektorlele aydınlandı ve buyuk bir gurultu ile guverteye fırladım...Hemen iskelemdeki buyuk boy bir balıkçı teknesi beni yabancı zannetmiş,kırık dokuk bir ingilizce ile ileride aglar var diyor...
Ben de onlara "Ben Turk um Turkçe konusabilirsin "dedim.Bunu duyan gemici kullahlı yaslı reis karedeniz aksanıyla "Ha sen bizim memlekettenmusun" gibi bir seyler soyledi...Bende ona "evet dayı"diye cevap verdim....
Sonra aramızda şöyle bir konusma gecti...
Ozkan:Evet Dayı nedir problem ?
Reis
roblem Yok idur delukanlu...Paluk aglaru vardur onunde ha pak bu iku işugun arasından gececesun tamammi ...
Ozkan:Tamam dayıcım merak etme sen...
Reis:Hadi pakalum solametle cit.....
Ozkan:Sagol dayı rastgele size....
Memleketime geldiğimde,Antalyanın 70 mil açıgında işte beni ilk karsılayan bu Karadenizli balıkçılar oldu...O anda benim için bu aksanı duymanın beni ne kadar mutlu ettiğini tahmin edebilirsiniz sanırım....
Oldukça serin bu Akdeniz akşamında battaniyemin içinde hep o karadenizli balıkçının aksanındaki sıcaklıgını dusunerek hem mutlu oldum hemde gulmekten karnıma agrılar girdi.sabaha kadar 3 adet yuzey agına takılıp kurtulmak için yorucu caba harcamama ragmen bu sekilde memleket sınırlarına girmek çok keyifli oldu....
Gun aydınlandıgında adeta ben canlıyım diyen o görkemli Anadolu daglarının en guzel mavi sularla bulustugu cografyanın içinde buldum kendimi....Iste duden şelalesi iskelemde ,,Antalyanın falezleri...Iste Anadolu işte Turkiye.....Antalya Çelebi marina açıklarında 10 larca tekne eşliğinde marinaya dogru sevgi gösterileri ile ilerlemeye basladık.Sonra bir botla yanıma gelen Marina muduru Artun bey..."Ozkan bey Turkiye Cumhuriyetine hosgeldiniz "dedi....İskele bekleyen Antalyalılarla kucaklastıktan sonra Şampanyalar patlatıldı.,sohbetler edildi...Antalyada 4 dolu ve keyifli gun gecirdim...Gozumun onunden gecen her nesneyi her sosyal olayı dikkatlice izledim....Zaman zaman eleştirsekte ,Aslan yurekli Mehmetlerin,temiz kalpli bacıların yasadıgı Anadolu topragıydı burası...Bu 4 gun boyunca bu degerli insanlar ikramları ile bana bir hayli kilo alıp apar topar Antalya dan ayrıldım...Kemer marinada da bir gun kaldıktan sonra 15 mil mesafedki çavus koyuna gectim..Bu sefer o gorkemli daglardan o coktandır unuttugum sagnaklar basladı..kayıtsız ulkesinde demir yerinde 45 derece yaymaya basladı...60 mili bulan sagnaklardan kaçmak için koyun kuzeyine kaçtım....Gun dogumu ile 24 mil mesafedeki Finikeye dogru yola cıktım..Ruzgarsız havada ama 3 metrelik akdenzi soluganları uzerinde 4 saatlik seyirden sonra saat 10 da Finike marinaya girdim..Yarın Kekova ya ,sonra Kas a gecmek için buradan ayrılıyorum....
Bir sure önce beni telefonla arayıp hoşgeldin diyen Sadun abi(BORO)ye saygımızı göstermek için en kısa zamanda Gokovaya gireceğim...Kayıtsız ı Kısmet ablası ile tanıstıracağım.....
Şimdilik kalın saglıcakla
Sevgiler
Ozkan''
Özkan Gülkaynak'ın neredeyse üç yıldır takip ettiğim gezi rotası ve seyir defterinin olduğu web sayfasının linki ;
http://www.kayitsiz.com/index.html