[USER=173075]@neroarkan[/USER] ,
benim bahsettiğim kamp yerleri Çıralı, Adrasan ve Kaş'ta olanlar. Buralardaki kamp yerleri haklı olarak çadır kampçıları için hizmet veriyorlar. Haklı olarak diyorum çünkü bu gezimizde hem yollarda hem de kamp yerlerinde beklediğimizden oldukça az sayıda karavanla karşılaştık. Kamp işletenlere de hak veriyorum, talep olmadıktan sonra niye bir sürü yatırım masrafına girip de karavancılar için her bir perona temiz ve atık su hattı çeksinler? Bazı yerlerde kanalizasyonla aralarındaki kot farkından dolayı atık su hattı zaten çok zor ve masraflı olacaktır. Bizim talep ettiğimiz standartlarda karavan kampları sosyal medyadan gördüğüm kadarıyla ağırlıklı olarak Marmara bölgesinde kuruluyor. Sebepleri malum.
Antalya ve Fethiye arasındaki bölgede, kamp ücretini geçtim, sezonda yer bulmak bile çok zor oluyor. Bulunca da insan şükrediyor. Yine de çok dip dibe olan yerlerde mecburiyet dışında bir iki geceden fazla kalmadık zaten. Fethiye'de bulamadık mesela. Korsan koyu civarında çadırlar için ahşaptan çok güzel platformlar yapmışlar ve araları oldukça açık. Benim söylemeye çalıştığım şey, mutluluk tamamen insanın beklentisiyle bağlantılı bir durum.
Adrasan'da bir kamp yerinde kaldık, bize yine hatırı sayılır bir alan verdiler ama çadırlara baktığımda bazılarının arasında neredeyse yürüyerek geçilecek bir alan bile yoktu. Bu insanlar nasıl rahat uyuyorlar böyle diye düşünmeden edemedim ama insanlar hem uzun süredir kalıyorlardı hem de bir iki kişi dışında çoğunluk halinden memnun görünüyordu.
Türkiye oldukça kalabalık ama asıl sorun nüfusun mevcut alana dengesiz bir şekilde dağılması ve belirli bölgelere aşırı yoğunlaşması. Genel tatillerde bu sorun kendisini had safhada hissettiriyor. Kaş'ta kamp yerine 500 TL veren de vardı, kişi başı 70 TL çadırda dip dibe kalıp halinden memnun olan da. Yani bizim oralarda karavanımızla konaklamayışımızın mevcut kamp yerlerinde pek bir etkisi olacağını sanmıyorum. Hatta daha mutlu bile olurlar
Karavana en azından 5x7 metre alan ayırmaları gerekiyor ve 150-300 TL ücret aldıklarını düşünelim. Bu alana kişi başı 50-100 TL arasında bir sürü çadır koyabildikleri için emin olun çadır konaklaması onlar açısından daha karlı. Bunu da açıkça dile getiriyorlar zaten.
Klima taktırma olayını çok düşündüm ama sanırım taktırmayacağım. Nedenlerine gelince:
1- Yaz sezonunda bayram döneminde Fethiye'de boş yer bile bulamadık. Üstelik kamp yerlerinin fiyatları neredeyse klimalı, havuzlu ve açık büfe kahvaltı dahil pansiyonlarla yarışıyor.
2- Benim kaldığım kamp yerlerinde ya elektrikler sık sık kesiliyordu ya da elektriği taşıyan hatlar çok zayıftı. Hatta Altın kampta bile yanımızdaki çadırda kalan aile su ısıtıcısını açtığında sigortayı attırdı. Burada bile böyleyse bu klima işi yaş diye düşündüm. Biraz elektrikten anlayan birisi olarak diğer pek çok yerdeki elektrik kablolarının kalınlığına ve kesilip iptidai şekilde bantla tamir edilişine bakınca güvenliğimizden tedirgin oldum.
3- Klimalar 220V gerektirdiği ve mokamplardan uzaklaşmaya başladığımız için bizim için iyi bir yatırım olmayacağını düşünüyorum.
Bununla beraber klimanın sıcak ve nemli havalarda konforu ve mutluluğu artırdığı konusunda hemfikiriz.
Sivrisinek yakalamak için elektrikli süpürge dahiyane bir çözüm, lakin sesinden dolayı kızım uyumuyorken kullanabiliriz. Bizim karavanın altında dört kenarında yaklaşık 5 cm çapında havalandırma menfezleri var. Bunların hepsini cibinlik tülüyle kapattım. Hatta tavandaki havalandırmayı bile kapattım. Gece gündüz ne kadar dikkat edersek edelim nasıl beceriyorlarsa her gece mutlaka bir iki tanesi içeri kaçıyor. Herhalde kapıyı açtığımız o kısa anlarda içeriye giriyorlar.
Geçenlerde Bursa'dan Kuşadası'na gittik. Akhisar'da bir gece mola verdik. Ufaklıkla uzun yol yapamadığımız için mecburen yeni otoyolu tercih ettik. Bursa-Akhisar arasında 239,50 TL; Saruhanlı-İzmir arasında 70,50 TL ödedik karavanla 3.sınıf olduğumuz için. Son yakıt zamlarından sonra sizin de söylediğiniz gibi yakıt ve otoban masrafları kamp ücretinden daha fazla göze batıyor.
Hocam bizim Hilux, karavan çekse de çekmese de ortalama 11.5-12.0 litre arası yakıyor. Karavan 1 ton civarı olduğu için pek hissedilmiyor. Yakıta etkisi benim tahminimce en fazla %5 ila %10 arasıdır. Onu da yokuş yukarı aşırı ivmelenmezsem gözardı edilecek seviyede azaltıyor.
Bazen normal hızda giden bir kamyon ağırlığından dolayı yokuşta iyice yavaşlıyor, onu sollamak için power moda alıp mecburen depara kalkıyorum arkadan gelenler küfür etmesinler diye. Arkamda karavanla yokuş yukarı 60 km/h'den 90-100 km/h'ye kısa sürede çıkmanın verdiği keyif de paha biçilmez doğrusu 