90 Bin Ardından Sarıkamış

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan YOL Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 14
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 15,539

YOL

SEDAT AÇIL
Mesajlar
10,393
Tepkime Puanı
519
Yer
İstanbul, Acıbadem
Web
www.sedatacil.com
Telsiz Çağrı Kodu
TB2FKL
Çöl Ateşinden Köprüköy Ayazına

Çok geçmeden, tarihler 21 aralığı gösterirken, tarihe “Sarıkamış Faciası” olarak geçen harekât başlatılır. 125 bine yakin iman abidesi insan, kış kıyamette paltosuz, postalsız, gömlekle, çarıkla cehennemî tipinin ortasına sürülürler. O günlere şahit olan bir askerin mektubu, facianin küçük bir boyutunu günümüze söyle taşır:

Sarikamis_Harekati.jpg


“Bu yaz, iki alayımızla Yemen’den buraya naklonulduk. Yola koyulmamızdan dört ay sonra buraya ulaştık ki, Arabistan’ın cehennemî sıcağı Köprüköy’deki ayaz yanında nimet-i İlâhi imiş. Burada çadırın perdesi buza kesmis oğlak kulağı gibi kırılmakta ve kopmakta. Bölük kumandanım, beni sıhhiyeye nakletmiş ise de, tabip ve ilaç yokluğundan çaresiz kalıp tekraren takımıma döndüm. Akşam yaklaşınca Köprüköy’e civar dağlardan tipi boşanır. Kumandanımız, gelecek cuma Başkumandan Enver Paşa Hazretleri’nin teftiş ve hücum için geleceğini müjdeledi. O gelinceye kadar da yün içlik, çorap ve paltoların verileceğini ve Yemen yazlıklarını atacağımızı müjdeledi. Allah, devlete ve millete zeval vermesin. Başkumamandan Paşa Hazretleri’nin gelmesi ile, Moskof’un kahrolacağından ve kâfirin, karşımızdaki tepelerde geceleri seyrettiğimiz ocaklı ve mutfaklı karargâhlarını ele geçireceğimizden subaylarımız çok emin. Şafak söktüğünde 2059 rakımlı Kızkulağı Tepesi’nden Moskof obüs yağdırır ama şükrolsun, zafer bizim olacak. Gece bastırdığında, tepelerdeki Moskof ocaklarının ateşi gözlerimizdeki ayazı tandır közüne tebdil eyler. Başkumandan Paşa Hazretleri acele gelse ki, ateşe kavuşsak...”

Iğdırlı Ali Çavuş yazlık giysiler içerisinde titreye titreye bu mektubu yazıp İstanbul’dan gelecek olan kışlık giysileri beklerken, Karadeniz’de baska bir facia yaşanıyordu. Ruslar Osmanlı ordusuna erzak, mühimmat ve giyecek getirmekte olan gemileri sulara gömmüslerdi. Bu durumu askere bildirmeyen Enver Paşa, ihtiraslarina mağlup olarak bütün birliklere şu mesaji çeker:

sarikamis_detay.jpg


“Askerler! Hepinizi ziyaret ettim. Ayağınızda çarık, sırtınızda paltonuz olmadığını gördüm. Lâkin karşınızdaki düşman sizden korkuyor. Yakın zamanda Kafkasya’ya gireceğiz. Orada her türlü nimete kavusacaksınız. İslâm Alemi’nin bütün ümidi sizsiniz.”

Böylece “Turan Fatihi”, “Sarıkamış Fatihi” olma uğruna, binlerce insan dehşetli bir can pazarına sürülür.

sarikamis.jpg



Kardan Heykeller

12%20Sarikamis_toren%20(77).JPG


22 aralıkta Enver Paşa’nın emriyle 120-125 bin civarında Osmanlı askeri dondurucu soğuğa rağmen yollara sürülmüştü. Bölge çoğu senenin dört ayı boyunca karlarla örtülüydü. Kar yükseklikleri kimi yerlerde bir metreyi geçiyordu. Zemheriler diye bilinen en soğuk günlerdi. Sıfırın altında kırk dereceye düsen soğuk, düşmandan daha düşmandır. Yapılan harekât plânına göre 9. Kolordu Sarıkamış Dağları’nı, 10. Kolordu ise Allahuekber Dağları’nı aşarak Rusları Sarıkamış’ta kuşatıp imha edecekti.

4%20Erzurum%20Rektorluk%20(52).JPG


Gündüz başlayan yürüyüşte çarıkları yumuşayan askerlerin çarıkları gece donmaya, bir mengene gibi ayaklarını sıkmaya başlar. Adım atmak neredeyse imkansızdır. Askerler olduğu yerde zıplar, atlar, kendini karların içine vurur ve ayaktan başlayan donma yavaş yavaş tüm vücuda yayılır. Düşeni kaldırmamak için emir vardir. Zaten kimsede de kimseyi kaldıracak güç kalmamıştır. Neferler ordunun işaret taşları gibi yollara dizilirler. Kimi çömelmiş, kimi oturmuş, kimi yuvarlanmış, kimi bir ağacın gövdesine dayanmış kardan heykellere dönüşürler.


90.000 Şehit; Tek Kurşun Atmadan...

O yıl kurtlar insan etine doyar. Birçok cesedin gözlerini kuşlar oymuştur. Arkadan gelenler, gördükleri korkunç manzara karşısında moralmen yıkılmaktadır. Ayrıca açlık da son haddine ulaşmıştır.

1-6.JPG


Karlar üzerinde yürüyen Türk birliği

On beş saatlik yürüyüşün sonunda, 16.300 kisilik 30. tümenden geriye 1.400 asker kalır. Ölenler, düşmana karşı tek bir mermi atamamışlardır. Diğer birliklerin de bunlardan farkı yoktur. Kayıpların sayısı, en iyimser rakamla 70 bin kişidir. Bazı kaynaklarda bu sayı 90 bin kişiye kadar ulaşır. Sonuçta, sadece bir gecede binlerce asker beyaz karların üzerine cansız serpilmişti. Kalanlar ise açlıkla, bitlerle, tifüsle, sogukalgınlığı ve kangrenle ugraşıyorlardı.

2sarikamis1.JPG


1914-1915 kışının soğuğunda donarak şehit olan Türk askerleri

Tarih ne böyle bir faciayi yazmış, ne de görmüştü. Oysa İstanbul’a çekilen telgraflarda inanılmaz ifadeler vardır: “Kafkasya dağlari ve tepeleri beyaz bir örtüyle örtülüdür. Kar hemen hemen bir metreyi geçmiştir. Harekâttaki sessizlik bundandır. Kahraman askerlerimizde ilerleme isteği o kadar çoktur ki, ellerinden gelse soluklarıyla karları eritip yol açacaklardir. Karı daha az olan kesimlerde kahramanlarımız başarılar elde ediyorlar. Dün süngü saldırısıyla düşmandan iki mevzi ele geçirilmiştir.”

3sarikamis3.JPG


1915 ilkbaharında karlar eridikten sonra ortaya çıkan şehit ölüleri...

Enver Paşa inadından dönmedi. Son bir gayretle Sarıkamış’a yüklenmek istiyordu. Acımasız emrini verdi: “Saldırı sırasında her üst, bir adım geri atanı derhal tabancası ile öldürecektir.” Askerler, bu durum karşısında dillerinde kelime-i şehadet ile bir kere daha bile bile ölüme yürümeye başladı. Sonuçta Sarıkamış’a ancak bir avuç kahraman ulaşabildi. O da geçici bir süre için.

4-8.JPG


5sarikamis2.JPG


Donmuş arkadaşlarını toplayan Türk askerleri


Kaynak: Suyu Arayan Adam (Şevket Süreyya Aydemir), Semerkand Dergisi, www.bingursonmez.com
 

Etiketler
Ynt: 90Bin Ardından Sarıkamış

Bu konu ile ilgili beni en çok etkileyen ifade başka bir kaynakta okuduğum '' donmuş insan ormanları '' idi.Bir facia sadece üç kelime ile daha başka nasıl anlatılabilirdi ki ?
Bu cumhuriyeti kuran ve bizlere bırakan tüm güzel insanlara Allah gani gani rahmet eylesin.
 

Ynt: 90Bin Ardından Sarıkamış

TÜRKİYE İZCİLİK FEDERASYONU "90 BİN ŞEHİT - MİLLİ BİLİNÇ KAMPI" İÇİN ALLAHUEKBER DAĞLARI'NDA

sarikamis_3.jpg


Türkiye İzcilik Federasyonu Tarihimizin az bilinen bir kahramanlık örneğini anmak ve hatırlatılmasına yardımcı olmak maksadı ile Allahuekber Dağları'nda düzenlenen faaliyete katılmıştır. Türkiye İzcilik Federasyonu, İzcilerin Yaparak ve Yaşayarak Öğrenmeleri için zamanında ve yerinde yapılan faaliyetlere önem vermektedir. Bu amaçla Sarıkamış'ta donarak hayatlarını kaybeden 90 bin şehidimiz için düzenlenen faaliyetlere katılınmıştır. Faaliyetler 22-25 Aralık 2005 tarihlerinde Allahuekber Dağları ve Sarıkamış'ta yapılmıştır.

sarikamis_6.jpg


22 Aralık
Türkiye İzcilik Federasyonu Başkanı, yönetim kurulu üyesi, bir tırmanış ekibi, Erzurum izci liderlerinden oluşan bir destek ekibi, Kızılay Ekibi ile Kars Sarıkamış İlçesinde buluştu. Konvoy halinde hareket ederek Kars Selim İlçesi Sarıgün Köyüne ulaştı.
Köyün altında bulunan düzlüğe kamp kurulmaya başlandı.
İstanbul'dan katılacak Federasyon ekibi ile Faaliyete kendi imkânları ile katılıp Destek hizmeti verecek İstanbul Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü İzcilik Şubesi izcileri kamp alanına ulaştı.
Kamp kurma çalışmaları sürdü.
Kızılay büyük bir yemekhane, bir mutfak ve bir personel çadırı kurdu. Yemek çıkartmaya başladı.
Bütün bu çalışmalar sürerken kar kalınlığı 25 cm ısı sıfırın altında 13 derece idi.
Kampın kurulması 23.00 da tamamlandı.
Köy korucuları kamp alanında güvenliği sağlamak maksadı ile nöbet tuttu.
Gece kar yağışlı idi ve en düşük sıcaklık sıfırın altında 15 derece olarak ölçüldü.

sarikamis.jpg


23 Aralık
Kızılay kahvaltı ve yemek dağıtımına devam etti.
Kızılay'ın salon çadırı toplantılar, yemek ve planlama için kullanıldı.
Kampı ziyarete gelen köylüler ile sohbetler yapıldı, izciler, burada yaşanan trajedi ile ilgili köylülerin dedelerinden duydukları anıları dinledi.
Dağcıları ve izcileri taşıyan otobüs geldi ve alanın bir kenarına da dağcılar çadırlarını kurdu.
Kalabalık bir askeri birlik güvenlik maksadıyla geldi. Bir köy binasına yerleşti.
Tırmanışın planlaması yapıldı.
İzciler köy evlerine misafirliğe gitti.
Gece kar yağışlı ve sıfırın altında 14 derecede geçirildi.

sarikamis_4.jpg


24 Aralık
Kahvaltıdan sonra 09.00 da Allahuekber dağlarına yürüyüş başladı.
Önde Dağcılık Federasyonuna bağlı dağcılar ve Dağcılık Federasyon Başkanı, Konvoyun arkasında İzcilik Federasyonu İzci Liderleri ve Türkiye İzcilik Federasyonu Başkanı ellerinde bayraklar ve flamalar ile arkada güvenlik görevlisi askerler tek sıra halinde ilerledi.
Planlandığı üzere, izcilerimizin tamamı belli bir noktaya kadar yürüyecek, bu aşamadan sonra sadece geceleme için kalacak izci liderleri yürüyüşe devam edecekti.
40 cm kar ve sıfırın altında 12 derecelik ısıda 2 saatlik tırmanışın ardından verilen mola sonrasında yürüyüş konvoyu ikiye ayrıldı, dönecek olanlar ana kampa, tırmanacak olanlar zirveye doğru yürümeye devam etti.
Destek ekibi ana kamp alanına geri dönerek, haberleşme çalışmalarına ve köyde incelemelerine devam etti.
Tırmanış süresince yağan yoğun kar ve oluşan tipi nedeniyle kafile önceden hedeflenen kamp bölgesine gidemediği için, 2658 metreye zorunlu kamp kurdu.
Tırmanış ekibi rüzgâr, kar ve soğuğa rağmen çadırlarını kurdu ve dinlenmeye çekildi.
Kar yağışı gece boyunca devam etti. En düşük hava sıcaklığı çadır içinde sıfırın altında 19 olarak ölçülebildi. Dijital termometre çadır dışındaki en düşük ısıyı gösteremedi.
Gece boyunca yağan kar kaliteli çadırlara zarar veremedi ancak tamamen kar altında bıraktı.
Geceyi 2658 metrede geçiren kafile şiddetli kar yağışı ve tipi nedeniyle gece çadırlarını birkaç defa temizleme ve yeniden düzenleme zorunda kaldılar.
Ana kamptaki destek ekibi kamp alanına kurt inmesinden dolayı geceyi köy okulunda geçirdi. Gece boyunca yağan kar neticesi bir çadır çöktü.

sarikamis_2.jpg


25 Aralık
08.00 Yürüyüş ekibi 40 kişi ile kamptan ayrılarak abide ve Allahuekber dağlarının zirvesine ilerlemeye başladı.
Kardan kapanmış olan Selim � Sarıgün yolu greyder tarafından açıldı.
Destek ekibi ana kampı toplayarak Sarıkamış�ta düzenlenecek törenlere katılmak üzere hareket etti. Yolda kar yüzünden araçları şarampole kaysa da çıkarmayı başardı ve Sarıkamış�a ulaştı.
Burada törenlere katılmak üzere gelen Erzurum İzci liderlerinden oluşan 55 kişilik grupla buluştu. Şehitlerimizin yürüdüğü yollarda onların anısına yürüyen izciler Sarıkamış ilçe merkezinde yapılan devlet törenlerine de iştirak etti.
Törenlerin ardından ekip Erzurum�a döndü ve Palandöken Kayak Merkezine yerleşti.
Tırmanış ekibi, görüş mesafesinin çok kapalı, kar yağışının devam ettiği şartlarda 37 kişi ile saat 11.30 da Allahuekber dağının zirvesine ulaştı.
Zirvede yapılan anlamlı tören sonrası Meçhul asker Anıtına inen kafile burada da yaptıkları tören sonrası dönüşe geçti.
Saat 13,30 da ikinci kampa gelen kafile çadırlarını toplayarak saat 14,30 da Sarıgün köyüne gelmek üzere inişe başladı.
17.00 da ana kamp alanında bulunan Kızılay çadırlarına ulaşıldı. Kızılay�ın hazırladığı yemekler yendikten sonra kamp alanından ayrılındı.
Türkiye İzcilik Federasyonu ekibi Erzurum�a dönerek burada bulunan izciler ile buluştu.
Faaliyet boyunca yapılan bütün yolculuklarda kar yağışı ve şiddetli soğuk yüzünden zorluklarla karşılaşılsa da hepsinin üstesinden gelinmiştir.
Savaşlar sırasında donarak şehit olan 90 bin civarındaki askerimizin anısına onların yürüdükleri yollarda, aynı zamanda aynı soğuklarda yürünerek hatırlanmaları izcilerimizin anılarından hiç silinmeyecek, Türkiye İzcilik Federasyonumuz burada bıraktığımız şehitlerimize, kar çiçeklerimize saygısını, sevgisini daha büyük organizasyonlar ile gösterecektir.

sarikamis_5.jpg


TİF TIRMANIŞ EKİBİ

1. Hasan Dinçer SUBAŞI
2. Cengiz ERDENER
3. Mustafa SERİN
4. Coşkun KIZILIRMAK
5. Murat BIÇAKÇI
6. Mehdi ÖZTÜRK
7. Gökhan YILMAZ
8. Özlem ERDENER
9. Tuncay YERDELEN
10. Yusuf CANBABA


TİF YÖNETİM KURULU ÜYESİ

1. Tevfik GÜNDAY


TİF ESKİŞEHİR DESTEK EKİBİ

1. Aytekin Yiğit

TİF İSTANBUL DESTEK EKİBİ

1.
1. Süheyla DERİNDERE SUBAŞI Lütfiye ÖZKAN
2. İmran TAŞKESEN
3. İsmail DEMİRKAN
4. Kadir ÖZBEK
5. Ali Serdar GÜRBÜZ
6. N. Fulya SUBAŞI
7. Ferhat Göz
8. Hüseyin Fidan
9. Münevver ÖZOCAK
10. Tuba ÖZKAN

TİF ERZURUM DESTEK EKİBİ
1. Riyat BAYAR
2. Satılmış KARAKUŞ
3. Enver ARTAN
4. Mustafa KAHRAMAN
5. Adem ÇAKICI
6. Serkan HAMARAT
7. Recep GÜNAY
8. Abdullah ALPER
9. Abdülaziz GÜRCÜ

TİF KONYA DESTEK EKİBİ
1. İffet Soya
2. Özgür AY
3. .Ramazan ALKIŞ


TİF MERSİN DESTEK EKİBİ
1. Turgay BAYDAR
2. Metin ÖZTÜRK
3. Orhan Oğuz ÇETİNKAYA



TİF SARIKAMIŞ TÖRENLERİ ERZURUM EKİBİ
1. Özcan IŞIK
2. Nuri KARSLI
3. Emre ERTAN
4. Esra ERDOĞAN
5. Esra MERİÇ
6. Esra AKDAŞ
7. Esra AYDIN
8. Esra ERTAN
9. Büşra ERTAN
10. Ömer ARSAL
11. A.Hamdi IŞIK
12. Semra USLU
13. Erol LAFCI
14. Ramazan BALHAN
15. Emrah TOPUZ
16. Yasemin DEMİR
17. Demet SARIKAYA
18. Serap AYVERDİ
19. Fatma DERTLİ
20. Özlem KÜÇÜK
21. Nazire GÜRDAL
22. Sefa YILDIZ
23. Burcu TOPAL
24. Cihat ŞİRİN
25. Ebru GÖKTEPELİ
26. Elif DOĞRUL
27. Mukaddes ORHAN
28. Özlem ÇALIŞKAN
29. Yusuf KİRİŞ
30. İlkşen TÜYLÜOĞLU
31. Hasan ÖZTÜRK
32. Büşra ERTAN
33. Halil GEZER
34. Osman DURMAZ
35. Tuba ÇETİN
36. Ebru TOYDEMİR
37. Yeliz KÖSEOĞLU
38. Sibel BAYRAK
39. N. Sultan KARAKAŞ
40. Ayşe KANLI
41. Yasemin KÜPELİ
42. Ayşe ÇAYMAZ
43. Saniye ŞAHİN
44. Melek ALBAYRAK
45. Serkan PAHSA
46. Caner CANBAZTEPE
47. lker KIRAN


Toplam 85 Lider ve İzci

Türkiye İzcilik Federasyonu Bu Faaliyet esnasında yalnızca tırmanış ekibi için belirlenen liderlere ödenek vermiştir. Diğer katılımcılar harcamalarını kendileri üstlenmiştir.

Türkiye İzcilik Federasyonu, Dağcılık Federasyonu, Türk Kızılayı bu yıl Sarıkamış�ta şehit olan 90 bin askerimizin anısına beraber faaliyet düzenlemektedir.

Faaliyetin
Amacı: Sarıkamış�ta soğuktan donarak Şehit olan 90 bin askerimizi anmak.

Yeri: Kars, Selim İlçesi, Sarıgün Köyü (Dağa en yakın Akçakale civarı olan köy) ve Allahuekber dağları

Tarihleri: 23 - 26 Aralık 2005

Faaliyet Detayları:
Faaliyete katılacak olan izci liderleri, federasyonumuz tarafından bilgi ve teknik donanımları dikkate alınarak tespit edilmiş ve davet edilmişlerdir.
Katılacak liderler aşağıda açıklandığı yerde, saatte hazır bulunacaklardır.
Ankara�dan faaliyet için özel olarak kalkacak otobüsler ile gelmek mümkündür.
İstanbul�dan gelecek TİFAKE destek ekibi kendi imkânları ile hareket edecektir. Görevleri Kızılaya destek olmak, emniyet ve haberleşmedir.
Faaliyet için yemek ekipler tarafından belirlenip alınacak, çadırlarında pişirilecektir.
Zirvede gecelenileceği gece ısının sıfırın altında 35 dereceye kadar düşmesi beklenmektedir. Liderler buna göre hazırlıklı gelmelidir.
Gerekli bilgi ve detay davet edilen liderlere yollanmıştır.

Günlük Program:
23 Aralık
Sabah
Kızılay�ın yerini alması
İstanbul�dan 10 kişilik TİFAKE ekibinin Kızılay�a desteğe gelmesi, Kışlık çadır kurulması, ikramların hazırlanması
Öğlen
Yürüyüşçülerin gelmeleri ve Kızılay çadırı etrafında çadırlarını kurmaları
Akşam
İzciler, Dağcılar ve Köylülerin toplanması
Köylülerin babalarından duyduğu anıları anlatmaları
İkramlar
24 Aralık
Sabah
Yürüyüşçülerin, yürüyüşe başlamaları
Kızılay ve destek izcilerin hareket yerinde beklemeleri
Yürüyüşçüler zirveye varması.
Çadır kurarak zirvede geceleme
25 Aralık
Sabah
Yürüyüşçülerin zirvede tören düzenlemesi
Dönüşe başlama
Kızılay çadırına ulaşma
İkramlar
Basın açıklamaları
Dönecek olanlar ayrılması
Kalacak olanların kamp kurması
26 Aralık
Kampın toplanması ve dağılış
Not: Faaliyet, hava şartlarına göre 1 gün uzayabilir.
 

Ynt: 90 Bin Ardından Sarıkamış

"Buradan o dağlara baktığımızda, üzerine kar düşmüş çalılıklar görürdük. O çalılıkların, kurda kuşa yem olmuş askerlerimizin kemikleri olduğunu oraya gidince anladık".
 

Ynt: 90 Bin Ardından Sarıkamış

24 Aralık'ta Sarıkamış'a doğru yürüyüşe geçen askerlerimiz, gece dağa tımanmaya başladılar. Şiddetli soğuk, korkunç tipi altında gecenin karanlığında birbirlerine tutuna tutuna, karlara bata çıka yol almaya çalıştılar. İliklerine kadar titreten tipinin şiddeti karşısında üzerlerindeki soğuk yüzü görmemiş yazlık kıyafetleriyle yürüdüler. Yol yokuş bitmek bilmiyor, kara saplanmış ayaklara geçit vermiyordu... Yol bitmeli, kar aşılmalıydı; nasılsa her gecenin bir sabahı vardı. İşte bu gece yürüyüşü sırasında önce gözler donmuş, kör olduğunun kimse farkına varamamış, sabahın ilk ışıklarını görememiş, hala gece karanlığı devam ediyor zannetmişlerdi. Yüreklerinin aydınlığında yürümeye çalışmışlar. Yollarını aradılar, kara saplandılar ve geride kalmaya başladılar. Geride kalanlar yavaş yavaş donuyordu. Kapkara gecenin sabahını göremediler. Sağ kalan bir kaç asker için bir daha sabah olmadı. Sarıkamış'a yaklaştılarında kar erimemiş ama onları eritmişti. Soğuğa bir de açlık eklendi. Erzak getiren birliklerin askerleri de donarak öldüğünde; açlık sağ kalanları da perişan etti. İnanılmaz ama gerçekti; kalanlar ölene dek çarpıştılar...ÇARPIŞTILAR...ÇARPIŞTILAR... yüreklerimize gömüldüler... Dediler ki;

"Vatanımız sabah aydınlığını görsün.
Bütün geceler bizim olsun."

Sarıkamış gazilerinden Balıkesirli Mehmet oğlu Ahmet Ağa
 



Ynt: 90 Bin Ardından Sarıkamış

Selamlar,
herhalde cok az toplum vardir ki, vatani icin bu kadar sehit vermistir. herhalde hepimizin ailesinde bir sehit vardir. Ama, herhalde bir baska toplum yokdur ki,
gecmisine ve sehitlerine karsi bu kadar duyarsizdir. Baksaniza, Anzak'lar hala sehitlerini anmaya dunyanin obur ucuna geliyorlar, ama bizler surdan kalkip bir anmaya gitmiyoruz... ve ne yazik ki, guneydogumuzda buna benzer bir savas devam ediyor ve evlatlarimiz oluyor,sehit oluyor.

Tebrik etmek gerek yoneticilerimizi, bizleri boylesine uyuttuklari, gecmisimizden boyle kopardiklari ve sehitlerimize karsi bu kadar saygisiz olduklari icin..
Acaba nasil basardilar bunu? bakiniz televizyonlara.. bakin gazetelere.. ne bir satir haber, ne bir fotograf.. olan yine sehit ailelerine oluyor, bizler hala televole
izleyelim.. yazik.. hem de cok yazik..

selamlar, reha
 

Ynt: 90 Bin Ardından Sarıkamış

‘Onları teslim alamadım. Çünkü...’

Rus Kurmay Başkanı Pietroroviç, anılarında Sarıkamış’a kavuşan o bir avuç kahramanı şöyle anlatacaktır:

“İlk sırada diz çökmüş beş kahraman. Omuz çukurlarına yasladıkları mavzerleri ile nişan almışlar. Tetiğe asılmak üzereler. Ama asılamamışlar. Kaput yakaları, Allah’ın rahmetini o civan delikanlıların yüreklerine akıtabilmek istercesine semaya dikilmiş, kaskatı... Hele bıyıkları, hele hele bıyıklari ve sakalları! Her biri birer fütuhat oku gibi çelik misal. Ya gözler?.. Dinmiş olmasına rağmen şu kahredici tipinin bile örtüp kapatamadığı gözleri!.. Apaçık!.. Tabiata da, başkumandana da, karşısındaki düşmana da isyan eden ama Allah’ına teslimiyetle bakan gözler... Açık, vallahi apaçık!..

İkinci sırada öyle bir manzara ki, hiçbir heykeltraş benzerini yapmayı başaramamıştır. O ürkütücü ayaza rağmen, sağlarında fişekleri debelenerek üzerlerinden atmaya tenezzül etmemiş iki katırın yanında başları semaya dönük, altı masal güzeli Mehmed... Sandıkları bir avuçlamışlar ki, hayatı biz ancak böyle bir hırsla avuçlayıvermişizdir. Öylesine kaskatı kesilmişler.

Ve sağ başta binbaşı Mustafa Nihat. Ayakta... Ya Rabbî, bu bir ayakta duruştur ki, karşısında düşmanı da, kâfiri de, lanetlisi de Allah’ın huzurunda diz çöküş halinde gibi. Endamı, düşmanı dize getiren bir tekbir velvelesi gibi. Belinde, fişeklerinin yuvalarını tipi ile kapatmaya bütün gece düşen kar bile razı olmamış. Sol eli boynundaki dürbünü kavramış. Havada donmuş, Kale sancağı gibi... Diğer eli belli ki, semaya uzanıp rahmet dilerken öylesıne taşlaşmış. Hayrettir, başı açık. Gür erkek kömür karası saçları beyaza bulanmış...”

Ve Moskova’daki askeri müzede sergilenen bu satırların sonu şöyle biter: “Allahuekber Dağları’ndaki Türk müfrezesini esir alamadım. Bizden çok evvel Allah’larına teslim olmuşlardı. 24.12.1914 Perşembe.”

Ve bitişimizin itirafını olayın baş sorumlularından Hafız Hakkı Paşa, başkumandan vekiline şu sözlerle özetler: “Bitti paşam, ordumuzun kısm-ı küllisi mahvoldu.”

Enver Paşa hiçbir sey olmamış gibi İstanbul’a döner. Arkasında binlerce kefensiz kar çiçeği bırakarak... Basını ele geçirmiş bu darbeci güruh sıkı bir sansür uygulayarak halkın Sarıkamış cephesinde olup biteni öğrenmesine engel olurlar. Faciayla ilgili bilgiler Ruslar vasıtasıyla Avrupa ve Dünya’ya yayılır ama herşey için artık çok geçtir. Bir sohbet sırasinda Harbiye Nezareti Ordu Daire Başkanı Behiç Bey’e bu facia için Enver Paşa şöyle der: “Bunlar nasıl olsa birgün ölecek değiller miydi!”

Birinci Cihan Harbi’nin alevleri, Sarikamış’tan Çanakkale’ye, Galiçya’dan Trablusgarp’a kadar binlerce kilometre karede Müslüman kanının ihtiraslar uğruna akmasına sebep olur. Ve Akif gözyaşları içinde şöyle inler:

“Gitme ey yolcu beraber oturup ağlaşalım,
Elemim bir yüreğin payı değil, paylaşalım.
Karşımda vatan namına bir kabristan yatıyor!”

İhtiras demiştik ya! Bazılarının ihtirası sadece kendilerini değil, milyonlarca vatan evladını ve tarihin gördüğü en ihtişamlı cihan devletlerinin birini yakabiliyor.
 

Ynt: 90 Bin Ardından Sarıkamış

Satırları boğazım düğümlenerek okudum. Bu savaşta- savaş demek bile gelmiyor içimden- Rusların esir aldığı o sağ kalabilen bir avuç askerden bir tanesi de annemin babasıymış. Sağ ayağı soğuktan kangren olmuş ve ayağının yarısından fazlasını kesmişler. Sovyetlerdeki devrimden sonra iade edilmiş ve gazilik maaşı alırmış. O zamanki anılarından hiç bahsetmezmiş sadece esirlik dönemini anlatırmış. Bu yazıları okuduktan sonra neden anlatmadığını şimdi daha iyi anladım.
Sedat arkadaş sağol tarihimizin bu karanlık sayfasını bizim içinbiraz da olsa araladığın için. Reha arkadaş sana aynen katılıyorum, tarihi gerçeklerimizden ne kadar kopuk ve kof bir büyüklük kompleksi ile yetiştiriliyoruz ve ne güzel uyutuluyoruz popstarlarla, dizidizi dizilerle.
 

Ynt: 90 Bin Ardından Sarıkamış

90 bin şehidimiz bide onlara gerekli eşyaları getiren 2 gemi dolusu asker denizde ölmüştür...alakası varmı bilmem ama aklımdayken yazayım dedim;çanakkalede bi olay yaşandı buna benzer ama çok az insan bilir savaşta hastaneleri vurmak yasak çanakkalede bulunan hastanemizin yerini öğrenen düşmanlarımız 2 3 saat boyunca buraya mermi atıyorlar ve sağ kalan olmuyor.ve her nisan ayında yağmur yağarken kan koktuğu söyleniyor ne kafar acı:(
 

Ynt: 90 Bin Ardından Sarıkamış

sedat hocam aradan 1 yıl geçmiş ama , fotoğrafları göremiyorum .... bir el atsanda bu fotoğraflara biz de bakabilsek...
 



Ynt: 90 Bin Ardından Sarıkamış

"Buradan o dağlara baktığımızda üzerine kar düşmüş çalılıklar görürdük. O çalılıkların, kurda kuşa yem olmuş askerlerimizin kemikleri olduğunu oraya gidince anladık"
Sarıkamış, Em. Kur. Yarbay Köprülülü Şerif (İlden) İş Bankası Yayınları. Mutlaka okuyun...
 

Ynt: 90 Bin Ardından Sarıkamış

Ne yazıkki bu başlığı daha önce görmemiştim.İyiki bu başlığı açmışın Sedat.Baştan sona kadar okudum içim bir tuhaf oldu,yine çok duygulandım.
Sarıkamış ta,Çanakkale de Güneydoğu'da ve güzel yurdumuzun her yerinde Vatan uğruna ŞEHİD olmuş,tüm şehitlerimize tekrar tekrar Allahtan rahmet diliyorum.

Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu'nun bu güzel şiirini sizlerle paylaşmak istiyorum.

Vatan oğul, bayrak oğul, devlet oğul, can oğul
Sevmek nedir bunu bilen aşıklara bismillah
Bu oğullar sümeyya can analardan doğdular
Rabbi esir dileklerden beşiklere bismillah

Ad verirken, ilk ezandan ilk duyduğun kelamda
Göz ve gönül aydınlatan ışıklara bismillah
Emeklerken, diz vurduğun iz vurduğun her yerde
Ayaklanıp atladığın eşiklere bismillah

Düşte gördüm kanlı başım peygamberin dizinde
Ocaklara eşiklere beşiklere bismillah

Karamürsel,
Kara üzüm gözlü mürsel
Soy oğul gündüzbey çanamlı yiğit
Bey dağımca bey oğul
Gazi battal ülkesinin kara yiğit palası
Devlet oğul, mürfet oğul, fidan oğul, toy oğul

Anam dedin, babam dedin, atam dedin bayrağa
Hem al bayrak oldun işte hem bayrakta al oğul

Bağrımdaki kurşunlarla çık peygamber katına
Ol mübarek avucun içini birer birer say oğul
Bet yüzler kem gözler hor bakarmış vatana
Biz tükenip yok olmadan olmaz böyle şey oğul

Denilmiştir,
Can sağ iken yurt vermeyiz düşmana
Hem sütünden hem kanından hem canından
Bu sende ki huy oğul
 

Ynt: 90 Bin Ardından Sarıkamış

Buradada bu güzel şiiri yorumlayan Osman Öztunç'un yorumu var.İnsanın gözleri dolu dolu oluyor. :'( :'(

[youtube=600,470]a3H7CBSrM8Q[/youtube]

http://www.youtube.com/watch?v=a3H7CBSrM8Q
 

Ynt: 90 Bin Ardından Sarıkamış

Duygusallığa sende duygusallık eklemişsin Yüksel. Sağol...
Tarihimizden ders alarak yaşamalıyız ......Allah katında en yüce mertebeye ulaşan şehitlerimizi saygı ile anıyorum ...
 




Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,703
Mesajlar
1,522,439
Kayıtlı Üye Sayımız
166,546
Kaydolan Son Üyemiz
Behcet001453

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst