Sadece Yedikleri Değil Evleri de Organik

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan gezmen Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 6
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 3,842

gezmen

Karavan Yönetim
Mesajlar
4,757
Tepkime Puanı
77
Yer
Akhisar
Sadece yedikleri değil evleri de organik

MÜJGAN KULLE (Röportaj)

Giriş tarihi : 19.08.2011, Cuma 15:16 Güncelleme : 15:16

İnşaat Mühendisi Hüsnü Aşçı ve Ziraat Mühendisi Esen Hanım, bahçelerinde sebze ve meyvelerinin yanı sıra et ve yumurtalarını da üretiyor... 17 dönümlük arazide doğayla iç içe yaşam süren Aşçıların evi Türkiye'de bir ilk...

[attachment=1]

Hüsnü Aşçı... Organik yaşamın tüm nimetlerinden faydalanan bir doğa aşığı... Bedensel ve ruhsal sağlığını, doğal yaşama borçlu olduğunu söyleyen Hüsnü Bey, kendi meyve ve sebzesini yetiştiriyor, kendi etini ve yumurtasını üretiyor... Yaşadığı ev bile her şeyi ile organik... Kendisini doğanın bir parçası olarak gören ve ailesiyle tamamen hormonsuz bir yaşam sürdüren Aşçı ile onun yarattığı olağan dış dünyada doğal yaşam üzerine söyleştik.
Eminim ilgiyle okuyacaksınız...

* Öncelikle sizi okurlarımıza tanıtalım...
- 1951 doğumluyum... İzmirliyim.... 36 yıllık inşaat mühendisiyim. Serbest müteahhitlik yaptım. 15 yıldır da emekliyim. Ancak mesleğimi devam ettiriyorum. Aynı zamanda yapı denetim firmalarında proje kontrol uzmanlığı yapıyorum.

* Ne zamandır organik yaşıyorsunuz?
- 22 yıldır... 10 yıl karavanda yaşadık. 12 yıldır da bu organik evde yaşıyoruz. Eski Foça Kavşağı'na gelmeden konumlanan 17 dönümlük bir arazi burası. Doğal yaşamın tüm nimetlerinden yararlanıyoruz. Örneğin her türlü sebze ve meyvemizi hormonsuz, ilaçsız ve suni gübresiz olarak kendimiz yetiştiriyoruz. Bir nevi ekolojik tarım yapıyoruz burada. Yetiştirdiğimiz her şeyin lezzeti, kokusu tarif edilemez güzellikte inanın...

* Kuzularınız, tavuklarınız da var...
- Evet... Hatta bir süre önce ineklerimiz de vardı. Ama malesef çalındı. Sırf o yüzden ekstra güvenlik önlemleri almak zorunda kaldım.
İki de kangal köpeğimiz var. İnanın onları beslemek onlarla ilgilenmek muhteşem derecede keyif ve huzur veriyor insana.
Buradaki her şey, doğanın bize bir armağanı...

ÇOCUKLUĞA ÖZLEM
* Böyle bir yaşam sürmeye nasıl karar verdiniz?
- Çocukluğum Seferihisar'da geçti... Orada kerpiçten bir evimiz vardı. Büyük bir bahçemiz ve yetiştirdiğimiz sebze ve meyveler...
İş gereği şehir yaşantısına girmek zorunda kaldık. Büyük bir stres içinde yaşamak zorunda kaldığımızı fark ettiğimde, şehre adapte olamadığımı da anladım. Çocukluğumdaki o doğal yaşam hep özlemimdi. Ve o yaşamı kendim ve ailem için yeniden kurma kararı aldım. 17 dönümlük bir arazide hayalimdeki dünyayı kurmanın mutluluğunu yudumluyorum.

* Yediğiniz içtiğiniz gibi eviniz de organik... Hatta Türkiye'de organik evi ilk yapan kişi olma gibi bir iddianız var.
- Evet... Türkiye'de ilk ben yaptım bu tür bir evi. 1-2 yıl önce İstanbul'da biri daha yaptı. Bu ev meditasyonun bana armağanı aslında. Hayatımın zor bir döneminde meditasyonla tanıştım.
Meditasyonun başlangıcında sağlıklı yaşam var. Nasıl sebze ve meyveleri hormonsuz yememiz gerekiyorsa, yaşadığımız yerin de hormonsuz olması gerekiyor bu felsefeye göre.
İşte bu noktada doğal yaşamla uyumlu mimari devreye giriyor. Ve bu evler Sanskritçe bir kelime olan "Sthapatya Veda" bilgisi ışığında inşa ediliyor. 'Sthapatya' kurmak, 'Veda' ise bilgi anlamına geliyor. Doğru yöne yönlendirerek kurmak anlamı taşıyor. Kısacası doğal yasayla uyumlu mimariler diyebiliriz bunlara.

DÜNYA UYGULUYOR
Yani tamamen hormonsuz, organik evler.... Bu evler sağlıklı yaşamımızda faydası olması için binlerce yıl evvel Hindistan'dan gelen bilgiler ışığında oluşturuluyor. Dünyaya bundan 10-12 yıl önce Hollanda'dan yayılmaya başladı. Ben de tam o dönemde bir ev yapma arayışına girmiştim. Projelerimi çizmiştim, ruhsatımı almıştım, her şey hazırdı evimi yapmam için. Ama bu evi duyunca elimdeki tüm projeyi yırtıp attım. Ve bu evi yapmak için kolları sıvadım. 1 yıl kadar Hollanda'dan "Sthapatya Veda" bilgisi aldım. Kendi projemi kendim çizdim. Evimin inşası 1 yıl sürdü. O günden beri ailemle, yaz-kış burada yaşıyoruz.

* Ülkemizde pek bilinmeyen bu evlerin dünyadaki popülerliği ne durumda?
- Dünya bu evlerin yaşama sağladığı büyük katkıları çoktan fark etmiş ve bu evlerde yaşamaya başlamış durumda.
Hatta siteler ve okullar "Sthapatya Veda" kurallarına uygun şekilde yapılıyor. Dünya bu evlerin kıymetini kavramış, maalesef bu bizde çok bilinmiyor.
Türkiye'de bu evlerden yapmak için arazi arayışındayız. Ama konum çok önemli olduğu için uygun yer bulmakta zorlanıyoruz. Bu evlerin yer seçiminde birtakım kriterler var. Örneğin güneyinde büyük kütleler halinde su bulunmayacak, yönler evin konumuna uygun olacak ve mezarlığa yakın olmayacak gibi...

GÜNEŞ TEMEL ALINIYOR
* 'Konum bu tür evler için önem taşıyor' dediniz... Hangi yönlere konumlandırılıyor evler?
- Konum organik evin en önemli ayrıntısı... Ev kesinlikle güneşe göre konumlandırılmalı. Evin girişi tam doğuya bakmalı. Meridyen ve paralerlere uygunluk da bu noktada oldukça önemli.
Çünkü meridyen ve paralerlerin de bize ve yaşamımıza etkisi var. Ev tam doğuya baktığında ve doğudan eve girildiğinde evde huzur ve mutluluk olurmuş bu bilgiye göre. Gerçekten de öyle oluyor... (gülüyor) Ayrıca çitlerle çevrili kare şeklinde bir bahçe olmalı. İşte evimiz bu bahçenin tam ortasında yükselmeli.
Mutfak güneydoğuya bakmalı. Yemek masası ise güneyde tam ortada olmalı. Çünkü orası mideyi ve sindirim sistemini çalıştıran tek bölge.
Tam kuzeyde ise beyin çalışıyor. O yüzden de çalışma odası kuzeyde, çalışma masanız ise tam ortada olmalı. Yatak odaları kuzeyde, oturma odaları güneybatıda olmalı. Tuvaletin yeri ise batıda.... Klozetin yönü dahi ayarlı. Tüm kapılar evin merkezine doğru bakmalı. Evin tam ortasında, yani merkezinde hava sirkülasyonu yaratacak çatı penceresi bulunmalı. Çatı ve diğer kapı, pencereler açıldığında evin içinde inanılmaz bir hava sirkülasyonu sağlıyor. Bu da nefes almanız ve artı, iyonların evin içinde dolaşması anlamına geliyor.

Manyetik alan ve kimyasallar yok
* Evin organik yapısını nasıl sağlıyorsunuz peki?
- Adından da anlaşılacağı gibi evde kullanılan malzemenin organik olması, yani hiçbir kimyasal ya da suni mazeme kullanılmadan doğa yasalarını gözeterek oluşturulması gerekiyor.
Bu evler kimyasal ürünlerden, petrol malzemelerinden, demirden, betondan ve manyetik alanlardan uzak bir yaşam alanı.
Örneğin evde 12 wolt enerji kullanılıyor. Kablolar evin içerisinden geçirilmiyor. Kesinlikle evin dışından geçiriliyor. Bu da evde oluşacak manyetik alanı ortadan kaldırıyor. Onun dışında evin yüzde 70'lik kısmı tamamen kereste... Kalan 30'luk kısım ise taş ve yığma tuğla... Bu tuğlalar ise evin reisinin fizyolojik yapısı göz önüne alınarak oluşturuluyor. Kişinin beden yapısında bazı ölçüler isteniyor ve o ölçülere göre evin büyüklüğü, yüksekliği ve duvar kalınlıkları belirleniyor.
Örneğin benim ölçülerime göre duvar kalınlığım 32.6 cm. Ve ben 32.6 cm özel yığma tuğla yaptırdım bu ev için. Duvar boyası kullanılmıyor. Kireç sürülüyor. Bu da duvarların nefes alması demek. Aslında evdeki her ayrıntı, kullanılan her malzeme evin nefes almasını, dolayısıyla sizin nefes almanızı sağlıyor. Bu bina canlı, bizimle birlikte yaşıyor adeta.

Huzur ve mutluluk kaynağı
* Oldukça serin bir ev.... Hatta klima soğukluğu hissediliyor?

- Aynen öyle... Yazları serin, kışları ise sıcak bu evler... Önemli olan hava çünkü... Nefes alan bu ev, güneş ile ısınıyor, hava sirkülasyonuyla serinliyor...

* Burada yaşamaya başladıktan sonra hayatınızda neler değişti?
- Evimiz içinde yaşayanlara büyük bir huzur ve mutluluk veriyor. Bir kere inanılmaz rahatlıyorsunuz. Bunu en iyi sabah uyandığınızda fark ediyorsunuz. Aldığınız havanın bile farklılığını hissedebiliyorsunuz. Uykunuzu güzel aldığınız için dinç uyanıyorsunuz. Enerjik ve neşeli oluyorsunuz. Evin huzuru ve sağladığı faydaları, saymakla bitiremem inanın...

* Peki ne kadara mal oluyor?
- Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, betonarme yapılardan sadece yüzde 10 ya da 20 yüksek bedele... Ama inanın bu küçük fark, yaşamanın kıymetini anlamanızı sağlıyor, adeta sağlıklı bir yaşamın anahtarı oluyor.

'Migreni geçiren ev!'
* Evinizle ilgili yaşadığınız ilginç olaylar oldu mu hiç?

- Olmaz mı... İlk aklıma geleni anlatayım hemen... Restoran işlettiğim sıralarda müşterilerimden biriyle sohbete dalmıştık. Kendisi de inşaat mühendisiydi. Ona evi gösterdim. Eşi de vardı. Eşi birden, 'Başımın ağrısı geçti' dedi. Meğer kadının migreni varmış ve içtiği ilaçlar hiç fayda etmezmiş. O günden sonra bunu duyan yakınları evi görmek için akın etmeye başladı. "Burada baş ağrısına iyi gelen bir ev varmış" diye. Böyle etkileşimler oluyor. Aile dostlarımız da evin rahatlattığını hatta aralarında uyku sorunu çekenler, rahatlıkla uykuya daldıklarını söyler hep.

********************************************************************************************
Alıntı: http://www.yeniasir.com.tr/Alisveris/2011/08/20/sadece-yedikleri-degil-evleri-de-organik

Cavid Sezen

549389929769
 

Etiketler
Ynt: Sadece Yedikleri Değil Evleri de Organik

Guzel yanliz evin felsefesi biraz garibime gitti. Simdi diyelim ben calisma odami guzel manzarasi olan guney cepheye koysam calisma odamda verimli calisma degilde simdirim mi yapacagim? :smiley:

Bence doganin icinde, temiz havasi, suyu olan her tur ev insana huzur ve rahatlis verir. Koylere gittigimizde nasilda rahat uyuyup, dinc kalkiyor insan.

Ingiltere'de bir cok insan doga ile uyumlu kendi evlerini yapiyorlar. Ozellikle bir cogu gunes enerjisi, ruzgar enerjisi ve toprak alti su isitma tanklari kullanarak hic disardan enerjiye ihtiyac duymadan yasayabiliyor. Farkli modellerde bir cok ev var. Ingiliz kanali Channel 4 un 10 yildan fazla suredir cekmekte oldugu bir seri var "Grand designs" adinda bulursaniz izleyin. Ordaki her ev doga dostu degil fakat bir cogu ekoloji konusunda duyarli insanlarin yaptigi ekolojik evler. Su ana kadar cesit cesit yapim teknigi gordum. Ornegin biri evin duvarlarinda izolasyon olarak cikma arac lastigi kullanmisti. Bir digeri tepeyi kazarak evi tepenin cine gommustu. Sadece giris kisminda evi gormek mumkun. Topragin altinda bir ev. Gercekten ilginc tasarimlar var tavsiye ederim.

Aslinda bu tarz evler avrupada revacta olmasina karsin iscilik pahali oldugu icin cok zor kosullarda yapiliyor yada insanlar islerinden 1 yil ucretsiz izin alarak kendileri yapiyor. Turkiye gibi isciligin daha ucuz oldugu bir ulkede degisik tasarimlari ve evleri yapmanin daha kolay oldugunu dusunuyorum. Ama ne yazikki bizim halkimizin aklina mustakil ev denince tek tip betonarme iki katli evler geliyor.
 

Ynt: Sadece Yedikleri Değil Evleri de Organik

Epey eski bir konu.

Melihciğim,

Bu tarz evlerin yapım maliyeti Türkiye de ucuz görünse de işçiliğin hakkını verecek mimar - mühendis ve işçi bulamıyor yapmaya çalışanlar.

Bakınız;

http://blog.meyvelitepe.org/2007/12/21/esnaf-kan-alyor/
 

Ynt: Sadece Yedikleri Değil Evleri de Organik

murat bey konu eski de olsa gündemde tutulması gerekli bence.çünkü işin içine girince sizde tahmin edersiniz ki ...........çok maalesef.ben yaklaşık yedi yıldır tarımla ilgili bilgiler topluyorum ve şuandaki nişanlım da ziraat mühendisi ve bizimde projemiz var bu konuyla ilgili.araziyi falan hallettik ve keşke yanımıza birileri daha gelse diye dua ediyoruz.orman içinde bir arazi ve bir tarla daha var bu şekilde başka da yok.herşeyi ile harika sadece imkanlarımızı ayarlayım yatırım için gün sayıyoruz....
 

Ynt: Sadece Yedikleri Değil Evleri de Organik

Özay bey selam.

Bende bu konular hakkında araştırma arşivleme çalışmaları yapıyorum.
Tabii sadece ev değil. Organik tarım hakkında.

Ticari olmayacak üretimde bulunmak istiyorum ve bulunacağım. :smiley:

Size internet ortamında meyvelitepe blog sayfalarını önerebilirim.

Tüm çalışmalarını güzel bir anlatım dili ile anlatan arkadaşımızın sayfalarının (200'den fazla yazı) size çok faydası olacaktır.
 




Ynt: Sadece Yedikleri Değil Evleri de Organik

Başka siteleri bilemem ama Meyveli Tepe blogu bu konuda tek geçerim.

Ağaçlar.net forumda güzel ama içinde kaybolmamayı başarırsanız. ;D
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,424
Mesajlar
1,517,769
Kayıtlı Üye Sayımız
172,070
Kaydolan Son Üyemiz
cipokko

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.


Geri
Üst