Karaman Müzesi

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan AYDURAN Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 3
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 15,140

AYDURAN

Zirve
Mesajlar
5,669
Tepkime Puanı
27
Yaş
49
Yer
İstanbul / Maltepe
Müze, Karaman'ın merkezinde, Turgut Özal Caddesi üzerinde ve Karamanoğulları Beyliği Devrinin en güzel mimari örneklerinden birisi olan Hatuniye Medresesi'nin arkasında yer almaktadır.

Karaman m 01


Karaman ve çevresinde tarih öncesi ve tarihi devirlere ait birçok uygarlığın izlerine rastlanmaktadır. Bugün Karaman çevresinde pek çok höyük ve örenyeri bulunmaktadır. Ancak Karaman'da müzecilik faaliyetlerinin geç başlaması sonucu buralarda bulunan taşınabilir eserlerden birçoğu başka müzelere götürülmüştür.

Bu zengin arkeolojik ve etnografik eserlerin yerinde korunması gerektiği görüşünden yola çıkılarak bazı yerel yöneticilerin ve ileri gelen Karamanlıların desteği ile ilk müze 1961 yılında Turizm Derneği ve kütüphanede kurulmuştur. Eserler 1963 yılında çarşı içinde bir binada, 1966 yılında İbrahim Bey İmareti'nde, 1968 yılında kiralık bir evde, 1971 yılında ise şimdiki hizmet verdiği binada teşhir edilmiştir.

Müze binası iki katlı olup, her katta 550 m² kullanım alanı bulunmaktadır. Alt katta ileride ziyarete açılabilecek ikinci bir teşhir salonu, depo, fotoğrafhane, işlik ve kitaplık yer almaktadır.

Üst katta yer alan teşhir salonu iki seksiyondan oluşmaktadır; eserler 32 vitrinde teşhir edilmektedir. Arkeolojik seksiyonda Neolitik Çağdan Geç Bizans Çağına kadar birçok uygarlığa ait eser bulunmaktadır. Etnografik seksiyonda da Selçuklu, Anadolu Beylikleri, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine ait eserler bulunmaktadır.

Müze bahçesinde çoğunluğu Roma Dönemine ait mezar stelleri olmak üzere Bizans ve Türk-İslâm Dönemine ait taş eserler yeşil saha üzerinde düzenlenmiştir.

Teşhirdeki eserlerden özellikle Canhasan Höyüğü kazılarından elde edilen Neolitik-Kalkolitik Çağ buluntuları dikkat çekicidir. 1, 2, 3, 14 ve 17 numaralı vitrinlerde sergilenen Canhasan Kalkolitik Çağ buluntuları arasında; pişmiş topraktan yapılmış çanak çömlekler insan ve hayvan figürinleri, taş baltalar, obsidiyenden ok uçları, kemikten yapılmış kazıyıcılar, kolye ve bilezikler, midye kabuğundan süs eşyaları, mavi apatit taşından kolyeler ve bazalttan yapılmış öğütme taşları da vardır.

Bronz Çağına ait eserlerin sergilendiği 4 numaralı vitrinde Sısanın Höyüğü ve Gökçe Köyü'nden çıkmış çanak çömlek eserlerin yanında Batı Anadolu Yortan kültürüne ait siyah, koyu gri renkte parlatılmış çanak çömlek eserler yer almaktadır.

Hellenistik Döneme ait eserlerin sergilendiği 5 numaralı vitrinde Mersin-Gelindere, Muğla İasos, Adıyaman ve Karaman çevresinden derlenmiş olan eserler bulunmaktadır. Bunların çoğunu lekitos ve tabaklar oluşturmaktadır.

6 numaralı vitrinde yer alan Roma Dönemine ait eserlerin çoğu Karaman-Taşkale, Bayır, Karacaören ve Kâzımkarabekir'den derlenmiştir. Pişmiş topraktan yapılmış insan ve hayvan figürinleri, kandiller, testicikler, tabaklar bulunmaktadır.

7 numaralı vitrinde Roma ve Bizans dönemlerine ait gözyaşı ve parfüm şişeleri sergilenmektedir. Bunların içerisinde düz ve desensiz olanlar olduğu gibi çok renkli ve bezemeli olanları da vardır.

8 ve 9 numaralı vitrinlerde Bizans Dönemine ait ahşap kapaklar, kutu parçaları, makyaj kutuları, bronzdan haçlar, altın takılar, bronz kandiller ve Bizans seramiğinden örnekler sergilenmektedir.

12, 13, 18 ve 19 numaralı vitrinlerde sırasıyla Yunan, Venedik, Roma, Bizans, Beylik, Karamanoğlu, Osmanlı ve Cumhuriyet sikke ve paraları sergilenmektedir.

15 numaralı vitrinde Urartulara ait bronz bilezik, figürin ve adak levhaları sergilenmektedir. Bu eserler genellikle satın alma yoluyla müzeye kazandırılmıştır.

16 numaralı vitrinde erken ve geç Hitit dönemlerine ait taştan damga ve silindir mühürler ile vitrin içerisinde bulunan mühürlerin baskı fotoğrafları sergilenmektedir.

Etnografik seksiyonda 20 numaralı vitrinde Selçuklu ve Osmanlı devirlerine ait çini, mozaik, lüster, sıraaltı ve sıraüstü çiniler, alçı kabartmalar, Çanakkale ve Kütahya çinileri sergilenmektedir.

21 ve 22 numaralı vitrinlerde Karaman çevresinden derlenmiş olan 14. ve 19. yüzyıl Selçuklu ve Osmanlı devirlerine ait üzerleri geometrik ve bitkisel süslemeli kazan, tepsi, sini, tabak, şifa tasları, havan, sefer tası ve ibrik sergilenmektedir.

24 ve 25 numaralı vitrinlerde ahşap eserlerden sedef kakma ile işlenmiş çekmece, nalın, çıkrık, kahve değirmeni, kahve soğutacağı, ayna kabı, kaşık muhafazası, ölçek kabı, dibek, müzik aletleri v.b. eserler sergilenmektedir.

26 ve 27 numaralı vitrinlerde genellikle Toroslar'da yaşamış Türkmenlerin kullandığı kumaş çadır süsleri, beşik, hayvan koşum takımları, giysi örnekleri, deri çizme sergilenmektedir.

28 ve 29 numaralı vitrinlerde Karamanoğulları Beyliği ve Osmanlı dönemlerine ait tezhipli Kur'anlar, fermanlar, şeriat mahkemelerine ait kararlar ve Ahi Evran Fütüvvetnamesi sergilenmektedir.

30 numaralı vitrinde değişik formlarda gaz lambası örnekleri sergilenmektedir.

31 numaralı vitrinde gümüş takılar, tepelikler, zülüflükler, kıstı, şildir, sikkeli fes ve cep saatleri sergilenmektedir.

32 numaralı vitrinde bölgede halen kullanılan el örgüsü çorap ve eldivenlerden örnekler sergilenmektedir.

33 numaralı vitrinde değişik hayvanlar için kullanılan farklı türden çan ve zil örnekleri sergilenmektedir.

Ayrıca iki adet masa vitrinde silahlar, barutluklar, vezne, mum makası, kaşık, kapı tokmağı, kırbaç, mühür, ağızlık, tespih gibi eserler sergilenmektedir.


Sergide vitrinler arasına pano şeklinde asılmış halı ve kilim örneklerine de yer verilmiştir. Arkeolojik salonda ise Asklepios heykeli, Sidemara tipi lahtin bir yüzü ve Bizans Devrine ait bir kadın cesedi gibi buluntular sergilenmektedir.

Müze alt katında yapımına geçmiş yıllarda başlanmış olan bölümde, eski Karaman evlerinden sökülmüş olan dolap, kapı, raf ve ocak duvarlara monte edilmiş haldedir. Bu bölümde bazı ziraat aletleri de bulunmaktadır. Ancak burası henüz teşhire açılamamıştır.

Üst katta ayrıca idari bölümün yanında müzenin, halkın ve öğrencilerin sanatsal çalışmalarının dönemler halinde sergilendiği bir sergi salonu bulunmaktadır.

Karaman m 02


Hastane Caddesi
Tel : (0338) 213 15 36

Her gün 08.00-12.00/13.00-17.00 saatlerinde ziyarete açıktır.
 

Etiketler
Mumyalanmayan Ceset 1400 Yıl Sağlam Kaldı

Karaman'da müzede sergilenen 6. yüzyıldan kaldığı sanılan bütün haldeki genç kız cesedi, hiçbir kimyasal koruma yapılmamasına rağmen 14 asır sağlam kalması nedeniyle görenleri şaşırtıyor

Dogal7


Mumyalanmayan ceset 1400 yıl sağlam kaldı

Karaman'da müzede sergilenen 6. yüzyıldan kaldığı sanılan bütün haldeki genç kız cesedi, hiçbir kimyasal koruma yapılmamasına rağmen 14 asır sağlam kalması nedeniyle görenleri şaşırtıyor

Karaman Müzesi Müdürü Arkeolog Cengiz Topal, 1980'li yıllarda, Taşkale Beldesi yakınlarındaki eski yerleşim merkezi Manazan Mağaraları'nda çevre düzenlemesi yapılırken mezar odalarında çok az bozulmuş bütün halde bir ceset bulunduğunu söyledi.

Yapılan incelemede 6. yüzyıldan kaldığı sanılan cesedin 17 yaşlarında bir genç kıza ait olduğunun saptandığını belirten Topal, kafatasındaki parçalanma dışında hemen hemen sağlam kalan cesedin mumyalanma işlemine tabi tutulmadan bugüne geldiğinin anlaşıldığını ifade etti.

Cesedin bulunduğu Manazan Mağaraları'nın Bizans döneminde killi kireç taşı içine oyularak oluşturulan beş katlı toplu meskenler olduğunu anlatan Topal, ''Her katın ortasında büyük galeriler ve bu galerilere açılan odalar bulunmaktadır. Katlardan çıkış, karşılıklı el ve ayak tutunma yerleri olan, dik oyma bacalarla sağlanmıştır'' dedi.

Alttaki katta birçok mezar odası ve son katta da yine birçok ceset parçası bulunduğunu anlatan Topal, şunları kaydetti:

''Buradaki kireç taşı, sabit ısıyı muhafaza ettiğinden ve havada da nem olmadığından, organik maddeler uzun süre bozulmadan kalabilmektedir. Ülkemizde ve dünyada birçok müzede sergilenen cesetlerin çoğu kimyasal işlemlere tabi tutularak mumyalandığı için bugünlere bozulmadan gelebilmiştir. Fakat bu ceset, üzerinde hiçbir kimyasal uygulama yapılmadan ve mumyalanmadan bugüne gelmiştir. Birçok müzede sergilenen mumyalar bile bu ceset kadar sağlam değildir. Üzerindeki elbiseler, saçların açıkça görülebildiği ceset, bizi o dönemde yörede yaşayan insanlar hakkında da aydınlatmaktadır.''

Cesedin, müzede hava almayan bir cam bölmede korunduğu anlatan Topal, müzeyi gezmeye gelenler tarafından büyük ilgi gören cesedin mumyalanmadan 1400 yıl sağlam kalabilmesinin görenleri şaşırttığını sözlerine ekledi.




Milliyet
 


Ynt: Karaman Müzesi

Karaman ve çevresinin arkeolojik yönden zengin oluşu nedeniyle 1961 yılında yöredeki eserlerin toplanmasına ve bir müze kurulmasına 1961 yılında başlanmıştır. Kaymakam Necati Tümay ve Belediye Başkanı Kemal Kaynaş’ın çabaları ile 1962 yılında ilk müze deposu kurulmuştur. Karaman Kütüphane ve Turizm Derneği’nde toplanan eserler bir süre korunmuş, bundan sonra 1963 yılında Karaman çarşısı içerisinde bir binaya taşınmış ve 1966 yılına kadar burada kalmıştır. Ardından İbrahim Bey İmaretine taşınan bu eserler, imaretin camiye çevrilmesi üzerine tekrar yer değiştirmiş ve pancar Yolu üzerindeki kiralık bir evin ikinci katına taşınmıştır. Eser sayısının artması nedeni ile müzeye ait bir binanın yapılmasına gereksinim duyulmuştur. Bunun üzerine yeni müzenin yapımına 1970 yılında başlanmış, yapımın tamamlanması uzun bir süre almış ve 1980 yılında da müze yeni binasında ziyarete açılmıştır. Bu müzenin açılmasında Müze Müdürü Arkeolog İlhan Temizsoy’un büyük çabaları olmuştur.

Karaman Müzesi, Hatuniye Medresesi’nin arkasında, iki katlı bir yapı olup, her katta 550 m2’lik bir kullanım alanı bulunmaktadır. Müzenin alt katında Karaman Evi olarak düzenlenen teşhir salonu, depolar, fotoğrafhane, laboratuar, sergi salonları ve yönetim birimleri yer almaktadır.

Müze arkeolojik eserler ve etnoğrafya bölümünden meydana gelmiştir. Arkeolojik eserler bölümünde, Kalkolitik devirden Geç Bizans çağına kadar çeşitli dönemlere ait eserler sergilenmiştir. Etnoğrafik eserler bölümünde ise Selçuklu, Anadolu beylikleri ve Osmanlı dönemine ait eserler bulunmaktadır. Müze bahçesinde ise Roma devrine ait mezar stelleri başta olmak üzere Bizans ve Türk-İslam dönemlerine ait taş eserler sergilenmiştir.

Müzede sergilenen arkeolojik eserler arasında Canhasan II-I dönemi eserleri bulunmaktadır. Canhasan’da çıkan eserlerin büyük çoğunluğu Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde sergilenmektedir. Karaman Müzesinde ise Canhasan’dan çıkan pişmiş topraktan yapılmış çanak-çömlekler, insan ve hayvan figürinleri, taş baltalar, obsidiyenden ok uçları, kemik kazıyıcılar, iğneler, kolyeler, bilezikler, süs eşyaları bulunmaktadır.
Ayrıca Sısanın ve Gökçe Höyükten çıkan eserlerin yanı sıra Yortan kültürüne ait objeler; Mersin-Gelindere, Muğla-İasos, Adıyaman ve çevresinden gelmiş olan lekitos ve tabaklar sergilenmektedir. Karaman yöresinde Taşkale, Bayır, Karacaören ve Kazımkarabekir gibi merkezlerde bulunmuş pişmiş topraktan figürinler, testiler, kandil ve tabaklar müzede bulunmaktadır. Bizans çağına ait ahşap kapaklar, kutular da sergilenmektedir. Özellikle Roma ve Bizans çağlarına ait cam şişeler müzenin önemli koleksiyonları arasındadır.

Müzenin en zengin koleksiyonlarının başında sikkeler gelmektedir. Çeşitli dönemlere ait sikkelerin yanı sıra İhsaniye definesi ve Beylikler dönemine ait sikkeler bunların başında gelmektedir. Erken ve Geç Hitit dönemlerine ait taştan silindirik mühürler, Urartu bronz levhaları da onları tamamlamaktadır.

Müzenin etnoğrafya bölümünde, yöreden toplanan eserlere yer verilmiştir. Bunların başında Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait çiniler, mozaikler, alçı kabartmalar gelmektedir. XIV.-XIX.yüzyıllara ait Selçuklu ve Osmanlı dönemi bakır eserleri, sedef kakmalı çekmeceler, nalınlar, kahve değirmenleri, ayna kapları ve kahve soğutucuları da bu bölümde yer almaktadır. Ayrıca bu bölümde 1798 yılında yapılmış olan Hacı Emin Ağa Evi’nin çökmesi ile müzeye getirilen dolaplar, şömine ve alçı vitraylar da bulunmaktadır. Karaman’ın el işleri iki ayrı vitrinde teşhir edilmektedir. Bunların başında da sim işlemeli saltalar, üç etekler, cepkenler, para ve tütün keseleri, uçkurlar, peşkirler, kolluklar, paçalık göynekler, yün çoraplar, yastık yüzleri ve kemerler gelmektedir.

Müzedeki yazma eserler bölümünde, Karaman Beyliği ile Osmanlı dönemine ait teshipli Kuran’lar, fermanlar, şeriat mahkemelerinin kararları bulunmaktadır. Bunlar içerisinde 3.20 m. uzunluğunda Ahi Evran Fütüvvetnâmesi en ilgi çeken eserler arasındadır.
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,425
Mesajlar
1,517,799
Kayıtlı Üye Sayımız
172,072
Kaydolan Son Üyemiz
egedeba

Çevrimiçi üyeler



Geri
Üst