Haydi Pelepones'e

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan RÜZGAR Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 177
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 41,517
Ynt: Haydi Pelepones'e

Cem beni acayip tırstırıyor,bir şey olur değil o prosedür yıldırıyor,bu sezon dağlara çıkmayı planlıyorum gittiğim yerlere ben zor gidiyorum,çekici nasıl gelecek,ustayı nasıl getireceğim.Yurt dışını düşünmek daha da kötü,Romanya da yaşadığım zamanlar köylerinde gezerken derdimizi nasıl anlatırız diye düşünürdüm hep,ulen Türkiyede nerde kalırsam kalayım dert olmaz sonuçta aynı dili konuşuyoruz duygusu olurdu bende.
Bu konu,bu konuyu böler Rüzgar hocam kendi düşüncelerini yazsın bende merak ediyorum gerçekten.
 

Etiketler
Ynt: Haydi Pelepones'e

Cavid beye katılıyorum bence sorun olmaz ... Hiç ummadığınız yerlerde bile Türklere rastlıyorsunuz ... Hadi bulamadık diyelim tarzanca ve nakit ile iş çözülür gibi geliyor bana ama en güzeli 3-5 araç konvoy yapıp gitsek hoş olmaz mı ?

Bir organizasyon yapsak Sayın Rüzgar'ın etkisine kapılsak .....

İlknur - Mahir
 

Ynt: Haydi Pelepones'e

Pelepones'in beşinçi bölümü gerçekten çok etkileyici vede ürktücü bir hava içerisinde olmuş, Fakat Kabin Amirini'nin durumunu anlatan fotograf korkunç. Nasıl izin verdi anlayamadım.!! :D :D

Ben yola çıkarken kesinlikle başıma birşey gelirmi yollarda kalırmıyım diye düşünmem. Gerekli bakımları yapıp, gerekli malzemelerde yanımda olduğu sürece basar giderim. Başıma bir olay gelirse ne yapmam gerektiğini o ana bırakırım. Hiç yollarda kalmadım buğüne kadar, tabii bu kalmayacağım anlamınada gelmez. Allah göstermesin.. Fakat yolcu yola çıkarken bu tür şeyleri düşünmemeli basıp gitmeli diye düşünüyorum. Korku insanı tırstırır, korkan insanda ne tatilden nede yolculuğundan zevk alır. Çünkü kafası acabalarla doludur..
 

Ynt: Haydi Pelepones'e

RÜZGAR' Alıntı:
Dördüncü Bölüm



İstanbul da bu “salaş format” yıllardır unutuldu gitti. Daha doğrusu deniz kenarlarının, balığın ve balıkçılığın o emeğe dayalı basit yaşamını yansıtan balıkçı lokantalarının dekorasyonu için bolca kullanılan yırtık pırtık balık ağları, üzerlerine tutturulmuş deniz yıldızları, kestaneler falan artık müşteri kazıklamak için “yetersiz dekorasyon” olarak düşünülüyor sanırım. Öyle ya umutsuz bir aşk uğruna o mütevazı meyhanelerde yaşanan muhteşem sarhoşluklar kaldımı artık.
O koskoca Ayhan Işık’lar, Kartal Tibet’ler, Fikret Hakan’ lar “ah ulan ah” larla karışık içip içip dağıtmamışlarmıydı kendilerini, o köpek öldüren şarapların şişelerinin havalarda uçuştuğu meyhanelerde.

Huseyin bey ve bu formatta bir meyhane arayan arkadaslar varsa bence kadikoydeki Rodi'nin yerini denesinler. Tahta masalarda sanat muzigi ve yirtik aglar esliginde guzel bir yer. Tek eksigi deniz kiyisinda degil. Ben enson 2008 de Istanbul'da yasadigim zamanlarda gitmisim hala yerinde duruyor mu bilmiyorum. Birde gidecek arkadaslar nakit goturun cunku kredi karti gecmiyor. Ben bunu yasayarak ogrenmistim. :smiley:

Rodi nin yeri kadikoy'de. Ser asker caddesine altiyol tarafindan girin ve iskeleye dogru yuruyun soldan ilk sokakin sonunda, karsida gorursunuz.

Harita.
[attachment=1]

Untitled 1
 

Ynt: Haydi Pelepones'e

Hüseyin abi, karavanlı yurtdışı çıkışında yandaş olursa gezinin kaymak olacağına inanıyorum. Ben şahsım adına 10 yıllık harçla pasaportlar hazırda, en az bir arkadaşım olursa ben yollarda olurum. Kalabalık gezi olursada sevinirim.
Mevsimi itibariyle çok sakin bir gezi olmuş, fazla kalabalık değil. Bu günlerde Yunanistan'ın ekonomik sıkıntıda olduğu ve yer yer grevlerin olması yabancı karavancıları ne kadar etkiler ?
 



Ynt: Haydi Pelepones'e

berkcantp' Alıntı:
Hüseyin abi, karavanlı yurtdışı çıkışında yandaş olursa gezinin kaymak olacağına inanıyorum. Ben şahsım adına 10 yıllık harçla pasaportlar hazırda, en az bir arkadaşım olursa ben yollarda olurum. Kalabalık gezi olursada sevinirim.
Mevsimi itibariyle çok sakin bir gezi olmuş, fazla kalabalık değil. Bu günlerde Yunanistan'ın ekonomik sıkıntıda olduğu ve yer yer grevlerin olması yabancı karavancıları ne kadar etkiler ?

Yabancı karavancıları değil de, kriz durumlarında milliyetçiliğin artması nedeniyle Türk plakalı olanları etkiler mi ben onu merak ediyorum...
 

Ynt: Haydi Pelepones'e

Pelepones gezimizin 5. bölümü sonunda yapılan katılımlar beni çok mutlu etti inanaın.
Salt beğeni mesajları dışında "bölüm içinden izlenimler ışığında görüşlerin" ortaya konması idi sevincimin kökeni.

Torbayı bir karıştıralım,bir daha karıştıralım artık, veee...

*** "buselik" Bölüm biraz kısa gibi ama "esinlenmelere" bakınca aslında uzunmuş izlenimi verebiliyor okuyucuda.Ne dersiniz ?...
Kabin amirime yazacağınız dilekçe dikkate alınacaktır kuşkusuz ama sanırım dileğiniz bir sonraki anılara uygulanabilecek gibi görünüyor.
Ahh... bu arkası yarınlara bizi alıştıranlar ... ;)

*** "Mayıstosböce" Sabah uyanıp da mesajını okuduğumda çarpıldım inan.Sabaha karşı bir süre şu "Methoni'de Issızlık" adlı tabloyu(!) düşünmüştüm bir sağa, bir sola dönerek.
Neden o fotoğrafı çekmiştim...Haydi çektik diyelim neden, "bu fotoğrafta bir şey yok" diye silmemiştim .Hadi silmedim diyelim peki neden o fotoğrafı yazıya koymuştum.Neden sabahın kör karanlığında o fotoğraf aklıma gelmişti...
Bülent'in katılımı ile konu birden aydınlandı içimde.Yalnız değilmişim meğer...Bir fotoğrafta illaki çarpıcı bir objenin o fotoğrafı kullanmak için bir neden olmadığını anladım hemencecik.
"Methonide Issızlık" bir obje fotoğrafı değil kendisi bir bütün olarak ıssızlığı, hüznü, vatanından uzaklarda dolaşmanın nedenini sorgulayan bir görüntü idi aslında.Bu görüntüler bir "ince karavancı" nın gözünde bir anlam ifade edecekti kuşkusuz.Ve etti de...
Değerli kardeşimi bu ince görüşünden dolayı kutluyorum izninizle..

*** "orsaalabanda" Bir gezi anısına nezaketen yazılan beğeni mesajlarının dışına çıkılmasına yön veriyor mesajında.Ve bir endişesini dile getiriyor.Ama bunu 5. mesaja bırakıyor gördüğüm kadarı ile.Gerçekten de insanın Alexandraoupoli de duyduğu endişe ile (örneğin) Methoni de ya da ne bileyim Hammerfest/Norveç de duyduğu endişe aynı olmuyor inanın.Ama bu lineer değil bir çan eğrisi gibi benim izlenimlerime göre.
Bir yerde bir kopma, bir tepe noktası oluyor.Methoni' den eve dönme şansınız pahalı bir olgu ama olası. Hammerfest de ise binlerce kilometre öteden eve dönme şansınız sıfır.O zaman da "ölmüş eşşek kurttan korkarmı" deyip bir çözüm arama yoluna gidiyorsunuz mecburan.Ve de oranın insanlarının anlayış ve takdirleri ile sorununuzu çözüyorsunuz.Sonuç ta kimse Methoni de ya da Hammerfest de kalmıyor. İnsanlık öldümü...Kalbinizi ferah tutun...

*** "Gezmen" Evet aynen öyle.Kesenin hacmi önemli.Kart da geçerli ama güler yüzünüz, tatlı diliniz ya da tarzancanız da "keş" kadar önemli ... :D

Ama tartışmasız en büyük "keş" yanımızda taşıdığımız kalbin, cesaretin büyüklüğünde.
Size her yönüyle destek olabilecek bir eşiniz, bir kabin amiriniz varsa korkmayın hiç bir şeyden.O eş korkak bir yol arkadaşınızdan, dırdırcı eşinden çok daha gereklidir zor anlarınız da sizin için.
Bu konu da bana her zaman destek olan "cessur yürek" kabin amirimi bu satırlardan bir kere daha şükranla anıyorum.

*** "Esinti35" e bütünüyle katılıyorum.Bakım yapın ama aracınız çok kullanılmış ama siz nereden ne gol yiyeceğinizi bilemeyecek kadar yeni sahibi iseniz iki defa düşünün. Mesala krank kırmayın, aks kesmeyin, triger dağıtmayın...Yani bunun gibi şeyler... :eek:

*** "melihbozkurt" kardeşimin katılımı yine içerik ile ilgili güzel bir noktaya değiniyor.Salaş meyhaneler konusundaki önerisini dikkate alacağım ve de ilk meyhane muhabbetimi Rodinin Yeri'nde yapmaya çalışacağım.Teşekkürler...

*** "berkcantp" Küçük bir gurupla gezmek bir çok şeyi kolaylaştırıyor kuşkusuz.İlk seferlerde tercih edilebilir...

*** "taiga" Kalabalık metropollerde olaylar orada da burada da aynı. İyisi mi hassas günlerde büyük yerleşimlerden kaçınmakta yarar var.Kamplarda kalınabilir tabii ki..

Katılımcı arkadaşlarıma konuları eşeledikleri için teşekkür ediyorum.
Boşuna gezmemiş, boşuna yazmamış, boşuna okumamış olduk birlikte..
Pek yakında yine buluşuyoruz.

Rüzgar
 

Ynt: Haydi Pelepones'e

RÜZGAR' Alıntı:
*** "Gezmen" Evet aynen öyle.Kesenin hacmi önemli.Kart da geçerli ama aslıl "keş", güler yüzünüz, tatlı diliniz ya da tarzancanız... :D

Evet "tarzanca" konusunda yanılmamışım demek ki... :smiley:

Cavid Sezen
 

Ynt: Haydi Pelepones'e


Sabaha karşı bir süre şu "Methoni'de Issızlık" adlı tabloyu(!) düşünmüştüm bir sağa, bir sola dönerek.
Neden o fotoğrafı çekmiştim...Haydi çektik diyelim neden, "bu fotoğrafta bir şey yok" diye silmemiştim .Hadi silmedim diyelim peki neden o fotoğrafı yazıya koymuştum.Neden sabahın kör karanlığında o fotoğraf aklıma gelmişti...


Bir dönem ressam arkadaşlarımla aynı evi paylaşmıştık,resim yaparlardı ve sorarlardı bu nasıl diye,bende amatörce fotoğraf çekiyorum diye bana gösteriyorlar sanırdım,bir kaç zaman sonra ,ya bana niye gösteriyorsunuz bir sürü insansınız, derdim.Yaptığım yorumlarda, şunda beni rahatsız eden birşey var ama ne bilmiyorum ,biçimsel olarak bir terslik var,uh bu ne harika bir şey ama nedenini bilmiyorum gibi yorumlar yapardım ve inanın bu yorumlarıma göre değişiklik yapılırdı işte sizi rahatsız eden bu sezgi, "Methoni'de Issızlık'' ı beyniniz sezgi olarak sizi uyarılar gönderiyor ve size nedensiz anlamsız bile gelse eliniz silmeye,beyniniz unutmaya izin vermiyor, sanatçı sezgisi.Burada sanatçı ruhu anlatmak benim haddime değil ama o ruha sahip olmanın,sanatın bir çok çeşidini kavramaya yettiğini dair ahkam yürütebilirim..
 

Ynt: Haydi Pelepones'e

RÜZGAR' Alıntı:
*** "Lizz" Gezi anılarımı keşfettiğinize sevindim doğrusu.Okuyucularıma bir dost daha eklenmesi insana bir parça daha güç veriyor inanın.
'69 unda birşeyler bitiyor başka şeyler başlıyor.Ceza makbuzları cebimde ama kesmeye kıyamıyorum artık. Eee "bağyan" bulunuyor da "yoldaş" bulmak zor bu devirde ! Kıymetini bilmeli.
Selma hanım www.soruyusormak.com da yazıyor.İlginize çok teşekkür ediyor.
Biz iki cambazız ama ayrı iplerde oynuyoruz.O ekonomi - politik yazıyor ben se "romantik" takılıyorum.Gezi anıları, öyküler falan ;) Sevgiler. :smiley:

Ben de siz ve eşinizi tanıdığıma memnun oldum...Selamlar,sevgiler..Takipteyim efendim :smiley: :smiley:
 



Ynt: Haydi Pelepones'e

Sayın Hüseyin Bey
Son 3 yıldır yazılarınızı, içerin yanısıra tarzınızdan dolayı heyecanla takip ediyorum. Özellikle yurt dışına çıkmak isteyenleri hem cesaretlendirecek hemde rehber olacaktır.Eşinizin yazılarınıda takip etmeye başladım ve ikinizinde kaleminize sağlık diyorum. Umarım bir gün bir kampta karşılaşıp tanışır isek anılarınızı sesinizden mimikleriniz ile dinlemeyide çok arzu ederim.
Saygılar,
Nuran
 

Ynt: Haydi Pelepones'e

"nurses"
Yazılarımın bir işe yaraması en büyük dileğimdir inanın.Kalemim kırılmadıkça, gönlüm burulmadıkça birşeyler karalamak ve sizlere sunmak bir zevktir benim için.Sağolun.

Geziler gezerken iyi de,döndükten sonra onca çekilmiş fotoğrafları gözden geçir, seç, bir düzene koy, alt yazılarını yaz, sonra aldığın notları gözden geçir,otur klavyenin başına, onbeş günlük bir gezi için en az bir ay boyunca yaz, boz, değiştir, resimle,haritalarını ayarla,nerede yayınlayacağına karar ver, moderatörlerle görüş,bölümleri ayarla, belirli periyodlarla yayınla, gelen katılımlara niyet torbasından birer niyet çek,sevin, mutlu ol,gurur duy.... :D

Özetlersek, sizlere kaliteli bir hizmet sunabilmenin de bir bedeli var ve ben bu bedeli her zaman ödedim ve de kalemim yazmaya devam ettikçe ödemeye de hazırım. :smiley:

Biz de sizlerle bir yerlerde karşılaşıp sohbet edebilmeyi umarız.
Siz de gezin, siz de yazın. Bizler de okuyalım, sizlere katılalım.

Rüzgar
 

Ynt: Haydi Pelepones'e




Altıncı Bölüm


Altıncı bölümün rotası:
Methoni/ Ammos – Pilos- Kiparissia- Naflio

6-01 Pelepones in batı kıyıları

[attachment=1]


Methoni den çıktıktan iki km. sonra o çevrenin en büyük kampingi olan Ammos Camping e geliyoruz. Yağmurun etkisi tam azalmamış ama yine de kampa bir göz atmakta fayda görüyoruz. Bir arkadaşımızın da hoş bir rastlantı olarak birkaç dakika önce telefonda tavsiye ettiği ve “mutlaka görün” dediği Ammos’ a dalıyoruz.

6-02 Ammos Camping

[attachment=2]

Bol yeşillikler içinde güzel ve konforlu bir kamping. Derin ve bütün kıyı boyunca uzanan kumsallar bizdeki Patara plajları gibi neredeyse uçsuz bucaksız.

6-03 Ammos Camping’in kumsalı

[attachment=3]

Kampta çok sayıda Alman, Hollanda’ lı, İsviçre’ li,Fransız karavanlar görülüyor. Hepsi de kocaman kocaman yürüyen kışlık evler gibi konforlu karavanlar.

6-04 Ammos- sonbaharda karavanlar

[attachment=4]

Sezon sonu olmasına rağmen havaların orta Avrupa dan çok daha elverişli olması emekli karavancıları Pelepones’ e çekiyor.

6-05 Kışlayan karavanlar

[attachment=5]

Bizim Akdeniz kıyılarımızın böylesine çok sayıda karavancıya kışlık konaklama olanağı vermesi için birkaç tane en azından üç yıldız düzeyinde yeterli alt yapıya sahip kampingimiz olması gerekiyor.
Akdeniz kıyılarımızın son yıllarda İngiliz, Alman vb. ülke insanları tarafından fazlaca rağbet görmesi (!) karşısında ülkemizin en güzel yerleşim yerlerinin yabancılara geçmesi tehlikesinin baş göstermesi doğrultusunda kıyılarımızı satmak yerine kiralamak çok daha uygun olurdu diye düşünüyoruz.Tabii bu kiralamanın büyük karavan kampingleri organize etme şeklinde olmasının en uygun çözüm olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Aslında hiç de zor değil. Zor olan beş yıldızlı otel yapmak. O nu da çok iyi başarıyoruz maşallah !

Ammos dan çıktıktan sonra Pelepones rejimindeki yollar yerini daha kolay yollara terk ediyor. Bir süre gittikten sonra o keskin virajları, her viraj başında kazaya kurban gitmiş sürücülerin hüzün veren minik şapellerini, dimdik kayaların tepelerindeki kartal yuvalarını arıyor gözlerimiz.

6 01 Pelepones in bat kylar


6 02 Ammos Camping


6 03 Ammos camping plaj byk


6 04 Sonbahar da karavanlar


6 05 Avrupal klayan  karavanlar
 

Ynt: Haydi Pelepones'e



Methoniden 30 km. kadar gittikten sonra büyükçe bir belde olan Pilos a geliyoruz. Karavanı büyük otoparka bıraktıktan sonra beldeyi gezmeye koyuluyoruz.

6-06 Pilos da park yeri

[attachment=1]

Belde bir ulu çınarın gölgelendirdiği meydanın çevresinde büyüyerek gelişmiş geçmişin tipik bir balıkçı kasabası. Marketleri, pastanesi, dükkanları ile şirin bir turistik belde.

6-07 Pilos da ulu çınar altında

[attachment=2]


Bir çanak şeklinde koyu çevreleyen belde yukarı mahallelere doğru merdivenlerle bağlanıyor. İnsanlar yaşlanınca nasıl çıkarlar bu merdivenlerden acaba ? Ya da yaşlanınca bir zamanlar çıkılan merdivenlerden artık inme sırası mı geliyor diye düşünüyorum.

6-08 Merdivenlerden iniş

[attachment=3]


Çarşıdan biraz yiyecek içecek takviyesi yapıp karavana dönüyoruz. Bu arada “gören geliyor” hesabı birkaç karavan daha yanımıza yöremize konuyor. Bu yanına yöresine konma olayı da karavancılıkta çok sık yapılan bir kopya çekme yöntemi aslında. İlk gelenin tüm yerleşim risklerini etüt ettiği ve orasının konaklamak için güvenli bir yer olduğuna karar verdiği varsayılıyor. Siz de hiç tereddüt etmeden ilk yerleşenin deneyimini “veri” kabul ederek yanına yöresine yerleşiyorsunuz. Biraz sonra bir yorgun kuş daha yandaki dala konuyor ve biraz sonra bir yorgun kuş daha...Bir bakıyorsunuz bir süre sonra Alfred Hithcock’un Kuşlar filminin bir başka versiyonu çekiliyor orada.
Öğle yemeğimizi karavanda yemekten vazgeçip önünden geçerken menüsü bile ağzımızı sulandıran bir kıyı restaurantın da yemeyi düşünüyoruz.

6-09 Pilos da öğle kaçamağı

[attachment=4]


Öğle saatlerinde alkollü bir şeyler içmememe rağmen o güzel yemeklerin yanına bir bira çekiyorum çaresiz.
Alınan notlara göre karides saganaki, gavros, greek salad ve bir iki şey daha..İyi mutfak, hızlı servis, her şey harika.

6-10 Her şey harika

[attachment=5]

Karavanda öğle kahvelerimizi alırken bir polis kapımızı tıklatıyor. Bu da ilk defa geliyor başımıza Yunanistan da. Dallara konan kuşlara birer birer kış kış deniyor ve daha ilerideki bir ağaç ( park yeri) gösterilerek oraya konmamız isteniyor. Sonbaharın tenha bir gününde garip geliyor işgüzar polisin bu davranışı bütün kuşlara ve özellikle Merkel’in vatandaşlarına. Adamların; “Vayy ulan biz it gibi çalışalım bütün ömür boyunca size para yetiştirmek için, siz yok siestaymış yok meyhaneymiş ense yapın sonra da kalkın bizi kışalayın hiç çekinmeden” dediklerini duyar gibi oluyoruz.

6 06 Pilos da park yeri


6 07 Pilos da ulu nar


6 08 Merdivenlerden ini


6 09 Pilos da le kaama


6 10 Herey harika
 

Ynt: Haydi Pelepones'e

Pilos’dan ayrıldıktan sonra bir süre köylerin içinden geçerek Kiparissia tarafına doğru ilerliyoruz. Bir köyden geçerken önümüzde tahtalar,kalaslar işçiler iskele kuruyorlar sokağın ortasına her ne için ise. Biraz aksıyor yolculuğumuz ama tadında kalıyor bu gecikme. Ehh yurdum insanı her yurt için var olan bir şey galiba !..

6-11 Yurdum insanları her yerde

[attachment=1]

Yolumuzun üzerinde Kiparissia var ve güneş de artık batayım diyor. Biz “Kiparissia da geceleriz” diye düşünüyoruz. Yıllar önce Patras yönünden bir öğle vakti gelip bir süre dinlendiğimiz belde de bir de küçük anımız var unutamadığımız.

Haydi Yunanistana adlı yazımızdan alıntı:
Yolumuzun üzerinde Kiparissia beldesi var. Karavanı bir gölgeliğe park edip, geziyoruz. Burası Selma’nın, Yunanistan’da çok beğendiği, birkaç sakin yerden biri. Meydanda cafeler, güleryüzlü, bol sohbetli insanlar, boyları ağaçları geçmeyen eski evler. Sanki zaman durmuş gibi.. Bir pastaneden, bir tek pasta alıyoruz ve hayatımızda, bugüne değin gördüğümüz, en cici ve özenli bir kutu ile ambalajlanıyor pastamız, kurdeleler filan adeta bir gelin gibi... Pastayı yemek için, bu güzelliğe saldırırken kendimizi tecavüzcü Coşkun gibi hissediyoruz...

Kiparissia ya girince kıyı boyunu izleyerek şehrin dışında Kiparissia Camping’e kadar gidiyoruz. Niyetimiz gece burada kalmak ama geceyi de karavanda geçirmemek. Şehir de yürüme mesafesinde belki ama yokuşlar bu cesaretimizi kırıyor. Bizimle birlikte kampa giren bir Alman karavancı ise kararlı. Biz bakınırken o kabloyu bağlamış bile.
Biz daha havanın tam kararmamış olmasından güç alarak önce beldeye bir göz atmayı, hoşumuza giderse bir kenarda kamp dışı konaklayarak gecemizi değerlendirmeyi düşünüyoruz. Eee bize de bu yakışır doğrusu. Öyle bodoslamadan kampa dalmak yok. Önce çevreyi bir kollayalım değil mi ya ?
Ama o da ne...Pastane yerinde ama bizim pasta yeme durumumuz yerinde değil. Aradan geçen yıllar her şeyi değiştirmiş gibi...Artık bir tane bile pasta alınmadığı gibi süslü kurdeleli kutusu da olmadığından tecavüzcü Coşkun’a da rol veremiyoruz maalesef bu filimde.
Anılarımız yeniden canlanamadan pörsümüş bir balon gibi belleklerimizin bir yerinde kıprdanıp duruyor çaresiz.
Kiparissia dan biraz mazot ve su takviyesi yapıp gece yolculuğumuzu garantiye alıyoruz.
Ver elini ışıklar ve eğlenceler beldesi Naflio...
İki saate yakın bir süre düzgün bir yoldan Megapoli, Tripoli üzerinden Naflio ya varıyoruz. Yolda zaman zaman otoyol a girip zaman zaman da çift şeritli, bizimkilerin duble yol dedikleri düzgün yollardan geçiyoruz. Karanlık bastıktan epeyce sonra Naflio ya giriyoruz ve
limandaki yerimizi alıyoruz. Değişip çarşıya inmek, bir küçük alışveriş de sezon sonu indirimden birer kep alabilmek, bildik bir restaurant da tanıdık yüzlerle yeniden karşılaşmak güzel bir duygu...

6.12 Pelepones de son akşam yemeği.

[attachment=2]

Kabin amirim ile Pelepones’de yenen bu “son akşam yemeğinde” . İsa’sı, havarileri, mavarileri hepi topu iki kişiyiz !...
Günlerce gözlerimizi şenlendiren masmavi koyların, bembeyaz köpükler saçan lacivert denizlerin, insanı heyecandan heyecana sürükleyen kıvrım kıvrım yolların belleklerimize yeni yeni anılar kattığı bu gezimizin şerefine gecenin sürpriz konuğu uzo kadehlerimizi kaldırıyoruz....
Haydi diyoruz “haydi bir başka Pelepones’e...”

10.Ekim.2010 sabahı güneşli bir güne merhaba derken koyu kahvelerimizin güzel kokusu ile karavanımız yeniden canlanıyor.

6.13 Koyu kahveler canlandırıyor

[attachment=3]

Fotoğrafta bir rastlantı olarak görülen "ilaçlar" böyle uzun yolculıuklar için en gerekli olan sağlığı , "para" olmazsa olmazı, "gözlük" iyi görebilmeyi ve özümsüyebilmeyi, "Nordkapp" kupası ise bütün bunlar bir araya geldiğinde sürüklenebilecek heyecanlı ve uzuuun bir macerayı anlatıyor sanki.

Sabah kahvaltısında Koroni den aldığımız dekorlu ekmeğin kalan parçasını yanımıza gelen bir dost ile paylaşıyoruz. Dekorlu ekmek biraz garip geliyor dostumuza ama yine de yememezlik etmiyor tabii ki bu harika sanat eserini.

6.14 Ekmeğimizi dost ile paylaşıyoruz

[attachment=4]


Artık gitme zamanı..Toparlanıp “ağır ağır demir alıyoruz bu limandan”.

6.15 Naflio limandan demir alıyoruz

[attachment=5].



Bu günkü rotamız “nereye kadar gidebilirsek”. Hava durumuna , yakınından geçeceğimiz beldenin canlılığına, canımızın çektiğine bağlı artık.

En büyük korkumuz , herkesi, her şeyi unutup geriye dönmek, Pelepones’in koylarında oynaşan köpük köpük dalgalara yeniden atılmak, kıvrım kıvrım yollarda bıraktığımız heyecanları bir daha bir daha yaşamak, dağlarda, derin vadilerde bıraktığımız sevinç dolu haykırışlarımızın yankılarını yeniden duymak tutkusu...

O tutkunun yakamızı hiçbir zaman bırakmayacağını bile bile karavanımızın burnunu Doğuya, Athina- Selanik yönüne çevirerek bu ümitsiz duygu selinden kurtulmaya çalışıyoruz.

Altıncı Bölümün Sonu

6 11 Yurdum insanlar


6 12 Pelepones de son akam yemei


6 13 Koyu kahveler canlandryor


6 14 Ekmeimizi dostumuzla paylayoruz


6 12 Naflio Liman dan demir alyoruz
 



Ynt: Haydi Pelepones'e

Şu aralar bazı nedenlerden dolayı başlayamadığımız tatilimize, sizin anlatımlarınız ile kendimizi tatilin içinde ve sizlerle birlikte Pelepones'te gibi hissediyoruz. Hele Fotograflar ve anlatımınız yüreğimizi hop hop ettiriyor. Herşey için teşekkürler... Sabırsızlıkla yeni bölüm beklenmektedir... Saygılarımızla..

Şeref
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.

BENZER KONULAR



GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,429
Mesajlar
1,517,870
Kayıtlı Üye Sayımız
172,076
Kaydolan Son Üyemiz
Fevzican

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst