Kod:
TARİHİ
Bozcaada ilk defa 1455 yılında Fatih Sultan Mehmet devrinde Osmanlı İmparatorluğu’na katılmıştır. Osmanlı ile Venedik arasında Bozcaada için mücadeleler olmuş,Ada zaman zaman Venedik hakimiyetine girmiştir.Bozcaada Osmanlı döneminde bir kale dizdarı ve kadı tarafından yönetilmiş,19.yüzyılın sonlarında Merkezi Sakız ve Rodos olan Cezair-i Bahr-i Sefid Eyaletinin Midilli Sancağına bağlı bir Kaymakamlık olarak teşkilatlanmıştır.Bu dönemde Ada’da Belediye dairesi bulunmaktadır.
1912 yılında Balkan Savaşı sırasında Yunan donanmasınca işgal edilmiş olup, Lozan Antlaşması sonucunda 20 Eylül 1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlanmıştır.
Tenedos
Derler ki: Denizlerin Efendisi Poseidon’un kimbilir kaç çocuğundan biri, Kyknos adında bir kralmış. Beyçayırı’nın kuzeyinde Lapseki bölgesindeki Miletos Kolonisi, Kolonai kentine hükmedermiş. Onun da Tenes adında bir oğlu varmış. Tenes’in annesi ölünce babası yeniden evlenmiş. Fakat üvey ana bu ya; Tenes’e iftira etmiş! Üstelik kendisine yalancı tanık olarak birde kavalcı bulmuş. Kral Kyknos bu iftiraya kanmış ve oğlunu bir sandığa koyarak denize attırmış. Sandık yüze yüze gitmiş, boğazdan geçerek Leukophrys Adası’nın sahiline vurmuş. Tenes burada sandıktan çıkmış, adaya yerleşmiş ve ünlü coğrafyacı Strabon’a göre bazılarının Kalydna dediği Leukophrys Adası’nın ismini “Tenes’in Adası” anlamına gelen Tenedos olarak değiştirmiş.
GÖRÜLECEK YERLER
RÜZGAR GÜLLERİ
2000 yılında kurulan Bozcaada Rüzgar Enerji Santraline ait 17 tane rüzgar türbini adanın en batı ucunda olup ziyarete açıktır. Özellikle gün batımında, hemen önündeki eski Polente Feneri ile oluşturduğu manzara görülmeye değer güzelliktedir.
Bozcaada Rüzgar Enerji Santrali, yaklaşık 30.000 kişinin elektrik ihtiyacını karşılayan, Türkiye’nin en büyük rüzgar enerji santralidir.Aynı enerjiyi üretecek bir kömür santralına göre türbin başına 82.000 ağaca eşdeğer oksijen tasarrufu sağlamaktadır. Diğer bir ifadeyle bu 17 türbin burada 1.400.000 ağaçlık bir orman yaratmıştır.
BOZCAADA YEREL TARİH ARAŞTIRMA MERKEZİ
Merkeze 2 km uzaklıkta, ada mimarisine uygun kerevetli bağ evi şeklinde inşa edilmiş olan Araştırma Merkezi, Bozcaada’nın yerel tarihini aydınlatacak her türlü orijinal belge ve objeyi kullanarak, Bozcaada’dan gelmiş geçmiş kültürleri bütün çeşitliliği içinde herkes için anlaşılır hale getirmeyi amaçlamaktadır.
Araştırma Merkezi, 15 Haziran - 15 Eylül tarihleri arasında hafta içi sabah 10.00’dan akşam 20.00’ye, Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri ise 23.00’e kadar ziyarete açıktır. Ayrıca içinde bir kafeterya ve adayla ilgili hediyelik objelerin satıldığı bir mağaza bulunmaktadır.
Sergilenen Koleksiyonlar : Harita ve Gravürler, Etnografik Objeler, Bozcaada Fotoğrafları, Bağcılık ve Şarapçılık Objeleri, Deniz Kabukları, Posta Kartları, Posta Ofisi Damgaları
GÖZTEPE
Adanın en yüksek noktası (192 m.) olan Göztepe’nin, dört tarafı kuşbakışı görebileceğiniz etkileyici bir manzarası vardır. En tepesinde gördüğünüz sadece bir radyolink istasyonudur. Buraya çıkan düzgün bir araba yolu bulunmaktadır. Yürüyüş yapmak isterseniz 45 dakikada adanın zirvesine ulaşabilirsiniz.
Özellikle güneş batarken, bir ada üzerinde olduğunuzu hissedeceğiniz bu en güzel noktada mutlaka vakit geçirmelisiniz...
ŞARAP FABRİKALARI
Adada dört şarap fabrikası bulunmaktadır. Adanın üç eski şarapçısının fabrikaları merkezde, yeni olan ise Tuz Burun Mevkii’ndedir. İlgi ve merakı olanlara fabrikalar gezdirilmektedir. Bu gezi sırasında üzümün şarap olana kadar hangi aşamalardan geçtiğini öğrenebilir ve damak tadınıza uygun şarabın hangisi olabileceği konusunda fikir edinebilirsiniz. Ayrıca fabrikaların yanında keyifle alışveriş yapabileceğiniz şarap tadım ve satış mağazaları bulunmaktadır.
BAĞCILIK VE ŞARAPÇILIK
Bağcılık ve Şarapçılık, Bozcaada için sadece ekonomik bir faaliyet olmanın ötesinde, bir yaşam biçimidir...
Bağcılık ve buna bağlı şarapçılık Adanın balıkçılıkla birlikte temel kültürüdür. Bozcaada’da bağcılık ve şarapçılık herhalde adanın tarihi kadar eskidir. Derler ki: Adaya eski ismini veren Tenes, bugünkü Poyraz Limanı çevresinde yabani asmayı bulmuş, onu geliştirerek kuntra asma denilen şimdiki durumuna getirmiştir. Üzüm, Bozcaada hayatının ayrılmaz bir parçası olmuştur. Milattan önceki Tenedos paralarında da üzüm salkımı görülür.
Adada geçmişten gelen zengin bağcılık kültürü, farklı üzüm çeşitlerinin adada yaygınlaşmasını sağlamıştır.Ada bağcılığının ve şarapçılığının bu denli gelişmiş olmasının iki temel nedeni vardır: Adanın bağcılığa son derece uygun olan, andezit ağırlıklı, kumlu, killi, taşlı tabakalardan oluşan farklı tipte toprak yapıları ki, bu topraklar belli bölgelerde birbirleriyle iç içe geçerler. Diğer yandan, iklim yapısının ve özellikle kuzeyden gelen hakim rüzgarlarla adanın, gündüz ve gece sıcaklık farklılıklarının şarap üretimi için bağcılığa son derece uygun olmasıdır.
Bağ alanları (11850 dekar) Ada yüzölçümünün 1/3’ünü,tarım arazilerinin ise %80’ini oluşturmaktadır.Toplam 5 milyon bağ kütüğünden 1600 ton sofralık, 3900 ton şaraplık üzüm alınmaktadır.Sofralık üzüm çeşitlerinden Bozcaada Çavuşu,Cardinal,Atasarısı,Uslu,Yalova İncisi, Alphonse Lavallee ve Amasya, şaraplık üzüm çeşitlerinden Karasakız (Kuntra), Altınbaş (Vasilaki) ve Karalahna yetiştirilmektedir.Son yıllarda özellikle kaliteli şarap elde edilen ve getirisi yüksek olan Cabernet Sauvignon,Shordone,Merlot ve Gamei gibi Fransız şaraplık üzüm çeşitlerine yönelme vardır.
Kuşkusuz, Ada bağcılığı denildiğinde, artık adanın sembolü haline gelmiş dünyaca ünlü Bozcaada Çavuş üzümü akla gelmektedir. Çavuş üzümünün Bozcaada’da özel bir yeri vardır. Adanın rüzgarlı havasının etkisiyle Türkiye’nin en güzel çavuş üzümü burada yetiştirilmektedir. Evliya Çelebi Bozcaada’yı anlatırken “..buradaki gibi güzel çavuş üzümü dünyanın hiçbir yerinde yetişmez ...” demektedir. Çavuş üzümü Ada’da perakende satıldığı gibi arz fazlası İstanbul sebze ve meyve haline gönderilmektedir.
17. yüzyılda Evliya Çelebinin Seyahatnamesinde Bozcaada şarapçılığı övülmüş ve paraların üzerindeki üzüm formlarından bahsedilmiştir. Homeros’un İlyada’sında da Bozcaada şarapçılığından bahsedilmiştir.
Bozcaada’da 1925 yılına kadar sadece üzüm yetiştirip şarap üretiminden uzak duran Türkler, bu yıldan sonra şarap işiyle ilgilenmeye başlamışlardır. 1956 yılında makineli üretime geçilmesi ile birlikte şarapçılık gelişmeye başlamıştır.1960-1980 yılları arasında Bozcaada’da irili ufaklı 13 şarap fabrikası bulunmaktaydı.1980 sonrası dönemde şarapçılığın gerilediği ve birçok şarap fabrikasının kapanmaya başladığı görülmektedir. 1998 yılı şarapçılıkta bir atılım yılı olmuştur.Şarapçılık sektörünün idamesi amacıyla 1998 yılında mevcut 3 şarap fabrikasına yapılan Devlet yardımı ile şarap fabrikaları modernizasyonlarını gerçekleştirerek daha kaliteli şarap üretmeye başlamışlardır.Yeni şaraplık üzüm çeşitlerinin de yetiştirilmeye başlanması ile Ada’da şarapçılık son yıllarda bir gelişim sürecine girmiştir.Adada bugün 4 şarap fabrikası bulunmaktadır.
Şarap Fabrikaları
Ataol
Corvus
Talay
Yunatçılar